İşte bilimsel gerçekler
Kış kapıya dayandı, grip sezonu başladı bile! Eczaneler dolup taşıyor, herkes C vitamini, propolis ya da zencefilli çay peşinde. Ama bazen en güçlü “sağlık iksiri” mutfağımızın en köşesinde, kendi suyunun içinde sessizce bekliyor: turşu.
Turşu Sadece Kışlık Değil, Kalkan Gibi!
Eskiler boşuna “turşu suyu iç, hasta olmazsın” dememiş. Fermente gıdalar arasında belki de en kıymetlisi olan turşu, içerdiği yararlı bakterilerle bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Turşu sayesinde vücudumuzun savunma hücreleri canlanıyor, mikroplara karşı daha dirençli hale geliyor.
Kısa Hazırlık Sofrada Başlar
Bağışıklık sistemimizin güçlenmesi için ilaç pahalı takviyelere koşmamıza gerek yok. Kışın soğuk aylarında az tuzlu, sirke veya limonla yapılan ev turşusu tüketmek; bağırsak floramızı dengeleyerek vücudun savunma hattını güçlendirir.
Yani gripten korunmak için turşu en doğal savunma aracıdır.
Doğal Probiyotik Deposu
Fermentasyon sürecinde oluşan laktik asit, turşudaki sebzelerdeki doğal bakterilerin çoğalmasını kolaylaştırır, zararlı mikropları ise etkisiz hale getirir. Böylece sindirim sistemimiz güçlenir, bağışıklık hücrelerimiz aktif kalır.
Kısacası, bir kaşık turşu sadece geleneksel bir lezzet değil, aynı zamanda doğal bir probiyotiktir.
Üstelik lahana, havuç, pancar, salatalık gibi sebzelerden yapılan her tür turşu farklı vitamin ve minerallerle de şifasına şifa katar.
Lahana turşusu C vitamini açısından zengindir; pancar turşusu demir ve folat içerir; salatalık turşusu ise potasyum desteği sağlar.
Fazlası Zarar Olabilir
Elbette her şeyin fazlası zarar. Turşu fazla tuz içerdiği için hipertansiyon hastalarının dikkatli tüketmesi gerekir.
Ama ev yapımı, az tuzlu, sirkesiz ya da limonla yapılan doğal turşular sağlıklı bir kış geçirmenin en lezzetli yoludur.
Sonuç olarak:
Turşu, bağışıklığı destekleyen, sindirimi kolaylaştıran, doğal bir probiyotiktir.
Kısacası, bir kaşık turşu bile sağlıktır.
