Süper Lig’in ünlü futbolcuları Bülent Korkmaz, 8, Suat Kaya, Arif Erdem, Okan Buruk, 7’şer, Emre Belezoğlu, Turgay Kerimoğlu, Rıza Çalımbay, Sabri Sarıoğlu ve Ergün Penbe 6’şar, Sergen Yalçın, Rüştü Reçber, Ulvi Güveneroğlu, Hasan Şaş, Semih Şentürk, Selçuk Şahin, Volkan Demirel, Aydın Yılmaz, 5’er kez şampiyonluk yaşadı. Tabi Bu futbolcuların çoğu 3 büyüklerin formasıyla sahaya çıktı. Şampiyonluk yaşamaları Anadolu takımları oyuncularına göre bir hayli fazla. Fakat Ali Öztürk gibi ayni takımla, 3 profesyonel ligde şampiyonluk, 4 profesyonel ligde gol atma şansını hiçbir futbolcu bulamamıştır. Ali Öztürk, Balıkesirspor’a 2008 yılında transfer olduktan sonra, 8 yıl kırmızı beyazlı formayı teriyle ıslatmış, 3. Lig, 2. Lig ve 1. Lig’de şampiyonluklar yaşamıştır. Üstelik, süper ligde de gol atmayı başarıp 4 profesyonel ligde ayni takım adına gol atarak tarihe adını yazdırmayı başarmıştır. “En büyük hayalim Balıkesirspor forması ile Süper Lig’de mücadele edip gol atmaktı. Kasımpaşaspor maçında bu arzumu gerçekleştirdim" demişti. Öztürk'ün Balıkesirspor'dan sonra, Manisaspor ve Erzincanspor'da da şampiyonluk yaşadığını unutmamak lazım.
Ali Öztürk kimdir?
Develi ilçesinin Gümüşeren köyünde doğmuşum. 3 yaşındayken ailem Balıkesir'in Altınoluk Beldesi’ne taşınmış. 33 yıldır Altınoluk'ta yaşıyoruz. Üniversiteye dek tüm hayatımı burada geçirdim. İlkokul, ortaokul, lise, burada okudum. Altınoluk Zahit Eroğlu İlköğretim Okulu'nda başladım, Altınoluk Kardeş Çavuşoğlu Lisesi'nde lise hayatını bitirdikten sonra Altınolukspor'da futbol yaşamıma adım attım. Liseyi bitirdikten sonra üniversite kazanmak için Balıkesir Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu mülakatlarına girip kazandım. Balıkesirspor'a gitme sürecim burada başladı. Balıkesir Belediyespor'da seçmeler vardı, onlara katıldım. Balıkesir'e geldiğimde yatacak, kalkacak yerim olsun, aileme yük olmadan üniversiteyi bitirmek istedim. Üniversiteden sonra, Balıkesir Belediyespor'un seçmelerine katılmıştım ve orayı da başarıyla kazandım. Altınolukspor’dan sonra Belediyespor’da futbol hayatım başladı. Bu kulüpte 1,5 yıl oynadıktan sonra Balıkesirspor’un radarına takıldım ve ardından Balıkesirspor'un kadrosuna katıldım. Profesyonel futbol hayatım da böyle başladı.
Bazı sanatçılar sanat hayatına atılınca, bazı sporcular başarı elde edince okullarını, eğitimlerini yarıda bırakıyor. Üniversite diploması aldın mı?
Ben öyle yapmadım, eğitim benim için önemliydi. Balıkesirspor'da oynarken, üniversiteyi de bitirdim. Ben üniversitenin ikinci yılında öğrenim görürken, 2007 yılının ocak ayında Balıkesirspor ile profesyonel sözleşme imzalamıştım. Lisedeyken Altınolukspor ile üniversitedeyken Balıkesirspor ile sözleşme imzaladım.
Balıkesirspor’da futbol oynayacağın aklına geldi mi hiç?
15-16 yaşlarında Altınolukspor genç takımında top koşturuyorum. Burada spora başladığımdan 2 yıl sonra A takımda antrenmanlara çıkarmaya başladılar. O dönemde Balıkesir’in ulusal liglerde takımı yok, profesyonel futbol takımı yok. Balıkesirspor, Bandırmaspor da olmak üzere, Balıkesir’deki tüm takımlar yerel ligde yani amatör kümede. İşte o dönemde, futbolseverlerin hiç birinin bir daha asla tekrarını istemeyeceği dönemde Balıkesirspor’a karşı maç oynadım. Fakat aklıma Balıkesirspor da oynayacağım gelmemişti.
Balkesirspor’da 3. Lig’de başladınız süper Lig’e kadar çıktınız. Ne oldu Balıkesirspor’a sihirli değnekle mi etkilediler? ,Peş peşe gelen başarılar ve süper lige çıkış öyküsünü anlatır mısınız? Sizden başka aynı takımda, 3, 2 ve 1. Lig şampiyonluğu gören başka futbolcu var mı?
Ben Balıkesirspor’ a 3. Lig’de başladım. 3. Lig, 2. Lig, 1. Lig şampiyonluklarını yaşadım, yani alt ligden üst lige, aynı takımla yükselen, benim yaşadığım durumu yaşayan, üst üste şampiyonluklar gören başka bir futbolcu görmedim, duymadım. Ayrı takımlarda şampiyonluk yaşayan arkadaşlarım var. Balıkesirspor'da profesyonel olduktan sonra 3’üncü yılımdı. 2009-2010 Futbol Sezonuydu. Değişik bir dönem yaşıyorduk. Biz bir sene önce, Özcan Kızıltan hocayla Play Off’ta Amasya'da, Ankara'nın Pursaklar takımına, skoru tam hatırlamıyorum, 1-0 ya da 2-1 yenilerek, elenmiştik. O maçtan sonra. Pursaklar takımı yöneticileri ve teknik kadrosu beni beğenmişti ve transfer etmek istediklerini Balıkesirspor yöneticilerine bildirmişlerdi. Pursaklarspor 2. Lig’e çıktı. Hatta iyi bir bonservis ücreti 100 bin lira bonservis bedeli teklif ettiler. O zaman için çok değerli bir paraydı. Ama kulübümüz beni satmakla satmamak arasında gidip geldi. O zamanki hocam, Ergun Ortakçı bizim maçları izlediğinde, “Ali’nin benim takımımda kesinlikle kalmasını istiyorum ve şampiyonluk benim için çok önemli olacak” diyerek benim ayrılmama izin vermemişti. Böyle bir süreç başlamıştı. Ergun Ortakçı hocamı çok severim. Benim gelişimimde futbol kariyerim açısından, gelişimimde çok önemli bir noktada bana çok yardımcı oldu. Onun döneminde de gol kralı oldum. O dönem çok iyi bir kadro vardı. Emre işçiler, Yunus abi, Balıkesirspor'un eski hocası olan Umut Baysal, Murat Gülbaba, rahmetli Erhan Kayar, Berkay, Zihni, Uğur Arslan, kaleci Volkan vardı, Eray abi vardı. Yani çok iyi bir kadro oluşturulmuşu. Dönemin iyi futbolcuları ve genç oyuncularla birlikte bir harman oluşturulmuştu. Takımdaki arkadaşlık ruhu, biz sezona başladığımızda gerçekten önümüzün açık olduğunu biliyorduk. Kırıkhan'ı yenseydik direkt şampiyon olacaktık ama Kırıkhan'ı yenemedik. Orada 3-0 mağlup olduk ve Bandırma Siirt Jetpa Spor maçından gelen haberi beklemeye başladık. Oradan da iyi bir sonuç gelince son maçta içeride 3-0’lık Keçiörenspor galibiyetiyle ikinci lig biletini almıştık.
Gol kralı oldum demiştiniz o sezon kaç gol attınız? 2. Lig macerasını anlatır mısınız?
O sezon benim için çok unutulmaz bir sezondu. 19 gol atarak gol kralı oldum. Şampiyonluğa oynayan bir takımda 19 gol atmak çok önemli. Liglerde pek çok önemli oyuncular var. Fakat 19 gole erişmek kolay olmuyor. Ben 3. Lig’de gol kralı olduktan sonra hedefim diğer liglerde de bu başarıyı elde etmekti. Balıkesirspor, 2. Lige Ergun Tarakçı ayrıldıktan sonra, şampiyonluk parolasıyla Selahattin Dinçer Hocayla başladı. Kadromuza yeni oyuncular geldi, buna rağmen sezona iyi başlayamadık. Sezonu orta sıralarda bitirdik. Hiç beklemediğimiz sonuçla karşılaştık. Çünkü 3. Lig’de ya şampiyonluğa, ya Play Off’a oynuyorduk.
Burada bir nokta koyalım. Beyaz Grup’ta 1’inci Lig’e çıktığınız 2012-2013 sezonunda kırmızı beyazlı takımda kimler vardı?
2'inci Ligde ilk sezona Mesut Mesut Dilsöz hocamızla başlamıştık. Mesut Hoca, hedefi Play Off oynamadan şampiyon olarak 1. Lige çıkmak olarak gösterdi. Güzel bir sezondu. Taraftarımızı çok heyecanlandıracak transferler yapılmıştı. Özellikle Konya Şekerspor’dan hepimizin tanıdığı Muhammed Reis kadroya alınmıştı. Caner, Ali Akburç, Mustafa Tenten diye bildiğimiz Mustafa kardeşimiz ile birlikte çok ekstra iyi bir takım kurulmuştu. Sezona da gerçekten çok iyi başlamıştık. Çok iyi işler çıkardık. Coşkun Yılmaz da yine bizim takımdaydı. Önümüzde iyi bir yol haritası vardı ve bu yolda net bir şekilde gidiyorduk. En büyük rakibimiz çok iyi bir kadro kuran karşımızda Urfaspor’du. vardı. Onlar da sezona çok iyi başladı ve biz iki takım kafa kafaya ligi götürüyorduk. Ligin sonlarına doğru maçlardan peş peşe galibiyetler ile ayrıldık. Urfa takımı da bize karşılık veriyordu. Konya Şekerspor deplasmanı bizim kırıldığımız maç olmuştu. Konya Şekerspor deplasmanında biz 2-1 mağlup olmuştuk ve ilk kez Şanlıurfaspor bizim önümüze geçmişti. Ardından 5-2 Ofspor mağlubiyeti geldi. O sezon şampiyonluğu Şanlıurfaspor’a kaptırmıştık. Play-Off'ta da Adana Demirspor'a yenilip bir üst lige çıkamamıştık ve o sezon bizim için bir hayal kırıklığı olmuştu. Gerçekten iyi götürdüğümüz, sezonun finaline yaklaştığımız en kritik maçta Konya Şeker takımına yenilerek, şampiyonluğu kendi elimizle Urfa'ya adeta hediye etmiştik. Çok kırılgan bir sezondu. Çünkü çok iyi götürdüğümüz sezonda bizi takibi hiç bırakmayan Urfa takımı muradına ermişti. Son haftalarda en kritik maçta alınan bir yenilgi gerçekten can yakıyor. Sezonu 2’inci sırada bitirdiğimiz için Play Off karşılaşmasına çıktık. Denizli’de Adana Demirspor'la eşleşmiştik. Karşılaşmanın mutlak favorisi olarak biz görülüyorduk. O sezon bütün takımlar için de ki en favori takım bizdik. Adana Demirspor maçı çok garip, dünyada çok nadir örneği görülebilecek bir maç olmuştu. Boş kaleye atılamayan goller, bir metreden kaçan goller. 90 dakika tek kale oynamamıza rağmen 1-0 mağlup olduk. Herkes şaşkındı. Maçı izleyenlerin bile Balıkesirspor’un mağlup olduğuna inanamamıştı. Ekstra üzücü bir sezon olmuştu.
Bu duruma şansızlık mı denir? Şampiyonluk nasıl geldi?
2'inci Lig şampiyonluğunun temelleri, 1. Ligin kapısından kıl payı döndüğümüz sezon atılmıştı. Çok kırılgan bir sezon geçirmiştik herkesin umutları kırılmıştı. Fakat ben kulüp başkanımız Tuna Aktürk’ü tebrik ediyorum. Hiç umudunu yitirmedi. Bize moral verdi ve şunları söyledi. “Bu takım aynı kadro ve birkaç takviye ile şampiyon olacağız” demişti. Gerçekten de aynı kadronun üzerine birkaç oyuncu daha geldi. Ve o kadro ile şampiyon olmuştuk. O sezon İnegölspor ile çekişmiştik. Hatta İnegölspor'u deplasmanda, kendi sahasında ligin bitimine 3 hafta kala yenerek şampiyonluğumuzu ilan etmiştik. Rakiplerimize çok ezici bir üstünlük kurmuştuk. 2012-2013 Futbol Sezonu Beyaz Grup Şampiyonu olarak 17 yıl sonra, 1. Lige çıkıldı.
3'üncü Lig, ardından 2. Lig şampiyonluğu yaşadın. 1. Lig şampiyonluğu aklına geldi mi. 3 şampiyonluğu aynı takımda yaşayacağını söyleseler inanır mıydın?
3'üncü Lig Beyaz Grup’ta İnegölspor’u kendi evinde 1-0 yendikten sonra Balıkesirspor liderliği devralırken, Mesut hoca istifa etti. Yerine gelen İsmail Ertekin hocamız, şampiyon olan kadro ile devam edeceğini açıkladı. Kısıtlı bütçeyle nokta transferlerle PTT Birinci Lig’de iyi sonuçlar alınabilecek bir kadroyu kurmayı başarmıştı İsmail Hoca. Ve 1. Lig’den süper lige çıktık, Transfer edilen yabancı oyuncular, Karikari, Lalawele, gerçekten çok etkili oynadılar. Muhammed Reis'in, Muhammed Reis olduğu sezon belki de o sezondu. Müthiş bir performans sergilemiş, 19 gol atmıştı. Burak, İlhan Tepe, Rıza, Kaleci Ahmet Şahin, Murat Sözgelmez, Ertuğrul abi, Aykut Çeviker, çok tempolu oynuyorduk. Gerçekten karşımıza çıkan rakiplere nefes aldırmıyorduk. Çok tempolu ve şampiyonluğu çok isteyen, çok da saldıran bir takım vardı. Bu hırsı taraftara da yansıttığımızı da düşünüyorum. O sezon her maçta taraftarımız bizi doksan dakika destekledi ve tribünler hep doluydu. Bu durum sahada oynarken ekibi motive ediyordu. Taraftar, futbolcu ve yönetim birleştiği zaman, bütün camia olarak neler olabileceğini o sezon biz herkese gösterdik. Biz şampiyonluğa giderken ben de ilginç bir durum yaşadım. Son 5-6 maça sakat ayakla çıktım. Çok özel bir dönem yaşanıyordu, hata yapanın şampiyonluktan uzaklaşacağı maçlara çıkıyorduk. Orduspor karşılaşmasında sakatlandım. Hocamın isteği üzerine maçlara hem kalçama, hem ayak bileğime ağrı kesici iğne yapılarak çıkıyordum. Böyle özverilerle şampiyon olduk. Kahramanmaraş maçı da bizim için önemli bir maçtı. O maçın da çok değişik bir anısı var. Bizim için sondan bir önceki maç, şampiyonluk maçı. Son ter antrenmanımızı Balıkesir'de yaptık. Bizim 18 kişilik kadromuz aşağı yukarı belliydi. Okan Deniz kadrodaydı. Burak Çalık kadroda yoktu. Okan sakatlanınca teknik direktörümüz Burak'ı kadroya dahil etti. Kahramamaraş’ta ilk 45 dakika çok kötüydük. 1-0 mağlup duruma düştük. Rakibimiz 2’inci golü kaçırdı. Devre arasında soyunma odasına 1-0 yenilginin üzüntüsüyle girdik. Bizim için şampiyonluk kaçtı kaçıyor denilen bir maçtı. Hocamız, 2’inci yarının başında beni oyuna dahil etti. Rakibimiz 1-0’ın avantajıyla kapanıyor, ileri çıkmıyor, tabiri caizse, 1-0 galibiyete yatıyor. 87’inci dakikada Burak sol çaprazdan içeri girdi, ceza sahası içinde bana pas verdi. Ben fırsatı kaçırmadım ve aldığım pasla fileleri havalandırıp beraberliği yakaladık. Attığım gol iplerin bizim elimize geçmesini yani giden şampiyonluğun tekrardan geri gelmesini sağladı. Galip gelirsek şampiyonluğu tamamen bizim elimize bırakıyordu ki, dakika 90 artı 6, defanstan Rıza abi bana topu aşırttı. Ben kafayla Lalawele’ye indirdim, Lalawele hiç bekletmeden Burak’a ara pası verdi. Burak Çalık takımın 2’inci golünü attı ve biz oradan 87 ve 90 artı 6’da bulduğumuz gollerle 2-1 galip ayrılarak şampiyonluğu son maçta berabere kalsak bile garantilediğimiz bir hale getirdik. Şampiyonluk bazen hakikaten nasip oluyor. Allah bize nasip etti. O gün de 1 gol ben attım. 1 golün de asistini yaptım.
[caption id="attachment_224660" align="alignnone" width="945"]
[/caption]
Balıkesirspor Süper Lige çıktı, hemen ardından düştü. Eksik olan ne vardı?
Tüm Balıkesirlilerin özlemi, tüm Balıkesirspor sevenlerin rüyasıydı Süper Lig. Biz elimizden geleni yapıp takımı çıkardık. İyi bir kadromuz vardı. Süper Ligde oynayacağımız bir sezona girilirken biraz siyasi çekişmelerin arasında kalmamız bizi etkiledi, transferleri etkiledi, içerideki futbolcuları etkiledi. Hepinizin bildiği malum durumlar. Siyasi çekişmelerin arasında sezona başlamıştık. Tribünde bölünmeler olmaya başladı. Hatta bu siyasi çekişme, 1. Lig şampiyonluğunun son dönemlerinde başladı ama çok şükür biz o sezonu, olumsuzlukları bir kenara atıp şampiyonlukla noktaladık. Siyasi çekişmelerin altında başlayan sezon tabii ki de istediğimiz gibi gitmemişti. Tribünlerdeki ikilik, gruplaşma tabi ki saha içine de yansıdı. Çok başarılı olamadık. Yeni yapılan iyi transferler de bize olumlu katkı vermedi. Çok önemli transferler de yapıldı. Mesela bir sezon önce Şampiyonlar Ligi’nde oynamış, Sporting Braga'da forma giyen Nuno Andre Coelho. Ondan hiç faydalanamadık. Kötü bir sezon başlangıcıyla kötü oynadı ve tam performansını toparlarken uzun süreli bir sakatlık sonucu ondan da yararlanamadık.
Bizim için çok olumsuz bir sezon olmuştu Gelen transferlerin bize çok fazla katkı yapamaması düşmemize neden oldu. Alanzinho, Trabzonspor'dan transfer edilen Alanzinho bire bir izlediğim belki de en yetenekli oyuncu. Çok çabuk, geçemeyeceği, çalım atamayacağı bir futbolcu olduğuna inanmıyorum. O kadar çabuk, o kadar teknik ama Balıkesirspor’a nasıl katkı veremedi ben dahil herkes çok şaşırdı. O günlerde, Balıkesirspor tesislerinin elektriği kesildi, suyu kesildi, takım kendi antrenman sahasını kullanamadı, Akhisar’a, Manisa’ya antrenman yapmaya gitti. Bunlar neden oldu? Düşmeye katkısı var mı bu durumun? Elektrikler kesildi, hatta su, su kesildi, takım kendi tesislerinde taktik antrenmanlarına çıkarılmadı. antrenman sahası bakımda diye. Süper Lig takımının kendi tesisinde antrenman yapamayıp Akhisar'a kamp yapar gibi gidip antrenman yapması tabii ki olumlu bir durum değil. Hani sonuçta ailesi Balıkesir’de olan yabancı futbolcular var. Onlar Akhisar'a Manisa’ya gidiyor olması çok kötü etkiledi. Kendi antrenman sahamız gerçekten çok iyi durumda da değildi. Yabancı futbolcular antrenman sahasını gördüğünde çok şaşırmışlardı. Nuno Andrea Coelho sonuçta Portekiz Süper Lig'inden gelmiş, bizim antrenman sahamızı gördüğünde şaşırmıştı. Açıkçası, Balıkesirspor’un tesisleşmesi maalesef çok yeterli seviyede değildi. Süper Lig takımı olmuşsun, tesisleşmeyi tamamlayamamışsın. Balıkesirspor’un hala yeterli tesisleri yok. olsaydı kulüp için çok iyi olabilirdi. Belki de o yıl küme düşmezdik. Çamurda antrenman yapıyorduk. Bir Süper Lig takımının ikinci bir sahası olması lazım, iyi bir antrenman sahası lazım, tesisinin çok iyi olması lazımdı. Tabi bunlar başta belediyeler olmak üzere şehrin desteği ile oluyor. Sonuçta kulübün de bir bütçesi var. Futbolcularına ödenen transfer rakamları var. Bunlar da çok önemli. O zamanki belediyeyle olan siyasi çekişmeler, ikiye bölünmeler, sadece bir dönem, bir yönetimi etkilemedi bence bu Balıkesir'in markası Balıkesirspor'u da etkiledi. Nereye giderseniz gidin, Balıkesirspor denildiği zaman herkes saygıyla karşılar. Biz PTT 1. Lig'inden çıkarken gittiğimiz her deplasmanda sevgiyle, saygıyla karşılanıyorduk. Hani insanlar maçlarımızı izleyenler, tribünleri görenler, “İnşallah siz çıkarsınız” temennilerde bulunuyorlardı. Bu söylemler cani gönülden söylemlerdi. Bu temennilerle biz o dönem çok büyük bir taraftar desteği aldık. Sonrasında yaşanan bölünmeler gerçekten Balıkesirspor'un bugünkü durumunun atıldığı temellerdir.
Balıkesirspor’da 3. Lig’de gol kralı oldunuz. 2. Lig, 1. Lig ve Süper Lig’de de, toplam 4 ligde de gol atarak tarihe geçtiniz. Bu durum ne gibi duygular uyandırıyor Ali Öztürk’te?
Benim için gurur ve onur vesilesi. Tabi ki ileride çocuklarıma, torunlarıma gururla anlatabileceğim bir anı benim için. Her gittiğim yerde beni tanıyan insanlar gerçekten bu durumu biliyorlar. Bu durum benim için bir gurur kaynağı. Benim Ali Öztürk olduğum yer Balıkesirspor'dur. Ben her zaman bunu bilir, bunu söylerim. Beni herkes Balıkesirsporlu Ali Öztürk olarak bilir, Balıkesirspor'la özdeşleştirir. Çok şükür benim için gurur kaynağı. Ben Balıkesirspor'u her zaman takip ederim. Başarılı olduğu zamanlar gururlanır, başarısız olduğu zaman üzülürüm. Balıkesirspor’un bu günkü duruma gelmesi gerçekten benim için de çok üzücü. Çünkü Balıkesirspor’un tek tek çıktığımız merdivenlerden aşağıya yuvarlanmasını görmek çok acı. Yani her zaman o tribünde açılan pankartları hatırlarım ve gözümün önüne gelir. “Bal-kes Gol gol 2. Lig geliyor” pankartını hiç unutmam. Onkoliklerin önünde asılıydı o pankart. İkinci ligden 1. Lige çıkarken son maçlarda taraftarımız bize rakiplerimizin maç sonuçlarını bağırır, “İnegöl yeniliyor” diye tezahürat yapardı. Çok güzel anılar biriktirerek çıktığımız liglerden tepetaklak aşağı inmek gerçekten kötü bir olay.
Balıkesir forması altında kaç gol attın?
Balıkesirspor’da 8 sezon oynadım hatta 8 buçuk sezon diyebiliriz. 8 Sezona 50 gol sığdırdım. Buçuk sezonu da işin içine katarsak 53 gol. İlk profesyonel olduğum sezon devre arası gelmiştim. O sezonda da 3 gol attım. 2008-09 sezonunda 3. Lig de 26 maçta 5 gol, 2009-10 sezonunda 3.Ligde gol kralı olduğum dönem 36 maçta 19 gol, 2010-11 sezonu 2. Lig’de 28 maçta 5 gol, 2011-12 sezonu 21 maçta 8 gol, 2012-13 sezonu 27 maçta 4 gol, 2013-14 sezonu 1. Ligde 33 maçta 7 gol, 2014-15 sezonu Süper Lig’de 19 maçta 1 gol, 2015-16 sezonu 1. Lig’de 1 gol attım.
Oğlun ne zaman dünyaya geldi?
Allah bağışlasın bir erkek evladım var. Balıkesirspor’dan ayrıldıktan 4 yıl sonra baba oldum. Oğlum 3 yaşına girecek. Ben Balıkesirspor’dan ayrıldıktan sonra 2016 yılında evlendim.
Balıkesir Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu’ndan mezun oldunuz. Beden eğitimi öğretmenliği yapmayı hiç düşündünüz mü?
Bizim okulumuzdan mezun olanların kimisi öğretmenlik yapıyor, kimisi Gençlik ve Spor müdürlüklerinde antrenörlük yapıyor. Benim Balıkesir'e gelme hedefimi zaten söylemiştim. Okuldaki durumum, göstermiş olduğum performans beni bir anda profesyonel liglere taşıdı. Profesyonel ligde başlayınca tabii ki de profesyonelleşmeniz gerekiyor. Profesyonel ligin şartlarını yerine getirmeniz gerekiyor. Profesyonel lige geçiş yaptıktan sonra benim için ilk planda futbol gelmeye başladı. Ben futbolu kendime meslek edindim, benim için bir geçim kaynağı oldu. Paramı futboldan kazandığım için bir de futbolu sevdiğim için kendime iş edindim. Önceliğim okuldan daha fazla futbol oldu. Hala da öyle gidiyor. O süreçte okulumu da aksatmayıp bitirerek diplomamı aldım. Antrenmanlar dışında fırsat bulduğum sürece derslerime önem verdim ve mezun oldum.
Balıkesirspor’u sevenlere söylemek istediklerin var mı?
Balıkesirspor’da 8 yılda çok anılar biriktirdim. Her zaman övünerek söylüyorum, ben Balıkesirspor'da profesyonel oldum. Balıkesirspor hayatımın çok önemli bir noktası benim için. Yaşamış olduğum en mutlu günler, belki de en üzücü günler, Balıkesirspor'da geçti. Sadece içimde uhde kalan durum şu: Daha iyi bir vedayı hak ettiğimi düşünüyordum. İyi sezonlarımız oldu, taraftarımızı memnun edemediğimiz sezonlar oldu. Benim vicdanım çok rahat. Yeteneğim ne kadardır, değerlendirmesini rakamlar söyler. Sahada göstermiş olduğum özverimden hiçbir zaman şüphem olmadı ve vicdanım rahat bir şekilde çıktım. Elimden ne geliyorsa yeteneğim bana ne kadar müsaade ediyorsa o kadarını yapmaya çalıştım. Bazen kaçırdığım gollerle taraftarlarımı üzdüm. Bazen attığın gollerle sevindirdim ama bütün hepsi benim için de çok güzel anılardı. Torunlarıma anlatabileceğim çok güzel anılar biriktirdim Balıkesirspor sayesinde. Yani benim şu an yaşamış olduğum bütün güzellikler, hala futbola devam ediyorsam bu da Balıkesirsporlu Ali Öztürk olduğum içindir. Balıkesirspor'a her şey için taraftara özellikle bana göstermiş olduğu sevgi saygı için basın mensupları ve medya her zaman yanımda durdukları, her zaman destek oldukları için çok teşekkür ediyorum. Çok güzel anılar çok güzel arkadaşlıklar, çok güzel dostluklar kazandım. Hepsine çok teşekkür ediyorum.
Balıkesirspor’dan ayrıldıktan sonra ne yaptın?
Balıkesirspor’dan ayrıldıktan sonra 2 yıl Manisa Futbol Kulübü'nde oynadım. Orada şampiyonluk yaşadım. Ekibimizle birlikte, 3. Ligden2. Lige çıkma başarısı gösterdik. Burada takım kaptanlığı yaptım. Oradan şampiyon olduktan sonra ayrılıp, Erzincanspor Kulübüne gittim. Erzincanspor’da da 2 yıl oynadım. Orada, Balıkesirspor’da top koşturduğumuz Kerem Aktürkoğlu ile birlikte de şampiyonluk yaşadık. Eşimin doğum yapacağı sürede yakın olsun diye 1 yıl Bergamaspor'da oynadım. 2 yıldır da Kuşadasıspor'da oynuyorum. Kuşadasıspor'da çok mutluyum. Oradaki başkanım olsun, yöneticilerim olsun, hocalarım olsun iyi anılar biriktirdim, keyifli2 yıl geçirdim. Bu sezon sözleşmem bitti, transferim netleşmedi. Çünkü ayak baş parmağımdaki kırıktan dolayı bir ameliyat geçirdim. Bu da 1-2 ayımı aldı. İyileşmem için 1 ayım daha var. İyileştikten sonra nereye gideceğim? Ne yapacağım? Daha karar vermedim.
Kaç şampiyonluk yaşadın?
Balıkesir'de 3, Manisa'da, Manisa’da 1, Erzincan'da 1 olmak üzere toplam beş şampiyonluk yaşadım. Hepsi de ayrı güzellikte oldu. Hepsi güzel anlardı benim için. Oradaki kulüplerime de teşekkür ediyorum. Allah tüm futbolculara şampiyonluklar yaşamak nasip etsin.
