Türkiye, NATO’nun en büyük ikinci ordusuna sahip olmasına rağmen Avrupa Birliği kapısında 60 yılı aşkın süredir bekletiliyor. Yunanistan ve İsrail’in kollandığı, terör örgütlerine destek verildiği bir tabloda Ankara, Avrasya merkezli Şanghay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) de yakınlaşıyor. Bu yakınlığın sadece güvenlik ve ekonomi değil, nüfus, dil, tarih ve kültür bağları açısından da Türkiye’ye getireceği sonuçlar dikkat çekici.


NATO’da Güçlü Bir Türkiye

Türkiye, yaklaşık 440 bin aktif personeli ile NATO’nun en büyük ikinci ordusunu elinde bulunduruyor. Karadeniz’den Orta Doğu’ya, Akdeniz’den Kafkasya’ya kadar uzanan coğrafyada adeta bir cephe ülkesi. İncirlik, Kürecik, Konya gibi üsler NATO’nun stratejik kalbi konumunda. Ancak bu katkıya rağmen Ankara, AB üyeliği için 1963’ten bu yana bekletiliyor.


Çifte Standartlar

• Yunanistan ve İsrail’in koşulsuz kollanması.

• Terör örgütlerine verilen destek.

• Türkiye’nin güvenlik kaygılarının göz ardı edilmesi.


Şanghay Yakınlığı

2001’de Çin ve Rusya’nın öncülüğünde kurulan ŞİÖ, 3 milyarı aşan nüfusu ve 23 trilyon dolarlık ekonomisiyle dünyanın en büyük güç bloklarından biridir. Türkiye 2012’de örgüte 'diyalog ortağı' olarak katıldı. Bu statü tam üyelikten uzak olsa da örgüt içi işbirliğini artırmaktadır.

Avantajlar: Enerji arz güvenliği, Kuşak-Yol Projesi, 3 milyarlık pazara açılım.

Riskler: NATO ve AB ile gerginlikler, Batı nezdinde güven kaybı.


Ekonomik Boyut – Rakamlarla

• ŞİÖ ülkeleri GSYH (2024): 23 trilyon $ (%25 küresel ekonomi).
• Türkiye’nin ŞİÖ ülkeleriyle ticaret hacmi (2023): 150 milyar $.
- Çin: 45 milyar $
- Rusya: 55 milyar $
- Hindistan, Pakistan, Orta Asya: 50 milyar $
• Türkiye-AB ticareti (2023): 210 milyar $.


Kültürel ve Nüfus Boyutu

Türkiye’nin yaklaşık 100 milyona yaklaşan nüfusu, ŞİÖ coğrafyasında yaşayan Türk halklarıyla birlikte çok daha geniş bir toplumsal havuza bağlanmaktadır. Orta Asya’dan Sibirya’ya, Çin’in batısından Volga boylarına kadar milyonlarca Kazak, Kırgız, Özbek, Uygur, Tatar, Türkmen gibi topluluklar Türkiye ile akraba bağlarını korumaktadır.

ŞİÖ içinde doğrudan Türk dili konuşan ülkeler arasında Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan bulunmaktadır. Türkmenistan gözlemci, Azerbaycan ise potansiyel adaydır. Bu da örgütü yalnızca ekonomik değil, kültürel bir birliktelik zemini haline getirmektedir.

Rusya Federasyonu içinde Tataristan, Başkurdistan, Altay, Yakut (Saha) gibi Türk halkları milyonlarla ifade edilmektedir. Çin’in batısındaki Doğu Türkistan bölgesinde ise Uygur, Kazak ve Kırgız toplulukları tarihsel bağlarını sürdürmektedir.


Denge Politikası

Türkiye, NATO’nun en güçlü ordularından birine sahip, Batı için vazgeçilmez bir müttefiktir. Ancak AB üyeliği sürecinde dışlanması, güvenlik kaygılarının göz ardı edilmesi Ankara’yı Şanghay İşbirliği Örgütü’ne yakınlaştırmaktadır. Bu yakınlaşma yalnızca ekonomik değil, kültürel ve nüfus bağları açısından da Türkiye için anlamlıdır. En doğru strateji Batı ile köprüleri atmadan doğuda da sağlam bağlar kurmak; yani denge siyaseti’ni sürdürmektir.