Enerjisa Üretim’in Balıkesir merkezli Uygar Rüzgar Enerji Santrali (RES) projesi, Türkiye’nin sürdürülebilir enerji hedeflerinde stratejik bir rol üstleniyor.
Projenin ilk fazı devreye girdi, tam kapasitede yılda 1 milyar kWh temiz enerji üretilecek.
Enerjisa Üretim, yenilenebilir enerji yatırımlarında önemli bir dönüm noktasına daha ulaştı. Şirket, 30. enerji santralini Balıkesir, İzmir ve Manisa sınırları içinde yer alan Uygar Rüzgar Enerji Santrali ile devreye aldı. Santralin ilk fazı başarıyla tamamlandı ve hizmete girdi.
Balıkesir merkezli olarak şekillenen bu büyük yatırım, tamamlandığında 60 rüzgar türbini ve 250 megavat kurulu güç kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük ikinci rüzgar enerji santrali olacak. Projenin büyük bölümü Balıkesir topraklarında konumlanıyor olması, bölgenin Türkiye’nin yeşil dönüşüm sürecindeki önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
Yıllık 1 Milyar kWh Temiz Enerji, 500 Bin Haneye Güç Sağlayacak
Uygar RES, tam kapasiteye ulaştığında yılda yaklaşık 1 milyar kilovatsaat elektrik üretimiyle 500 bin hanenin yıllık enerji ihtiyacını karşılayabilecek. Ayrıca proje, yılda 600 bin ton karbon salımını önleyerek çevreye somut katkı sağlayacak.
Enerjisa Üretim Üst Yöneticisi (CEO) İhsan Erbil Bayçöl yaptığı açıklamada, bu yatırımı sadece bir santral değil, Türkiye’nin enerji dönüşümünün taşıyıcı kolonlarından biri olarak gördüklerini ifade etti. Uygar RES'in yerli teknoloji ve insan kaynağıyla hayata geçirildiğine dikkat çeken Bayçöl, projede kullanılan türbin kuleleri, kanatlar ve jeneratörlerin Türkiye’de üretildiğini vurguladı.
Balıkesir, Türkiye’nin Rüzgar Gücünde Lokomotif Konumda
Enerjisa’nın 1.750 megavatlık YEKA RES projeleri kapsamında gerçekleştirdiği yatırımlar arasında Balkaya RES projesi de yer alıyor. 340 megavat kapasiteli Balkaya RES, Balıkesir’in rüzgar potansiyelini enerjiye dönüştüren en kritik projelerden biri olarak dikkat çekiyor.
Enerjisa Üretim’in toplam 4 bin megavat kurulu güce ulaşan enerji portföyü, Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 4 ila 5’ini karşılıyor. Uygar RES ise bu portföy içinde bölgesel kalkınmayı destekleyen en stratejik adımlardan biri olarak öne çıkıyor.
