Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin çağrısıyla Altınoluk’ta bir araya gelen yaşam savunucuları, 7554 Sayılı “Süper İzin Yasası”na karşı ses yükseltti. Dünyanın dört bir yanındaki 260 noktada eş zamanlı yapılan eylemlerle doğa talanına karşı çizgi çekildi.
Altınoluk’ta küresel buluşma
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği öncülüğünde “Çizgiyi Çek” Küresel Eylem Günü kapsamında Altınoluk Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen çevre gönüllüleri, basın açıklamasıyla iktidara ve şirketlere mesaj verdi.
Endonezya’dan Kenya’ya, Kanada’dan Türkiye’ye 260’dan fazla noktada eş zamanlı olarak yapılan etkinliklerde yaşam savunucuları “Ormanlar, zeytinlikler, meralar, nehirler kırmızı çizgimizdir” diyerek taleplerini dile getirdi.
“Süper izin yasası doğayı işgale açıyor”
Dernek adına açıklamayı Fazilet Küçükgenç ve Sinan Aykul okudu. Açıklamada, kamuoyunda “süper izin yasası” olarak bilinen 7554 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un maden ve enerji şirketlerine sınırsız ayrıcalık tanıdığı vurgulandı.
“Bu yasa, ormanlarımızı, meralarımızı, zeytinliklerimizi ve tarım arazilerimizi talana açmaktadır. Gıda güvenliğini, barınma ve sağlıklı çevrede yaşama hakkımızı yok edecek bir işgal yasasıdır” denildi.
Kazdağları yeni projelerle tehdit altında
Yaşam savunucuları, yasanın ardından Türkiye genelinde çok sayıda maden ve enerji projesine “ÇED olumlu” kararlarının verildiğine dikkat çekti.
-
Atikhisar Barajı’nda altın madeni: Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı koruma havzasında Koza Altın A.Ş.’ye ÇED olumlu kararı verildi.
-
Balya’da LİMAK altın madeni: Balıkesir Balya’daki Karlık Altın Madeni Projesi’nde ÇED süreci sona geldi, olumlu karar bekleniyor.
-
Kirazlı’da yeni gelişmeler: Alamos Gold’un ruhsatlarını TÜMAD’a devrettiği, tahkim davasından çekildiği belirtildi.
“Yaşam savunucularına saldırılar artıyor”
Açıklamada, çevre mücadelesi yürüten derneklere ve bireylere yönelik saldırıların da arttığına dikkat çekildi.
-
Gökçeyazı Türkmen Dağı Çevre Koruma Derneği’nin binası taşlı saldırıya uğradı.
-
Samandağ’da beton santraline direnen Mevlüt Oruç ağır şekilde yaralandı.
-
Geçtiğimiz yıl Karadeniz’de yaşam savunucusu Reşit Kibar silahlı saldırıda yaşamını yitirdi.
“Bu baskılar ve saldırılar bizi mücadelemizden alıkoyamayacak” denildi.
Anayasa Mahkemesi’ne çağrı
Yaşam savunucuları, iklim krizi çağında doğal varlıkların korunmasının zorunlu olduğunu vurgulayarak şu talebi dile getirdi:
“7554 Sayılı Kanun derhal iptal edilmeli, bilime dayalı adil ve ekolojik politikalar hayata geçirilmelidir. Anayasa Mahkemesi’ni yasayı iptal etmeye çağırıyoruz.”
Küresel haykırış: Çizgimizi çekiyoruz!
Eylem, meydanda hep bir ağızdan okunan şu sözlerle son buldu:
“Ormanlar kırmızı çizgimizdir!
Kazdağları kırmızı çizgimizdir!
Topraklarımız kırmızı çizgimizdir!
Geleceğimiz için, yaşam için, adalet için çizgimizi çekiyoruz!”