AK Parti Balıkesir İl Gençlik Kollarımızın düzenlediği “Söz Gençlikte” isimli söyleşide Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbey “Dış Politikada Türkiye Yüzyılı” sunumuyla gençlerin ufkunu açtı. BM 75’nci Yıl Gençlik Merkezi’nde düzenlenen söyleşide Türkiye’nin 261 dış temsilciliğiyle dünyanın en geniş diplomatik ağlarından birine sahip olduğunu söyledi.


Türkiye’nin barış demokrasisinin merkezi olduğunun da altını çizen AK Parti Milletvekili Mustafa Canbey Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin artık bölgesinde lider, dünyada aktör bir konuma geldiğini ifade etti.


“GENÇLERİ GÜÇLENDİRMEYE DEVAM EDİYORUZ”
AK Parti Balıkesir İl Gençlik Kolları Başkanı Mustafa Bilal Dönmez ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda Milletvekili Mustafa Canbey gençlerin her alanda olduğu gibi siyasette de alan açmasının çok önemli olduğunu söyledi. Canbey AK Parti olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde son dönemde gençlere yönelik çok ciddi atılımlar yapıldığını kaydetti. Canbey, “Gençlerin 18 yaşında seçilmeleri için kanun çıkardık. Gençlerin siyasette temsilini daha da güçlendirdik. İnşallah bundan sonraki süreçte de güçlendirmeye, gençlerle birlikte olmaya devam edeceğiz. Sizlerin geleceğe dair söyleyeceğiniz her şey çok kıymetli. Bugün dünyaya baktığımızda birçok ülke genç arıyor ama bulamıyor. Biz bu anlamda çok şanslı bir ülkeyiz çünkü gençlerimiz var. Elbette ileriki yıllarda bu anlamda bizim de çok ciddi bir meydan okumayla karşı karşıya olduğumuz açık. Nüfusumuzun her geçen gün yaşlandığını görüyoruz. Ama inşallah alınacak önlemlerle bu anlamda da gerekenler yapılacaktır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.


“DIŞ POLİTİKAMIZ TÜM DÜNYADA TAKDİR TOPLUYOR”
TBMM’de Dışişleri Komisyonu Başkan Vekilliği görevinde bulunduğunu hatırlatan Milletvekili Canbey Avrupa Birliği Konseyi’nde Türk Grubu üyesi olduğunu ifade etti. Tüm komisyon çalışmalarının dış politikayla alakalı olduğunu kaydeden Canbey, “Türkiye’nin öz ellikle son yıllardaki politikalarına baktığımız zaman Türkiye sadece kendi ülkesine, vatandaşlarına hizmet eden değil dünyadaki mazlumlara da hizmet eden bir anlayışla hareket ediyor. Bu bence bizim dış politika vizyonumuzdaki en büyük açılımlardan bir tanesidir. Dünyanın neresine giderseniz gidin Türkiye’nin vicdani dış politikası, yerli ve milli dış politikası mazlumlara kol kanat geren, haksızlıklara hayır diyen, adaleti önceleyen bu anlayış tüm dünyada takdir topluyor” diye konuştu.


“2002’DEN ÖNCE İTİBARIMIZ ZAYIFTI”
AK Parti’nin iktidara geldiği günden bu yana dış politikada izlediği yol hakkında gençlere bilgiler veren Milletvekili Mustafa Canbey, “AK Parti iktidar olmadan önce ülkede çok ağır bir ekonomik kriz vardı. Ülkede gerçekten moral olarak hiç iyi değildi. Krizler karşısında pasif kalan bir Türkiye vardı. Dünyada olan olaylara bakamayan bir Türkiye vardı. Yurt dışına baktığımız zaman itibarımız zayıftı. Çünkü özellikle Avrupa kanadından ülkemize çok ciddi baskılar vardı. Yine aynı şekilde ekonomik olarak cendere altına alınmış bir Türkiye vardı. Çok iyi hatırlıyorum IMF Şefi Cottarelli ülkemize çantayla geldiğinde “para getirdi mi, kredi açtı mı” bunu konuşuyorduk. IMF başkanını falan bırakın IMF’nin Türkiye’ye gönderdiği bir komiseri konuşuyoruz. Böyle bir dönemde de elbette Türkiye’nin dış politikada ses çıkarması maalesef çok mümkün değildi. Özellikle uluslararası alanda çok fazla söz sahibi olamadığımızı görüyoruz. Bırakın Afrika’ya, Asya’ya, Avrupa’ya açılımı kendi bölgemizdeki ülkelerle bile ilgilenemeyecek durumdaydık. Ne Afrika’yla bir bağımız, ne Asya’yla doğru dürüst bir iletişimimiz vardı, zaten Latin Amerika’yla hiç yoktu. Elbette bu tablo bizim aynı zamanda kendi ülkemize miyop bakmanın, kendi ülkemizin potansiyeline inanmayan bir zihniyetin ürünüdür bunlar. Yani kendi ülkesine, kendi milletine inanan ve arkasındaki gücü bilen, binlerce yıllık tarihi hisseden bir anlayış değil, tam tersine içe kapanmış, kendi krizleriyle boğuşan, dışa açılmayı çok fazla düşünemeyen bir durum vardı”


“HER ŞEY ARTIK ESKİSİ GİBİ OLMAYACAKLA BAŞLADI”
2002 yılında AK Parti’nin iktidara gelmesiyle birlikte dış politika başta olmak üzere ekonomi ve diğer konularda yaşanan değişikliklere değinen Milletvekili Mustafa Canbey, “2002 yılında Türkiye’de iktidar değişti, sonrasında ekonomide düzelmeler başladı. Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan artık Türkiye’de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak sloganıyla gelmişti ve öyle de oldu. Yeni bir vizyon, yeni bir liderlik anlayışı ve yeni bir yükseliş başladı. Bunu biz mi söylüyoruz; bunları biz yaşadık, tüm dünya da bunu takdir ediyor. O dönemde dünyadaki diplomatik misyonlara bakıyoruz bizim Afrika’da, Latin Amerika’da, Asya’da doğru dürüst diplomatik misyonumuz yok. Yani iletişim anlamında dünyadan kopuk bir halde yaşıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada diplomatik misyonumuz kaç biliyor musunuz? 261 ayrı ülkede diplomatik misyonumuz var. Afrika’nın en küçük ülkelerine kadar artık diplomatik misyon açmış olan, her biriyle iletişimi olan, dünyanın birçok ülkesiyle karşılıklı interaktif dış politikası sergileyen, yumuşak güç dediğimiz kamu diplomasisini onlarla karşılıklı yapabilen bir Türkiye var” dedi.


“NE YAPTIYSAK KENDİ KURUMLARIMIZLA YAPTIK”
Dış politikadaki başarının sebepleri hakkında da değerlendirmede bulunan Milletvekili Mustafa Canbey, “Bunları biz nasıl yaptık? Bunları kendi kurumlarımızla; TİKA, Maarif Vakfı, Yunus Emre Vakfı, Yurtdışı Türkler Başkanlığı gibi kendi kurumlarımızla birlikte hem eğitim, hem kültür, hem kalkınma, hem de siyasetle dün dünyaya etki etmeye çalışarak bunları yaptık. Bu işler kendiliğinden olmadı. Bugün dünyanın dört bir tarafında mücadele eden, yaygın bir şekilde Türkiye’nin haklarını savunan bir ekibimiz var. TİKA dediğimiz çok önemli bir kurum özellikle Balkanlar’da, Türk dünyasında çok önemli hizmetleri olan bir kurum. Onun bir zamanlar başkanı olan Sayın Hakan Fidan bugün dışişleri bakanlığı görevini yürütüyor” diye konuştu.


“PASAPORTUMUZUN İTİBARI YÜKSELDİ”
Yeni dönemle birlikte dış politikadaki başarılı çalışmaların meyvesini verdiğini dile getiren Canbey, “Bu dönemde pasaportumuzun itibarı yükseldi. Bugün dünyanın dört bir tarafında bizim bu diplomatik ilişkilerimiz geliştikçe pasaportumuzda da artık birçok ülkede daha güçlü hele geldi. Birçok ülkeye vizesiz girişler başladı. Bu da vatandaşlarımız için çok büyük kolaylık oldu. Elbette konsolosluk hizmetlerimiz de çok önemli. Bugün dünyanın dört bir tarafında herhangi bir sıkıntı olduğunda, vatandaşlarımızın başına herhangi bir şey geldiğinde anında müdahale edebiliyoruz. Gazze’de ve Ukrayna’da savaş çıktı mesela oradaki vatandaşlarımızı anında müdahale edebildik. Dünyanın dört bir yanında nerede bir sıkıntı olduysa hem konsolosluklarımız hem büyükelçiliklerimiz aracılığıyla rahat bir şekilde müdahale eden bir yapıya büründük. Bunlar size şiir gibi geliyor olabilir. Ama bunlar bir mücadelenin ve liderliğin ürünüdür. Bu işler kolay olmadı. Yani bu milletin gücüne inanan bir liderin verdiği mücadeleyle oldu. Bugün baktığımız zaman Türkiye hem kendi bölgesinde aktör hem dünyada lider bir ülkedir. Dünyada özellikle uluslararası toplantılar yapıldığında bakıyorsunuz Türkiye en fazla ilgi gören ülkelerden bir tanesidir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’da en fazla itibar gören liderlerin arasında yer alıyor. Eğer kendi ülkeniz güçlü değilse, eğer siz güçlü değilseniz bunun olması mümkün değil. Bu artık bizim geldiğimiz gücü gösteriyor. Dünyada oynadığımız rolü gösteriyor” ifadelerini kullandı.


“HER ŞEY ARTIK TÜRKİYE’YE GÖRE ŞEKİLLENİYOR”
Türkiye’nin sadece kendi sınırları içinde değil bölgesinde ve tüm dünyada yardıma koşan bir ülke olduğunu hatırlatan Mustafa Canbey, “Bugün Türkiye sadece kendi sınırları içerisine bakan ülke olmaktan tamamen çıktı. Libya’da, Karabağ’da, Balkanlar’da, Kafkaslarda olan olayları hatırlayın bütün bunların hepsine müdahale edebilen, hepsinde aktif rol alabilen bir Türkiye var artık. Oralarda bir şey olduğu zaman dönüp Türkiye’ye bakıyorlar; Türkiye ne diyor diyorlar. Enerji koridorları, TANAP gibi büyük bir proje oluşturulurken önce kafalarını kaldırıp “Recep Tayyip Erdoğan ne diyor, Türkiye ne diyor” diye bakıyorlar. Türkiye’nin alacağı pozisyona göre de şartlar veya politika değişiyor ya da yeni bir siyaset üretiliyor” dedi.


“SADECE AVRUPA’YA DEĞİL DÜNYAYA 360 DERECE BAKIYORUZ”
Dış politikada yakalanan başarının sebeplerini de irdeleyen AK Parti Milletvekili Mustafa Canbey, “Bunlar bizin için çok önemli. Bu zamana kadar olmadı da şimdi neden bunlar oldu? Çünkü bakış açısı çok önemli. İlkeli ve onurlu bir dış politika anlayışı. Sadece Avrupa’ya bakan değil dünyaya 360 derece bakan; Asya’ya, Afrika’ya, Latin Amerika’ya bakan, yerli ve milli bir duruşla hareket eden bir dış politikamız olduğu için bugün bunlar oluyor. Yerli ve milli politika anlayışımız olduğu için biz dünyada güçlü bir şekilde yolumuza devam ediyoruz. Bugün geldiğimiz noktada güçlü bir Türkiye’den, onurlu ve ilkeli bir dış politikadan, güçlü bir Recep Tayyip Erdoğan’dan bahsedebiliyoruz. O yüzden bu zamana kadar yaşanan politika hamlelerinde istediğimiz sonuçları alamamış olabiliriz. Ama Türkiye artık dünyada hiç olmadığı kadar güçlüdür. Bundan sonra da inşallah artık hiçbir şey Sayın Cumhurbaşkanımızın 2022 yılında söylediği gibi “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.” Bundan sonraki süreçte artık güçlü Türkiye7yi, büyük Türkiye’yi ve Türkiye Kültürü dediğimiz yeni dönemi sürdüreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.


“SAVUNMA SANAYİMİZ DIŞ POLİTİKAYA ETKİLİ OLUYOR”
Türkiye’nin savunma sanayisindeki başarısının dış politikaya da önemli etkilerinin olduğunu belirten Mustafa Canbey, “Elbette bu işler yapılırken hem iç hem de dış politikamızı etkileyecek birçok araç da hem hükümetimiz hem de cumhurbaşkanımız tarafından özel olarak çalışıldı. Bunlardan bir tanesi savunma sanayi alanımız. Bu alanda bugün dünyada parmakla gösterilir bir ülke haline geldik. Yüzde 20 yerlilikten yüzde 80 yerliliğe ulaşmak demek bugün dünyadaki bütün ülkelerin Türkiye bunu nasıl yaptı diye gıptayla baktığı bir ülke haline geldik. Bugün geldiğimiz noktada Milli Savunma sanayisindeki hizmetlerimiz bizi sadece kendi sınırlarımızı koruyan yapı olmadı, dış politikada gücümüze güç katan, caydırıcılığımızı artıran, söz söylediğimizde sözümüzün geçmesini sağlayan bir güç haline geldi. Yani Türkiye denildiği zaman herkes kendine çeki düzen vermeye başladı. Eğer dünyada ser güç dediğimiz ordunuz, silahlarınız, uçaklarınız yoksa günümüz dünyasında bunun bir anlamı yoktur. Yani size güçlü bir ülke gözüyle bakmıyorlar” dedi.


“BARIŞ VE VİCDAN DİPLOMASİSİYLE HAREKET EDİYORUZ”
Türkiye’nin uluslararası arenada barış ve vicdan diplomasisi uyguladığının da altını çizen Milletvekili Mustafa Canbey, “Peki, biz tüm dünyada sert politika mı uyguluyoruz? Değil tabi ki aynı zamanda barış, vicdan diplomasisi dediğimiz adaleti önceleyen, uluslararası hukuku önceleyen diplomatik anlayışla da hareket ediyoruz. Bugün baktığımız zaman dünyanın bir yerinde savaş çıktığında kafasını kaldıran İstanbul’da toplanalım diyor. En son yakınlarda İran savaşıyla ilgili ardından da Ukrayna savaşıyla, Gazze’yle ilgili İstanbul’da toplantı yapıldı. Bu ne demek? Bu aslında Türkiye’nin ne kadar barışı önemseyen, barış konusunda mücadele eden bir ülke olduğunu gösteriyor. Liderimizin de bu anlamdaki çabasının, mücadelesinin ve açıklamalarının aslında ne kadar kıymetli olduğunu görmüş oluyoruz. İnsani diplomasi konusunda da bizim çok fazla emeğimiz var. Basın Gazze’de savaş çıktığında ilk insani yardım uçağını gönderen ülke Türkiye’ydi. Bu dünyanın birçok ülkesinde de yaşandı. Biz herhangi bir şey olduğunda o kadar çok kabiliyetimiz gelişmiş ki insani yardım konusunda anında oraya yardım götürebiliyoruz. Bu kendi ülkemizin içinde de böyledir. Mesela bir felaket yaşadık Maraş’ta. O depremde kamyonlarca yardım anında o bölgeye gitti. Türkiye’nin bu anlamdaki gücünün ne kadar geliştiğini bize gösteriyor. Dünyanın birçok ülkesinde biz bunu yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Gerçek şu ki; dünyada nerede bir masa kurulursa önce kaldırıp Türkiye bu konuda ne diyor diyorlar. Özellikle bizim bölgemizle alakalı bir şey olduğunda Türkiye ne diyor diye soruyorlar.


“TÜRKİYE’NİN AVRUPA’YA DEĞİL AVRUPA’NIN TÜRKİYE’YE İHTİYACI VAR”
Önceden bu iş böyle miydi, Türkiye’yi dikkate alan var mıydı? Avrupa Birliği Türkiye’yi kapıda, kuyrukta bekletiyordu. Geldiğimiz noktada artık Türkiye’nin Avrupa’ya ihtiyacı yok, Avrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacı var. Özgür Özel geçenlerde bir açıklama yaptı “biz geldiğimizde Türkiye’yi AB’ye sokacağız” diyor. Biz bunu 30 yıl önce siyasi vaat olarak görüyoruz. Hoş bunlar Esad’ın devrildiği gece “Esad’la diplomatik ilişki kurulmalı” diyen anlayış. Bu kadar meselelerden geriden gelen, dış politikalardan bu kadar uzak olan bir anlayıştalar. Libya’da, Somali’de ne işimiz var dediler değil mi? Oralarda Amerika’nın, Fransa’nın, İngiltere’nin işi var bizim niye olmasın? Bunlar bizim kendi bölgelerimiz tarihsel ilişkilerimizin olduğu ülkeler. Oralara gitmeseydik biz bugün Doğu Akdeniz’deki Mavi Vatan hattını çizemezdik. Libya’ya gitmeseydik bugün mavi denizlerimizi koruyamazdık. Eğer oralara gidersen ona sahip çıkarsın. Oralara gitmeyip, ben burada oturayım, olayı izleyeyim, olaylar kendiliğinden yürüsün böyle bir dünya yok artık. Aktif, interaktif, mücadeleci, onurlu bir dış politika yapabiliyorsanız ancak oralarda olabilirsiniz. İşte biz bugün onun örneğini veriyoruz. Elhamdülillah bugün geldiğimiz nokta da bize bunu çok net bir biçimde başarı hikayesi olarak sunuyoruz” bilgisini verdi.


“ANAHTAR ROL OYNUYORUZ”
Türkiye’nin dış politikasında elde ettiği başarıyla birlikte Avrupa’da dengelerin değiştiğini kaydeden Mustafa Canbey, “Avrupa bugün baktığımız zaman roller öyle değişti ki Türkiye’ye ihtiyaç duyar hale geldi. Avrupa Güvenlik Mimarisi oluşturulacak, Avrupa ordu kurmaya çalışıyor. En fazla görüşmeyi arzu ettiği ülkelerin başında Türkiye geliyor. Yani Türkiye, Türk Ordusu eğer orada olmazsa biz bu güvenlik mimarisini kuramayız diyorlar. Göçle ilgili bir mesele söz konusu olduğunda Türkiye olmadan Avrupa’nın adım atamadığını görüyoruz. Terörle ilgili bir mesele olduğunda Türkiye’nin istihbarat altyapısı olmadan Avrupa’nın kendisini eksik hissettiğini görüyoruz. Enerjide de yine Türkiye’nin anahtar rol oynadığını çok net bir şekilde görebiliyoruz. O yüzden bu meselelere bakarken şaşı bakmamak lazım. Yapılan işleri, başarı hikayelerinin kendiliğinden olmadığını anlamak ve ona göre hareket etmek lazım. Bugün gerçekten Türkiye’nin dış politikasında bir başarı hikayesi vardır. İnşallah önümüzdeki dönemde bu başarı hikayesi gençlerimiz tarafından devam ettirilecektir” ifadelerini kullandı.


“ÜLKENİN GELECEĞİ SİZLERSİNİZ”
Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek gençlere dış politika anlamında tavsiyelerde de bulunan Mustafa Canbey, “Geldiğimiz noktada sadece devletimizin güçlü olması değil, milletimizin güçlü olması, milletimin inşallah dünyada önümüzdeki dönemde kendi vizyoner gençliğiyle birlikle yer alması ve büyük bir mücadele vermesi bizler için çok önemlidir. Elbette gençlerimizden çok büyük beklentilerimiz var. Gençler olarak bir kere mutlaka yabancı dil öğrenmeniz lazım. En az bir dil öğrenmeniz lazım. Teknolojiye hakim olmanız lazım. Uluslararası arenada mücadele edebilecek yeteneklerinizin olması lazım. Önceden kendi ülkende bilgiyi alıyordun, öğreniyordun, bir yerde kendini istihdam ediyordun. Ama artık öyle bir şey yok. Tüm dünyanın gençleriyle rekabet edebilecek bir anlayışa sahip olabilirsek ülkemizin ve milletimizin kredibilitesi güçlü olur. O yüzden hem diplomatik, hem ekonomik, hem kültürel hem de her alanda bizim güçlü olmak için bir mücadele içerisinde olmamız gerekiyor. Daha yolun başındayız.

Ne diyor Cumhurbaşkanımız, “Türkiye Yüzyılının kapıları ardına kadar açık.” Daha kapılar yeni açıldı. Bundan sonra ilerleyeceğiz. Türklerin dünyada daha da güçlü bir devlet olarak hissedilmesi için yolumuza devam etmemiz gerekiyor. O da inşallah siz gençler sayesinde olacaktır. Elbette Recep Tayyip Erdoğan yola çıktığında bir genç olarak yola çıktı. Beyoğlu Gençlik Kolları Başkanı olarak yola çıktı ve bugün siyasi mücadelesi yolunda Türkiye Devleti Cumhurbaşkanı olarak milletimize hizmet ediyor. Çok büyük bir yolculuk. Yani sizin gibiyken başlıyor, bugün Cumhurbaşkanı olarak ülkemize hizmet ediyor. Bunun kıymetini bilmek lazım, bunu çok iyi anlamak lazım. Önümüzdeki dönemde inşallah yerli, milli, kendi ayakları Anadolu kıtasına basan, ama tüm dünya meselelerini çok doğru okuyabilen, kendi ülkesine ve milletine hizmet edebilen bir anlayışla hareket etmemiz gerekiyor. İnşallah biz AK Gençliğin böyle bir gençlik olduğuna inanıyoruz. Özgür Özel rahatsız oluyor mu? Oluyor. Özgür Özel’in AK Gençlikten rahatsız olması kadar doğal bir şey olamaz. Onlar AK Gençlikten istediği kadar rahatsız olsunlar AK Gençlik bu millete önümüzdeki dönemde de hizmet etmeye devam edecek” diye konuştu.


09B8400C 3634 41B2 9883 9225De738D249F1E8Bca B425 4De0 Ab3A 786822270Bf03C5F9319 0A0F 4B67 B892 1Bc6Ea5E89F676C811De 18D2 47B6 8Eba 6Ac72Db1D431F6Ec50F5 D602 46B3 A416 Fc1173C72C3FAd54Afdf 852A 4056 Bff6 D8429Fce628548787383 709E 4C1F 8B4D 3A8Dc276B658F598F08D A7Dc 4421 8666 26F33F294429A2F578D5 6D2D 4758 9450 2729B48Fdfc746C8Ea34 5833 4737 Aa36 1Fab6Db7F000Ef948C57 1576 4038 8Ae0 Aa1F787Ad9F3


#TürkiyeYüzyılı
#MustafaCanbey
#BalıkesirGençlik
#DışPolitika
#GençlikVeSiyaset
#AKPartiGençlik
#TürkiyeDiplomasisi
#SavunmaSanayii
#GençlereÇağrı
#CumhurbaşkanıErdoğan
#TürkiyeLiderlik
#YerliVeMilli
#BarışDiplomasisi
#GençlerinGücü
#TürkiyeGüçleniyor

Muhabir: OSMAN KANTARLIOĞLU