Tomruk Kafe’de Saldırı: CHP İlçe Başkanı Darp Edildi

Geçtiğimiz günlerde Altıeylül Belediyesi’ne ait Tomruk Kafe’de yaşanan olayda CHP Altıeylül İlçe Başkanı Hakan Keskin, partili bir isimle yaşadığı tartışmanın ardından fiziki saldırıya uğramıştı. Yeni seçilmiş ve göreve başlayalı bir hafta bile olmamış olan Keskin’e yönelik bu saldırı, parti içinde büyük tepki toplarken, olay sonrası CHP İl Başkanlığı’nın sessiz kalması tartışmalara yol açtı.


Çağdaş Yılmaz’dan Dikkat Çeken Paylaşım

CHP Altıeylül Belediye Meclis Üyesi Çağdaş Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı uzun açıklamada saldırıya sessiz kalan İl Başkanı’nı hedef aldı. Yılmaz, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“En büyük ilçeniz, üyesi olduğunuz ilçeniz, her gün uyandığınızda Altıeylül’de olduğunuzu hissettiğiniz, gördüğünüz ilçenizde daha yeni seçilmiş bir ilçe başkanına yapılan saldırıyı ne kurumsal olarak ne de şahsen kınamıyorsunuz, sahip çıkmıyorsunuz. Sayın il başkanımız; biz bunun nedenini çok iyi biliyoruz örgüt olarak. Siz parti içinde sizin düşüncenizden farklı düşünenleri kucaklayabilmiş bir partili değilsiniz. Siz diyalog kurabilen ve sevgi diliyle yönetimi ileriye taşıyan bir yönetici hiç değilsiniz.”


“Çıkın Adaylığınızı Açıklayın”

Yılmaz, paylaşımında İl Başkanı’na yönelik eleştirilerini sürdürerek, adaylık sürecine de göndermede bulundu:

“Şu an siz ‘tek sığındığınız liman’ olan kurumsal kimlik adı altında kurumsallıktan tamamen uzak bir il başkan adayısınız. Çünkü siz ve ekibiniz hala Altıeylül’deki Hakan Keskin’in size karşı dik duruşunda takılı kalmışsınız. Bu yüzden çıkın ve bugünden itibaren yeniden adaylığınızı açıklayın. Açıklayın ki il başkanlığımızı taraflı yönetiminizle kongreye götürüp ilçe başkanlarımızı korumasız bırakmayın.”


“Ya da Çıkın ve Deyin Ki Aday Olmayacağım”

Çağdaş Yılmaz, İl Başkanı’na milletvekilliği adaylığı üzerinden de göndermelerde bulundu:

“Çıkın deyin ki ‘milletvekili adaylığım nedeniyle il başkanlığına aday olmayacağım. Çünkü olası bir erken seçimde örgütü yarı yolda bırakmanın doğuracağı istikrarsızlıklar hepimizin şahsi çıkarlarından daha önemli. Ben bu dönem aday değilim, yeni seçilecek yönetimle seçimlere hazırlanacağım.’”


“Doğru Bildiklerimin Arkasında Duracağım”

Yılmaz, açıklamasında parti üyeliğine vurgu yaparak, baskı altında kalmayacağını belirtti:

“Unutmayın ki bu yazıları bir Altıeylül üyesi olarak yazıyorum. Örgütüm beni meclis üyeliği görevine layık gördü ama ben her şeyden önce bu partinin bir üyesiyim. Ben gerektiğinde belediye meclis üyesi görevimi sadece belediye binası sınırları içinde bırakarak, üyelerim için doğru bildiklerimin arkasında duracağım.”


“Masmavi Bir Örgüt İçin Tutunma Vakti”

Yılmaz, paylaşımının sonunda 19 Ekim’de yapılacak il kongresine işaret ederek “değişim” çağrısında bulundu:

“Üyelerimizin iradesiyle ilçemizde başlattığımız ‘DEĞİŞİM’ hareketini il’e de yansıtmak için mücadele edeceğim. Vakit asla pes etmeden aynı Altıeylül’de olduğu gibi masmavi bir örgüt için birbirimize tutunma vaktidir.”


558171437 24677755521833957 1035759710783178438 N


İŞTE ÇAĞDAŞ YILMAZ'IN O PAYLAŞIMI

En büyük ilçeniz, üyesi olduğunuz ilçeniz, her gün uyandığınızda, gözünüzü açtığınızda Altıeylül’de olduğunuzu bir şekilde hatırladığınız ilçeniz… Bazen billboardlarda belediye başkanınızın Balıkesirspor aşkında, bazen kapalı otoparka giderken parti binamızın önünden geçerken, bazen de saat erkense “Acaba çayı Kurtuluş mu, Selçuk mu demlemiştir?” diye merak ettiğiniz, ama asıl Niko’nun sabahları uyuyakalması nedeniyle erken gelemeyip “Dur, şunu bir arayayım, keyfi yerinde mi, artık işyerinde mi?” diye sorduğunuz veya sormanız gereken ilçeniz.

Tüm bunlar yaşanmasına rağmen ne siz ne örgüt ne de örgütlenmeden sorumlu başkan yardımcınız (şu anda bu görevi kim yürütüyorsa) dün, henüz seçileli bir hafta bile olmamış bir ilçe başkanına yapılan fiziki saldırıyı ne kurumsal olarak ne şahsen sahip çıkarak kamuoyunda kınadınız, ne de sahip çıktınız, sayın il başkanımız.

Biz bunun nedenini örgüt olarak çok iyi biliyoruz. Evet, dışarıda iyi bir insan olabilirsiniz, ama parti içinde sizin il başkanlığınıza karşı ya da sizin düşüncenizden farklı düşünenleri kucaklayabilmiş bir yönetici değilsiniz. Diyalog kurabilen ve bu diyaloglar üzerinden sevgi diliyle yönetimini ileriye taşıyan bir yönetici hiç değilsiniz.

Şu an, tek sığındığınız liman olan “kurumsal kimlik” adı altında, kurumsallıktan tamamen uzak bir il başkan adayısınız. Çünkü siz ve ekibiniz hâlâ Altıeylül’deki Hakan Keskin’in size karşı dik duruşunda takılı kalmış durumdasınız. Bu yüzden çıkın ve bugünden itibaren yeniden adaylığınızı açıklayın!

Açıklayın ki, daha fazla il başkanlığımızı taraflı yönetiminiz ile kongreye götürüp ilçe başkanlarımızı bu tarz konularda korumasız bırakmak zorunda kalmayın. Belki 15 gün sonra olmayacağınız bir makamda, 2 yıl görev yapacak partililerimizi etkileyecek eylemlerde bulunmayın.

Veya yine çıkın ve diyin ki:
“Milletvekili adaylığım nedeniyle il başkanlığına aday olmayacağım, çünkü olası bir erken seçimde örgütü yarı yolda bırakmanın doğurabileceği parti içi istikrarsızlıkların, benim veya kim olursa olsun, yani hepimizin şahsi çıkarlarından çok daha önemli olduğunun farkındayım. Milyonlarca imza topladık, ‘hemen seçim, şimdi seçim, erken seçim’ diye meydanlarda bağırdık. Şimdi ben milletvekilliğini değil, ülkeyi düşünüyorum ve bu dönem aday değilim. Yeni seçilecek yönetimle erken veya zamanındaki seçimlere hazırlanacağım.”

Unutmayın ki bu yazıları bir Altıeylül üyesi olarak yazıyorum. Örgütüm beni meclis üyeliği görevine layık gördü, ama ben her şeyden önce bu partinin bir üyesiyim. Bunu zaman zaman hatırlatma gereği duyuyorum, çünkü konumum üzerinden beni durdurmaya ya da baskı altına almaya çalışanlara, her unuttuklarında bunu tekrar hatırlatacağım.

Gerektiğinde belediye meclis üyesi görevimi sadece belediye binası sınırları içinde bırakacak, üyesi olduğum ilçem, Balıkesirimiz ve bana güvenen üyeler için doğru bildiklerimin arkasında duracak, olan biteni anlayıp anlatacak ve üyelerimizin iradesiyle ilçemizde başlattığımız “DEĞİŞİM” hareketini il düzeyine taşımak için sadece bölgemizde değil, Balıkesir ilindeki 50 bine yakın CHP üyesi paydaşla 19 Ekim İl Kongre tarihine kadar bu mücadeleyi, fotoğraftaki yeğenim Çınar’ı büyütür gibi büyütmek için her türlü mücadeleyi vermeye devam edeceğim.

“Vakit, asla pes etmeden; aynı Altıeylül’de olduğu gibi, masmavi bir örgüt için birbirimize tutunma vaktidir.”

Muhabir: OSMAN KANTARLIOĞLU