7566 Sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.. Teknik ve Hukuki Değerlendirme


Bu gece Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7566 sayılı Kanun, vergi mevzuatı, harçlar ve sosyal güvenlik alanında çok sayıda temel düzenleme içeren kapsamlı bir torba kanun niteliğindedir. Kanun, başta Gelir Vergisi Kanunu, Harçlar Kanunu, Vergi Usul Kanunu ve ilgili sosyal güvenlik mevzuatı olmak üzere birçok temel düzenlemede değişiklik yapmaktadır.


Eski Hesap Uzmanı olarak ifade etmek gerekir ki; bu Kanun’un amacı yalnızca kamu gelirlerini artırmak değil, aynı zamanda kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyi güçlendirmek, vergi güvenliğini artırmak ve ekonomik faaliyetlerin izlenebilirliğini sağlamaktır.

Vergi Usul Kanunu açısından bakıldığında, özellikle tapu işlemlerinde gerçek satış bedelinin beyan edilmemesi hâline ilişkin yaptırımlar ağırlaştırılmış, vergi ziyaı cezalarının caydırıcılığı artırılmıştır. Bu düzenleme, idarenin re’sen ve ikmalen tarh yetkisini fiilen güçlendiren bir mahiyet taşımaktadır.

Harçlar Kanunu’nda yapılan değişikliklerle noterlik işlemleri ve araç devirleri nispi harca tabi tutulmuş, belirli meslek ve ticari faaliyetler bakımından yıllık yetki belgesi ve ruhsat harçları ihdas edilmiştir. Böylece idari izin mekanizması mali yükümlülükle desteklenmiş ve kayıt dışı faaliyetin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.


Gelir Vergisi Kanunu bakımından en önemli değişikliklerden biri, kira gelirlerinde faiz gideri indiriminin kaldırılmasıdır. Bu düzenleme, gider esaslı vergi planlaması imkânlarını daraltmakta ve gerçek gelir üzerinden vergilendirme ilkesini öne çıkarmaktadır. Ayrıca bazı yatırım fonu kazançlarının stopaj kapsamına alınmasıyla menkul sermaye iratlarında vergi güvenliği artırılmıştır.

Sosyal güvenlik mevzuatında yapılan değişiklikler ise 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olup; işveren prim oranlarının artırılması, prime esas kazanç tavanının yükseltilmesi ve askerlik, doğum ile yurtdışı borçlanmalarında prim oranlarının ciddi şekilde artırılması sonucunu doğurmaktadır. Bu durum, emeklilik planlamasını doğrudan etkileyecek niteliktedir.


Hukuki açıdan değerlendirildiğinde, 7566 sayılı Kanun’un ortak paydası; vergide kanunilik ilkesine uygun şekilde, idarenin denetim ve tahsil kapasitesini artırmaya yönelik sistematik bir yaklaşım ortaya koymasıdır. Ancak uygulamada ortaya çıkabilecek ihtilaflar bakımından, mükelleflerin belge düzeni, değerleme ve beyan süreçlerinde azami dikkat göstermeleri gerekecektir.

Sonuç olarak bu Kanun, yalnızca mali müşavirleri ve muhasebecileri değil; gayrimenkul sahiplerini, işverenleri, yatırımcıları ve emeklilik planı yapan tüm vatandaşları doğrudan ilgilendiren, orta ve uzun vadeli etkileri olan yapısal bir düzenleme niteliği taşımaktadır.