Kış kapıya dayanınca hepimizin ilk refleksi aynı oluyor: Çorapları kalınlaştır, atkıyı tak, kombiyi bir tık daha aç… Ama bazen ne yaparsak yapalım, o iliklere kadar işleyen soğuk var ya, hiçbir şey onu durduramıyor. İşte tam o noktada mutfağın köşesinde sessizce bizi bekleyen sarı bir mucize devreye giriyor: Zerdeçal.

Evet evet, hani şu pilava renk olsun diye bir çay kaşığı eklediğimiz, latteye koyunca “sağlıklı hissediyoruz” diye kendimizi kandırdığımız zerdeçal… Meğer bu küçücük baharat, soğuk kış günlerinde vücudu içeriden ısıtmanın en doğal yollarından biriymiş.


Zerdeçal Neden Isıtıyor?

Şimdi, “Baharatın sıcaklığı olur mu?” diyeceksiniz. Oluyor efendim. Çünkü zerdeçalın içinde kurkumin, turmeronlar, zingiberene gibi bileşenler var. Bu maddeler metabolizmayı hızlandırıyor, kan dolaşımını artırıyor ve hafif bir termal etki yaratıyor. Yani zerdeçal, kombinin doğalı gibi; vücudu kendi kendine ısı üretmeye teşvik ediyor.

Ayurveda da bu yüzden ona “ushna”, yani ısıtıcı madde diyor. Yüzyıllardır soğuk-nem dengesizliklerine karşı ilk reçeteye yazılan baharat olması boşuna değil.

Kış aylarında enfeksiyonlar kapıyı çalınca sadece hasta olmuyoruz; bir de üzerine “neden bu kadar üşüyorum?” diye kendimizi sorguluyoruz. İşte zerdeçal tam da burada ikinci görevine geçiyor:

Bağışıklığı güçlendiriyor.

Antiinflamatuar, antiviral, antimikrobiyal… Ne ararsanız var. Vücut mikrop kovalamakla uğraşmayı bırakınca enerji geri dönüyor, üşüme hissi de azalıyor. Bir nevi bağışıklığa çekidüzen verip “Hadi toparlanıyoruz!” diyor.

Zerdeçal tek başına etkili ama karabiberle birleşince tam bir süper güç oluyor.

Karabiberdeki piperin, kurkuminin emilimini 20 kat artırıyor.


E hal böyle olunca, zerdeçalın hem ısıtıcı hem antiinflamatuar etkisi çok daha belirgin hissediliyor. Boğazın mı yanıyor, karnın mı sıkıntıda, eklemlerin mi sızlıyor? Bir çay kaşığı zerdeçal + bir fiske karabiber = tam bir kış iksiri.

Sadece Isıtmakla Kalmıyor, İçten Dışa Tamir Atölyesi Gibi

Zerdeçalın faydaları saysak bitmez ama birkaçını söylemeden geçmek olmaz:

Eklem ağrılarını hafifletiyor

Sindirimi düzenliyor

Karaciğeri temizliyor

Hafızayı güçlendiriyor

Kan şekerini dengeliyor

Kolesterolü düşürüyor

Depresyon belirtilerini azaltabiliyor

Cildi toparlıyor

Solunumu rahatlatıyor

Düşününce, “Bir baharat daha ne yapsın?” dedirtiyor insana.

Gerçek bir ateş yükseltme durumu yok, elbette ateş yapmıyor. Ama dolaşımı artırdığı için “üşüme” hissini doğal bir şekilde bastırıyor. Kendinizi daha dinç, daha sıcak, daha toparlanmış hissediyorsunuz.

Yani kışın ortasında evde battaniyeye sarılıp titremek yerine, mutfakta küçük bir sihir yapmak mümkün.

Bir bardak sıcak süt, bir çay kaşığı zerdeçal, bir tutam karabiber… Ve belki de içinize işleyen soğuğa karşı en doğal savunmanız hazır.

Kışın ayazı kapıya dayandığında bazen en güçlü silah, en basit olanıdır.

Zerdeçal tam da böyle bir şey:
Mutfakta küçücük bir kavanoz, etkisi koca bir kışı daha rahat geçirmenizi sağlayabilir.

Ben söylemiş olayım; siz ister çayınıza, ister çorbanıza, ister latte’nize katın…
Bu sarı mucizeyi kış repertuvarınıza ekleyin. Hem bağışıklığınız, hem de üşüyen ruhunuz teşekkür edecek.