CHP’de ilçe ve il kongreleri ile büyük kurultay süreci devam ediyor. CHP 26. Dönem Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, partililere birlik ve dayanışma çağrısı yaptı. Bandırma'da ilçe kongresi sürecinde yaşananlara dikkat çeken Havutça, adayların rakip değil, aynı ideolojinin güçlü temsilcileri olduğunu vurguladı.


“Parti İçi Siyasette Kaybetmek Yoktur”

Havutça, geçmiş kongrelerden örnekler vererek parti içi yarışların önemine dikkat çekti. 2018’deki büyük kurultayı hatırlatan Havutça, “Kurultayda Sayın Kılıçdaroğlu ile yarışan Muharrem İnce, birkaç ay sonra Cumhurbaşkanı adayı gösterildi. Partimiz tarihi bu örneklerle doludur” dedi.


“CHP’nin Gücü Birlikten Gelir”

Parti içi rekabetin ayrılıklara yol açmaması gerektiğini belirten Havutça, şu ifadeleri kullandı: “CHP’nin gücü, ayrılıkları öne çıkarmaktan değil birlikten gelir. Türkiye’de başarıya ulaşmanın yolu, birbirimizi rakip değil, aynı takımın oyuncuları olarak görmekten geçer.”


“Hiçbir Şey Halkın Beklentilerinden Önemli Değil”

Havutça, CHP Genel Başkanı Özgür Özel liderliğinde “iktidar kurultayına” gidildiğini belirterek, “Bugün bize düşen görev, halkımızın güvenini kazanmak ve partimizin birliğini korumaktır. Hiçbir şey halkımızın bizden beklentilerinden daha önemli olamaz” ifadelerini kullandı.


Ön Seçim Vurgusu: “En Doğru Sonuç Sandıkla Çıkar”

CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ön seçimle belirlemesini demokratik iradenin göstergesi olarak değerlendiren Havutça, “Milletvekili ve belediye başkanı adaylarının belirlenmesinde de üyelerimizin önüne sandık konulduğunda en doğru ve adaletli sonuç çıkar. Temsilde adaletin yolu budur” dedi.


“Önce CHP’de Tam Demokrasi, Sonra Türkiye’de”

Havutça, parti içinde demokrasinin güçlendirilmesinin Türkiye’de demokrasi için kritik olduğuna işaret ederek, “Önce CHP’de tam demokrasi, sonra Türkiye’de tam ve eksiksiz demokrasi” çağrısında bulundu.


“Halkın Umudu CHP’dir”

Havutça açıklamasının sonunda geniş halk kesimlerinin CHP’ye umut bağladığını dile getirdi:

“Üniversite gençliğinin, emekçilerin, emeklilerin, kadınların, işsizlerin, atanamayan öğretmenlerin, üretemeyen köylülerin gözü bizim üzerimizde. İktidar yolunda hepimize kolay gelsin. Başaracağız ve başarmak zorundayız.”


“Gelin, Adaleti, Özgürlükleri ve Dayanışmayı Büyütelim”

"Değerli yol arkadaşlarım,
Partimiz her yerde olduğu gibi Bandırma’da da bir kongre ve delege seçimi süreci yaşıyor. Her ikisi de pırıl pırıl, partimize emek veren iki İlçe Başkanı adayımız, Mehmet Atak ve Merve Polat, kendilerini üyelerimize ifade ediyor, çalışmalarını ve hedeflerini anlatıyorlar.

Öncelikle ifade edelim ki, Mehmet Atak ve Merve Polat birbirinin rakibi değil; aynı takımın, aynı ideolojinin güçlü birer aktörüdür. Parti içi siyasette kaybetmek ya da kazanmak yoktur. İster ilçe başkanı, ister üye olsun; siyasette herkese farklı görevler düşmektedir.

Geçtiğimiz ilçe seçimlerinde Mehmet Atak ve Cemal Adıgüzel İlçe Başkanlığı için aday olmuşlardı. O kongrede örgüt, İlçe Başkanlığı görevini Mehmet Atak’a verdi. Ancak Cemal Adıgüzel de bugün Belediye Başkan Yardımcısı olarak görevini başarıyla sürdürmektedir. Kadrolarımız, hepimizin kadrolarıdır; bunu lütfen unutmayalım.

CHP’nin gücü, ayrılıkları öne çıkarmaktan değil; birlikten gelir. Bandırma’da ve Balıkesir’de başarıya ulaşmanın yolu, birbirimizi rakip olarak görmekten değil, aynı takımın oyuncuları olduğumuzu görmekten geçer.

Hepimiz biliyoruz ki, partimizin ana hedefi Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in liderliğinde Halkın İktidarını kurmaktır. İlçe ve İl kongrelerinin ardından yapılacak Büyük Kurultay, bir iktidar kurultayı olacaktır. Sonrasında ise hep birlikte, omuz omuza, iktidar hedefi için mücadele edeceğiz. Unutmayalım ki, “hiçbir şey halkımızın bizden beklentilerinden daha önemli değildir.”

Bugün bize düşen görev; halkımızın güvenini kazanmak, kadrolarımızı oluştururken birbirimize ihtiyacımız olduğunu unutmamak ve süreci omuz omuza yönetmektir. Ben her zaman olduğu gibi, partimizin birliğini ve örgütümüzün iradesini esas alan bir yol izleyeceğim.

Her kim, nereye ve hangi göreve demokratik seçilme hakkını kullanarak aday olacaksa; söz, yetki ve karar partimizin gerçek sahibi olan üyelerimizindir. Üyelerimizin önüne önseçim sandığı konulduğunda en doğru ve en adaletli sonucun ortaya çıkacağına inanıyorum. Önemli olan, temsilde adaleti sağlamaktır.

Önce CHP’de tam demokrasi; sonra Türkiye’de tam ve eksiksiz demokrasi!

Bir kez daha çağrımı yineliyorum:
Gelin, Adaleti, Özgürlükleri ve Dayanışmayı büyütelim.

Unutmayalım; üniversite gençliğinin, emekçilerin, emeklilerin, kadınların, işsizlerin, atanamayan öğretmenlerin, üretemeyen köylülerin gözü bizim üzerimizde. Umutları biziz.

İktidar yolunda hepimize kolay gelsin. Başaracağız ve başarmak zorundayız!"

Muhabir: OSMAN KANTARLIOĞLU