Marmara Denizi çevresinde son günlerde yaşanan art arda depremler, bölge halkında yeniden endişe yarattı.
Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, yaptığı yeni açıklamayla dikkatleri bu kez Yalova açıklarına çevirdi. Üşümezsoy, kamuoyunda sıkça dile getirilen “Adalar Fayı kırılacak” iddialarına karşı çıkarak, asıl tehlikenin Marmara’nın güneyinde biriktiğini savundu.
🌍 “Risk Kuzeyde Değil, Güneyde Birikiyor”
Üşümezsoy’a göre Marmara Denizi’nin kuzeyindeki Adalar Fayı, 1999 Gölcük Depremi’nde enerjisinin büyük bölümünü boşalttı.
“Adalar Fayı 1999’da kırıldı ve enerjisini büyük ölçüde boşalttı. Şu anda risk kuzeyde değil, güneyde birikiyor. Enerji 1999 sonrası güneye aktı. Bu yüzden asıl stres hattı Çınarcık–Esenköy–Bozburun arasında yoğunlaşıyor.”
📍 Yalova Açıkları ve Bozburun Fayı Tehlikesi
Deneyimli deprem bilimci, Yalova çevresindeki fay hatlarını değerlendirirken özellikle Bozburun Fayı’na dikkat çekti.
“1894 yılında kırılan Yalova–Çınarcık hattı artık büyük bir stres taşımıyor. Ancak hemen güneyinde yer alan Bozburun Fayı, Marmara’nın güneyinde en riskli segmentlerden biri. Teşvikiye’den Esenköy’e uzanan bu hattın kırılması halinde 6.5 ila 7 büyüklüğünde bir deprem beklenebilir.”

🏙 “Olası Güney Marmara Depremi İstanbul’u Yıkmaz”
Üşümezsoy, “İstanbul merkezli büyük deprem” söylemine temkinli yaklaşılması gerektiğini belirterek, riskin şehir merkezinden uzak olduğunu söyledi:
“Bu fay hattı İstanbul’a yakın olsa da, yıkıcı etkisi kentin merkezini sarsacak düzeyde değil. Ancak Yalova, Armutlu, Çınarcık ve çevresi için ciddi risk söz konusu.”
🧱 “Risk Yönetimi Yerel Ölçekte Yapılmalı”
Üşümezsoy, sadece genel tahminlerle değil, yerel zemin etütleriyle önlem alınması gerektiğini vurguladı:
“Deprem riskini doğru analiz edebilmek için bölgesel fay hatları ayrıntılı biçimde incelenmeli. Risk yönetimi; zemin etütleri, yapı güçlendirmeleri ve yerel analizlerle yapılmalıdır. Özellikle sahil yerleşimlerinde bu konuya daha fazla önem verilmelidir.”




