Balıkesir CHP’de eşi dostu, hısım akrabası Büyükşehir veya ilçe belediyelerinde işe yerleştirilmemiş birisi İl Başkanı olsun!
BAŞLIK çok uzun oldu. Ne yapayım, hısım arkaba, eş dost, gelin damat, kaynana baldız listesi o kadar uzun ki.. Başlık da uzuyor haliyle!
***
BALIKESİR CHP’ye yeni bir İl Başkanı aranıyor.
İlçe kongrelerinden sonra asıl büyük yarış yapılacak: İl Başkanlığı yarışı!
CHP’lilerle şu sıra çok sık temastayız.
Yerel seçimden hemen sonra belediyelerde bir yerlere gelme, bir şey olma umudunu bizim kapıda arayanlar vardı. Geleni, gideni, “Başkanla bir görüşüversen” diyeni...
Hani bizi kırmaz ya, hallediverir faslında!
Ricacı olmadık değil. Herkesi kapsamıyor tabi.
İşini halleden bir daha ne uğradı, ne hâl hatır sordu.
Bunların listesi de çok uzun... İsimleri sıralasak, “vay anasına, o da mı” şaşkınlığı yaşarsınız. Bizde kalsın onlar.
Şimdi kongreler zamanı; Taşranın CHP’sine dair gazetecilik uzmanlığı, kulis bilgileri, kimin hangi hesapları yaptığına dair detaylar, olan biten her şey...
Kimisi bildikleriyle bizim bildiklerimizi örtüştürmeye çalışır.. Kimisi duyduğunu anlatmaya gelir.. Kimisi siyaset pazarında parlamanın telaşındadır falan.
Bittabi analizler, tespitler, dedikodular, olurlar, olmazlar birbirini takip eder, uzun soluklu sohbetlerde.
Aynı yerel seçim sonrasındaki gibi, bu dönemde de gelenimiz gidenimiz çok.
Allah yokluklarını aratmasın; severiz hepsini.. Gelip gitsinler.
***
HEMEN hepsinin birleştiği nokta, Balıkesir CHP’ye yeni bir İl Başkanı’nın seçilmesi gerektiği.
“Kim meselâ” sorusuna yanıt verebilen çok az.
“O olmaz, bu tutmaz” faslından sonra, geriye elde avuçta kimse kalmıyor çünkü.
CHP de, diğer partiler gibi ‘insan yetiştirme’ sanatında nal topluyor.
Oysa ne gizli cevherler var; bulmak isteseler bulurlar.
Bu işlerde hedef koymak, kendini göstermek, ekip oluşturmak, çok çalışmak lazım tabi.
Hazır löp olmaz.
***
İZLEDİĞİMİZ kadarıyla, İl kongresine en yoğun ve soluksuz şekilde hazırlanan isim, meslektaşımız Esin Balıbek.
Kadın siyasetçiler için sürekli ‘topuklu efe’ ifadesi kullanılır; ben hiç sevmem.
‘Hanım Ağa’ falan, ters gelir yani.
Ha kadın, ha erkek.. İsmiyle müsemmadır; ortak kullanım malı sıfatlara lüzum yok!
Hem zaten siyasetin taşlı çakıllı yollarında o topuklar kırılır; düz pabuç giymek lazım.
Esin Balıbek’i sadece şu günlerde değil, partisinin hemen tüm etkinliklerinde en ön safta görebilmek mümkün. Tribünü de, arenayı da boş bırakmıyor.
Yıllar içerisinde pek çok göreve talip olmuşluğuyla, dersine çalışan bir siyasi karakter diyebiliriz rahatlıkla.
Her ne kadar kadın - erkek eşitliğinden dem vurup ‘kadın kontenjanı’ zorunluluğu koysalar da, yönetimsel anlamda ‘erkek egemen’ bir yapı var CHP’de de.
Gelenle gidenle sohbet faslında, ‘kadın aday’ alternatifini dillendirmekten çekindiklerini anlıyoruz.
Kimileyin, “uleyn erkek milletinden ne gördünüz” diyesim falan geliyor.
Lafı uzatmayayım.. İl kongresinde oy kullanıp bir sonraki kongreye kadar aranıp sorulmayacak arkadaşlara sesleneyim:
Hür iradenizle hareket edin; bir isme, bir kişiye, bir gruba veya mecburiyetlere teslim olmayın.
Kadın aday alternatifi aklınızın bir köşesinde bulunsun.
“Genel Başkan Yardımcımız adres gösterdi; ona oy vereceğiz...”
“Milletvekilimiz bunu işaret etti; ona çalışacağız...”
“Büyükşehir Başkanımız şu ismi destekliyor; onun arkasında duracağız” falan demeyin!
***
İL Başkanı Erden Köybaşı’nın kurultayda divan heyetinde görev alması, Ensar Aytekin’in O’nu adres gösterdiği anlamına geliyormuş. Meselâ Aytekin’in ilçesinde partililer Köybaşı’nı istemiyormuş. Ama Ensar Bey “bu listeye oy verin” derse, blok oy kullanırlarmış; öyle diyorlar.
Bir dedikodu da, kurultay divanındaki görevlendirmenin ardında Aytekin’in olmadığı... Köybaşı bu görev için ısrarcı olmuş, diretmiş falan.
Neyse ne, çok önemli değil.
Hangi CHP’liye sorsanız, İl Başkanı için olumsuz konuşuyor. Tavırları beğenilmiyor, üslubu hoş karşılanmıyor, üstenci duruşu tepki çekiyor.. “Burnu yere düşse eğilip almaz” denir ya, öyle işte.
Bu kibirli siyaset, şu memleketin gördüğü en cevval, en atak, en durduğu yerde durmaz, en konuşkan milletvekili Serkan Sarı’yı bile pes ettirmiş.
Seçtirebilmek için çok uğraştıydı; şimdi bin pişman!
***
KONGRE işlerine milletvekilleri, belediye başkanları karışmasın falan denir hep. Doğru; karışmasınlar.
Haydi engelleyin, “karışma hemşehrim, biz hallederiz” diye diklenin o zaman.
Hepsi bilfiil kongre sürecine fena halde müdahil.
Serkan Sarı ve ekibi, İl Başkanı Köybaşı’yı ikinci kez aynı koltuğa oturtmamak için çalışıyor.
Sarı’nın ekibinden Özgür Başaran’ı adaylığa hazırlıyorlar.
Kimilerine göre çok iyi, sevecen, içi dışı bir, sohbeti güzel, mütevazı bir arkadaşmış.
Selam verene selam verilir.. Vermeyenden bir beklentimiz olmaz!
O da öyle işte.
“Eee, ona olmaz, buna olmaz; kimi aday gösterelim?”
***
TECRÜBE abidesi, partinin gönüllü ombudsmanı, bir bileni, ayar vereni, seçtireni.. Oğuz Şenol abimiz!
O bile onca tecrübeye, örgütçülüğe karşın çırak çıkıyor bu süreçte!
Elli yıllık partili.. CHP’nin en eskilerinden... Aday olmaz, aday belirler.. Çalışır, seçtirir.
Bu hususta eline kimseler su dökemez.
Bir önceki kongrede Köybaşı’na seçim kazandırmak için verdiği mücadeleyi biz biliyoruz.
Şimdi pişmanlıktan ağlayacak neredeyse.
O da “Özgür iyidir” diyor.
Şimdi bu abiler, “biz belirleriz, biz seçeriz, biz yönetiriz” modunda hep.
Sonra... Sonra, pişman oluyorlar!
Tecrübeyle sabit.
***
NE zaman ‘kongre’ dense, iki isim akla gelir ilkin.
Biri İrfan Barış, öteki Ender Biçki.
İkisi de CHP mahallesinin ihtiyar heyeti üyesi.
..ve ikisinin de asıl hedefi, milletvekilliği.
İrfan Barış kaç seçimdir uğraşıyor, işi olmuyor. Ender Biçki de hayalini kurduğu mebbusluğa erişemedi.
İkisi de mahalle delege seçimlerinden ilçe kongrelerine kadar tüm mevzunun içinde. Derin çalışıyorlar.
Hani aradıkları desteği bulur da aday olurlarsa.. Hasbelkader kazandılar diyelim. Yarın genel seçimde istifayı basıp milletvekili adaylığına oynayacaklar kesin.
O zaman ne istemeli CHP tabanı?
İl Başkanlığına aday olacak arkadaşlardan “milletvekili adayı olmayacağız” sözü vermelerini...
***
EVET EVET, CHP tabanı öyle istiyor. Bugün İl Başkanı seçilip, yarın genel seçimde milletvekilliği için görevi bırakacak bir İl Başkanı istemiyor.
Mevcut Başkan Erden Köybaşı meselâ; böyle bir söz verebilir mi?
“Milletvekilliğinde gözüm yok, İl Başkanı olarak Balıkesir’de CHP’nin birinci parti olması ve daha fazla milletvekili çıkarmak için çalışacağım” diyebilir mi?
O’nun da vekillik hayaliyle yanıp tutuştuğunu herkes biliyor.
***
BİR DE, eşi dostu, hısım akrabası, gelini damadı, kaynanası baldızı belediyelerde çalışan arkadaşlar var.
Yani İl Başkanlığı hesabı yapan varsa, mümkünse büyükşehir ve ilçe belediyelerine kapağı atmış akrabalara dair dedikodusu yapılmayacak olanlar çıksın.
Büyükşehir ve ilçe belediyeleri CHP’ye geçtikten sonra, bir torpil, bir ricayla oralarda iş başı yapan hısım akraba, yarın kongrede başağrısı olur.
Kendi çocuğunu belediyelere sokamayan bir partili, salonda ortaya çıkar sizden hesap sorar; liyakat bahsi açar.
Benden söylemesi.