T A R I K

EFENDİM; o izlediğiniz erotik şov ‘direk dansı’ değilmiş; akrobasi gösterisiymiş.

Aldık, kabul ettik. Peki dansçı kızın transparan kostümüne ne diyeceğiz?

“Ama birader, buz dansı gösterilerinde de her bi şey meydanda oluyo; ona spor diyosunuz, bu bizimki erotik şov... Lütfen objektif olunuz...”

***

ÇOK MU lazımdı, 23 Nisan kutlamalarına böyle bir şovu sıkıştırmak?

Hem bir tane de değil, buna benzer başka gösteriler de vardı etkinlikte.

Pistteki dansçıların gösterisini pürdikkat izliyordu vatandaş.

Altıeylül Belediyesi’nin zabıtaları falan.. Dikkat kesilmişler!

Basında ve sosyal medyada mevzusu edilince, “gereğini yaptık, ilgili müdürleri görevden aldık” açıklamaları yapan arkadaşlar da o gösterileri izleyenler arasında değil miydi?

Mevzu edilmese, kimsenin sesi çıkmayacaktı.

Yaygarası yapılınca, boy boy açıklama!

***

ALTIEYLÜL Belediyesi’nin, gösteri, etkinlik, adına ne derseniz deyin; harcadığı parayı sorgu sual eden var mı?

Öyle ya, hem para ödüyorsun, hem rezil oluyorsun.

Cümle alem konuştu meselâ Balıkesir’deki direk dansı olayını.

Ulusal medyada falan hem haber oldu, hem yorumcular tartıştı.

Eh, fena da olmadı.. Reklamın iyisi kötüsü olmaz derler ya; Altıeylül diye bir ilçenin varlığından haberdar oldu herkes!

Kötü reklamdı...

Hem milletin parası direk danslarına harcandı, hem tefe koydu herkes Belediye’yi.

***

“BİLGİMİZ dışında gelişti” diye bir mazeret kabul edilebilir mi?

Herkesin gözü senin üstündeyken.. “Küçücük bir yanlış yapsa da haddini bildirsek” diyen fırsat kollamacılar fazla mesai yaparken..

Dikkat edeceksin arkadaş. Amirine, memuruna, müdürüne, yardımcına bırakmayacaksın her şeyi.

Bırakınca böyle oluyor işte.

Her şeyden haberin olacak, her yaptığın işin takipçisi olacaksın.

Öyle olmalısın. Zira, benzeri gelişmeler önümüzdeki dört yıl içinde belki defalarca yaşanacak. O sebeple ince eleyip sık dokuyacaksın.

Bir de, şu ‘eğlence belediyeciliği’ faslına biraz ara vermek lazım.

Ara sıra yap, dosdoğru yap; nitelikli olsun.

Belediye’nin eğlencesini, hele de çocuklara özel bir etkinliği, gece kulübü şovuna dönüştürmemek lazım.

***

BELEDİYE Başkanı Hakan Şehirli’nin bu olayda mağduru oynama hakkı yok.

Ne yani, kendin atadığın müdürün amirin kazığı mı şimdi bu?

CHP’li Belediye’yi yan bastırmak mı? Ayağını tökezletip madara etmek mi?

Böyle mi bakalım mevzuya?

Hiç öyle değil. Başkan’ın mağduriyeti falan olamaz.

Öyle olması için, o şov başladığında piste fırlayıp, “bu ne uleyn, kim koydu bunu programa, ayıptır, günahtır, dağılın uleyn” diye bağırıp ortalığı dağıtması lazımdı.

Yaptı mı; yapmadı.

Ama ne kadar çok seviyormuş ki Balıkesir medyası kendisini; bu mevzuya dair tek kelam etmedi çoğu.

Ulusal medya balıklama atladı; yerel medya sustu oturdu!

***

BAŞKAN’ın mağduriyet görüntüsü verebilmesi için ‘destekçi’ lazımdı. O da oldu; başta Büyükşehir Başkanı Ahmet Akın olmak üzere, ilçe belediye başkanları, parti yöneticileri falan heyetler halinde ziyaret kuyruğuna girdi.

Aynı şey Karesi Belediyesi’nde olsaydı meselâ.. Başkan Mesut Akbıyık ve şürekası medya tarafından infaz edilirdi kesin.

Allah’tan böyle işlere girmiyor pek; şenliğe, şamataya para harcamıyor! Çok cimri...

***

ŞENLİK de lazım.. Milletin yüzü gülsün, morali düzelsin, bir iki saat keyiflensin.

Nitelikli olmak şartıyla.

Selam ederim.

Editör: TARIK SÜRMELİOĞLU