Türkiye kamuoyunun yakından takip ettiği Can Holding soruşturmasında yeni bir gelişme yaşandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınan 12 kişi adliyeye sevk edildi.
Bu isimler arasında iş insanı Turgay Ciner’in oğlu Atilla Ciner ile Ciner Glass A.Ş. CEO’su Gökhan Şen de bulunuyor. Savcılık, iki isim için tutuklama talebinde bulundu.
12 Şüpheli Adliyeye Sevk Edildi
Soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan 12 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne gönderildi. Gazeteci Dilek Yaman Demir’in aktardığına göre savcılık, Atilla Ciner ve Gökhan Şen için “suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme ve nitelikli dolandırıcılık” suçlamaları kapsamında tutuklama talep etti.
Diğer İsimlere Adli Kontrol
Savcılık, aralarında Hacı Mustafa Kıraç, Ömer Çatal, Orhan Yüksel, Gürsel Usta, İsmail Karakuzu, Yalçın Tahiroğlu, Timur Haşhaş, Kemal Gürsel Özyar, Selçuk Yeşiltaş ve Çiğdem Yılmaz’ın bulunduğu 10 kişi hakkında ise yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol tedbiri uygulanmasını talep etti.
Soruşturmanın Arka Planı
İlk olarak Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan ve daha sonra yetkisizlik kararıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na devredilen dosyada; Can Holding bünyesindeki şirketler aracılığıyla nitelikli dolandırıcılık, vergi kaçakçılığı ve kara para aklama gibi suçların işlendiği öne sürülüyor.
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ve mali denetim birimlerinin raporları doğrultusunda geniş kapsamlı bir inceleme başlatılmıştı.
Turgay Ciner’e Yakalama Kararı Çıkmıştı
Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde, iş insanı Turgay Ciner hakkında da tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmıştı. Ayrıca Ciner’in sahibi olduğu Park Holding AŞ, AFC İthalat İhracat Turizm AŞ, Zeyfa İthalat İhracat AŞ ve Silopi Elektrik Üretim AŞ gibi şirketlere TMSF kayyum olarak atanmıştı.
Kemal Can Tutuklanmıştı
Can Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Can da daha önce aynı soruşturma kapsamında “suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme ve malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizleme” suçlarından tutuklanmıştı.
Bu gelişmelerle birlikte, Türkiye’de iş dünyası ve kamuoyu soruşturmanın sonuçlarını yakından takip ediyor.