Bazı günler var ki… Daha kahvaltıdan kalkmamışsın ama göbek sanki üç tabak mantı yemişsin gibi şiş. İnsan aynada kendine bakıp “Ben ne yedim de böyle oldum?” diye düşünüyor. İşin ilginci, çoğu zaman suçladığımız şeyler—poğaça, kola, fast food—hiç sorumlu değil. Asıl şişkinliği yapanlar, diyetisyenlerin göklere çıkardığı o “masum”, “sağlıklı”, “lif dolu” yiyecekler!

Evet, yanlış duymadınız. Sağlıklı beslenme yolunda koşarken midemizde patlayan bu gizli tuzakları bir konuşalım istedim.


Fasulyenin Dramı... Sağlıklı Ama Gazlı

Baklagiller, sofraya koyduğumuz en faydalı yiyeceklerden. Ama midede yarattığı senfoni eşliğinde pek de zarif bir tablo çizmiyorlar. Fasulye, nohut, mercimek… Vücudumuzun sindirirken zorlandığı kompleks şekerlerle dolu. Kalın bağırsağa varınca bakteriler “Şenlik var!” deyip çalışmaya başlıyor, sonuç: Tam bir havai fişek gösterisi.

Neyse ki bir çare var: Fasulyeyi ıslatıp güzelce yıkarsan etkisi biraz hafifliyor. Ama tamamen değil, onu da söyleyeyim.


Brokoli Masum Değilmiş

Brokoli, karnabahar, Brüksel lahanası… Bu sebzeleri yıllarca “detoks kahramanı” diye baş tacı ettik. Meğer sindirim sistemine ağırlık yapabiliyorlarmış. Lifleri yüksek, sindirimleri zor; çiğ yendiğinde ise direkt mideyi balon gibi şişiriyor.

Küçük tüyo: Pişir, buharda haşla… Çiğden uzak dur, yoksa gün boyu brokoliyle mücadele edersin.


Sütle Aşk-Nefret İlişkimiz

Dünya nüfusunun %68’i laktoz intoleransıymış. Yani çoğumuz aslında sütü, peyniri, dondurmayı sindiremiyoruz. Laktaz enzimi az olunca laktoz bağırsakta geziyor, gezerken de gaz ve şişkinlik bırakıyor.

Süt içtikten kısa süre sonra karnın guruldamaya başlıyorsa, sebebi belli: Zor bir aşk bu. Çözüm? Laktozsuz ürünler ya da bitkisel alternatifler.


Lif Güzeldir Ama Fazlası Fazladır

Kinoa salatası, tam tahıllar, ıspanak, kuruyemiş… Hepsi sağlıklı, hepsi faydalı. Ama fazla lif, hele ani bir lif artışı… İşte o mide için travma. Bir anda “Ben bugün sağlıklı besleneceğim!” diye yüklenirsen sindirim sistemi isyan bayrağını çeker.

Çözüm basit: Lifi yavaş yavaş artıracaksın. Bir de bol su… Onsuz olmaz.


Tatlandırıcı Tuzakları

Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, protein barlar… “Kalorisizmiş, ne olacak?” dediğimiz tatlandırıcılar bağırsakta tam bir karmaşa yaratıyor. Sorbitol, mannitol, ksilitol… Vücudun emmekte zorlandığı bu şeker alkolleri su çekiyor, bakterileri harekete geçiriyor ve şişkinliği katlıyor.

Bir ürünün etiketinde bu isimleri görürsen dikkatli ol. “Şekersiz” diye aldığın şey şişkinliğin ana sebebi olabilir.


Gazlı İçecekler: Şişkinliğin En Bariz Sorumlusu

Maden suyu, kola, soda… İçmesi keyifli ama karbondioksit midede sıkışınca sonuç belli: Şişkinlik ve geğirme maratonu. Hele yemekten sonra içildiğinde etkisi ikiye katlanıyor.

En iyisi düz suya dönmek. Biliyorum, sıkıcı ama mide için en huzurlusu o.


Peki Gaz ve Şişkinlikten Nasıl Kurtulacağız?

· Yemeklerden sonra kısa bir yürüyüş yapın.

· Yavaş yiyin, havayı yutmayın.

· Nane çayı sindirimi yumuşatır, işe yarar.

· Tetikleyici yiyecekleri takip edin.

· Laktoz sıkıntınız varsa laktaz tabletleri imdada yetişir.


Şişkinlik aslında hepimizin ortak derdi. Ne yediğimizi, nasıl yediğimizi fark ettiğimizde bu dert biraz daha hafifliyor. Yani mesele sadece “Ne yemeliyim?” değil; “Bunu midem kaldırır mı?” sorusunu da sormak.

Bazen sağlıklı diye sofraya koyduklarımız, günün geri kalanını mahvedebiliyor. O yüzden biraz deneme-yanılma, biraz gözlem, biraz da mide dostu alışkanlıklarla bu döngüyü kırmak mümkün.