Kapısında kocaman tabelada ‘’Turizm Bakanlığı Denetimindedir’’ yazan ‘’Kartal 1, Kartal 2, Kartal Oberj’’ otelinde çıkan yangında 78 can ‘’göz göre göre’’ yandı gitti ama her olayda olduğu gibi yine sorumlu-yetkili kimse yok. Özellikle sorumlular ve onları yalakaları sorumluluklarını üzerlerinden atmak için çırpınıyorlar. Otelin sahibi Halit Ergül basına yansıyan ifadesinde ‘’yangından yalnızca 6 gün önce, 15 Aralık tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın oteli denetlediğini, yangına dair herhangi bir eksiğin belirtilmediğini. Ayrıca, İl Özel İdaresi tarafından otelin ruhsatlandırıldığını ve tüm resmi gerekliliklerin yerine getirildiğini. 2 yılda bir yangın tatbikatı yapıldığını. Bakanlığın yetkilendirdiği danışmanlık firması FQC Global Danışmanlık A.Ş.’nin otelin denetimlerinden sorumlu olduğunu, bu şirketin yangın, güvenlik ve hijyenle ilgili denetimler yaptığını, ancak eksikliklerle ilgili herhangi bir bildirim almadıklarını’’ söylüyor. Otel’in sahibi ile Turizm Bakanı bir anlamda iş ortağı sayılırlar. Çünkü Bakan Beyin acentesi ETS Tur bu otelin pazarlamasını yapıyor. Sattığı her odadan %30-35 arası komisyon alıyor. Oteli pazarlarken de çekici olsun diye yüksek puan veriyor, 3 yıldızlı oteli 4 yıldızlı olarak pazarlıyor. Bakan Mehmet Nuri Ersoy ‘panik’ haliyle ilk gün Bolu Belediyesi’ni ve İl Özel İdaresi üzerinden İçişleri Bakanlığı’nı ‘suçlu-sorumlu’ ilan etti. Doğal olarak tartışma başladı. İktidar medyası en iyi yaptığı iş algı operasyonlarına başladı. Bakan Ersoy iktidara yakın CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın konuğu olarak yayına çıktı. Bakan Ersoy yayın boyu konuşmasında kendisini savunup, Bolu Belediyesini işin içine katmak istedikçe ‘battı, battıkça battı’’ ama gelin gürün ki CNN Türk ekran kadrajında suçu Bolu Belediyesi’ne yüklemeye çalıştı. Gelin Bakanın söylediklerinden çok, yayında verilen bazı kadraja giren altyazılara bakalım. Otelde çok ciddi problem var; problem varsa neden ruhsat verdin, neden denetimlerde kapatmadın. Belediye ihbar etmeliydi; Belediyenin ihbar yetkisi, yükümlüğü yok, ihbara gere kalmadan denetimlerde görmeliydin. Bolu Belediyesi yetkisini kullanmalıydı; hangi yetki, olmayan yetkiyi kullanabilir mi? Yangın denetimi bakanlığın işi değil; kimin işi? Turizm bölgesi itfaiye ekibi kurulabilir diyorsun neden kurmadın, kurmak için illa 78 canın yanması mı gerekiyordu? Yeterlilik belgesini itfaiye verir; zamanında nasıl almışsa almış, denetimlerde eksiklikleri gidermek senin görevin. Sorumlular cezalarını almalı; evet almalı, neden bakanlıktan, özel idareden hiç kimse gözaltında değil. 2022 sonrası 4380 tesisi kapatıldı; yani bakın biz görevimizi yapıyoruz diyorsun ama yapmamışsın ki 78 can yandı gitti. Ve şimdi kim sorarsa adli süreç başladı, bilirkişiler görevde! Kamuoyu bugüne kadar yaşanan yönetsel hatalardan kaynaklı istifa ve gerçek sorumluların-suçluların ortaya çıkarılmadığından hareketle buradan da bir şey çıkmayacağını, olayın bir süre sonra kapatılacağına inanıyor. 22 yılda en az 24 facia, 54 bin 780 bin can kaybı ve sıfır istifa olunca…

BÖYLE SORUŞTURMA MI OLUR?

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan yayımladığı videoda ‘’Adli soruşturma niye açılır? Gerçekleri ortaya çıkartma için açılır. Bolu’daki soruşturma gerçekleri ortaya çıkartmak için değil, gerçeklerin ortaya çıkmaması, sorumluların ortaya çıkmaması içi yürütülen soruşturma haline geldi. Burası Turizm Bakanlığı belgeli bir otel. Turizm Bakanlığının yasa ve yönetmeliklere göre denetlemesi gerekene bir otel. Turizm Bakanlığının ne yerel ne genel yetkililerinden bir kelime bilgi istemedi savcılık. Bakan kendisi burası belediye sınırlarında değil diyor. Buranın işyeri açma ruhsatını veren İl Özel İdare, neden bir İl Özel İdare yetkilisi gelip ifade vermiyor. İş Güvenliği önlemlerinin alınıp alınmadığını kim denetleyecek? Çalışma Bakanlığı denetleyecek. Nerde Çalışma Bakanlığının görevlileri? Nerde ifadeleri? Nerde bu özel akredite şirketin yetkilileri? Buraya yangın sigortası yapılmış, nerde bu yangın sigortası yapan firmanın yetkilileri? Yangını söndürmeye çalışan itfaiye yetkilileri dışında gözaltında kimse yok, böyle soruşturma mı olur? Başsavcılık olarak olaydan sonra atanan bilirkişi heyeti, gidiyor keşif, inceleme yapıyor, rapor hazırlıyor, Turizm Bakanlığı yetkilidir dediği için raporu beğenmiyorsun ek bilirkişi raporu istiyorsun. Böyle soruşturma mı olur? Bu soruşturma bu haliyle devam edecekse bu sadece bakanı ve hükümetin atadığı bürokratları aklamaktan başka hiçbir işe yaramaz.’’ İktidar medyasının çırpınışları, bakanın sorumluluğu dağıtma telaşı ve Tanju Özcan’ın söyledikleri sürecin nereye evrileceğini ayan beyan ortaya koymaktadır. İktidar bugüne kadar olduğu gibi sorumluluğu üstlenmiyor, suçu yükleyecek sorumlu arıyor.