Araştırma projesi kapsamında Palamut Dağı bölgesinde flora, vejeterasyon, fauna, meşcere ve tek ağaç hasılat parametreleri ile sosyo-ekonomik analizler ve toplumsal etüt çalışmalarından oluşan beş farklı disiplinin ortak çalışmasıyla gerçekleştirildi. Yapılan 5 yıllık araştırma sonuçlarını projenin yürütücüsü Orman Mühendisi Abbas Şahin yaptığı sunumla açıkladı.
Düzenlenen toplantıya Balıkesir Orman Bölge Müdürü Musa Şen’in yanı sıra Proje Yürütücüsü Abbas Şahin ile birlikte projede yer alan yerli ve yabancı bilim insanları yer aldı.
Palamut Dağı Bölgesinde halen yürütülen geleneksel meşe palamudu toplayıcılığını, yöre biyolojik çeşitliliğinin sürekliliğini sağlayabilecek bir yönetim planıyla yönetebilmek için gerekli temel; sosyal, ekonomik ve ekolojik bilgileri, planlama sürecine uygun ve bütünleşik bir şekilde ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilen proje önemli çıktılar üretilen proje Balıkesir ve ülke için önemli biyolojik çeşitlilik öğelerini barındıran projenin çıktılarını gözler önüne serdi.
Proje Yürütücüsü Abbas Şahin 5 yıllık çalışma sonunda Palamut Dağı’nda 20’si endemik olmak üzere 401 adet bitki örtüsü, 18 memeli türü, 15 takıma ait 110 kuş türü ile 53 farklı böcek ve 9’da sürüngen ve amfibi türünün tespit edildiği bilgisini verdi. Meşe palamudu olarak bölgenin dünya genelinde en yaygın bitki örtüsüne sahip olduğunu belirten Abbas Şahin Palamut Dağı’nda 400-500 yıllık ağaçların oluşturduğu yaşlı ormanların varlığına dikkat çekti. Kesinlikle koruma alanı olarak bölgenin ilan edilmesi gerektiğinin de altını çizen Abbas Şahin bölgede yaşayan orman köylülerinin geçimini sağlayacak şekilde çalışmaların artması gerektiğini de ifade etti.
“PROJENİN AMACI”
Proje Yürütücüsü Abbas Şahin yapılan çalışmanın amaçlarıyla ilgili olarak, “Proje 2021 yılında başladı. 2024 Kasım itibariyle sonuçlandı. 2025 Mayıs ayı itibariyle de tüm çalışmalar tamamlandı. Peki, bu araştırmanın amacı neydi? Palamut Dağında 1940'lı 50'li yıllarda özellikle kupla üret çok ön plana çıkmıştı. Orman Genel Müdürlüğünün en önemli odun dışı ürünü olarak pazarlanıyordu. Fakat bu zamanla biraz aksadı. Yerine sentetik ve yapay ürünler almaya başladı. Fakat biz buranın hem meşcereler açısından hem orman köylüsü toplum ilişkisi açısından çok önemini biliyorduk. Biyoçeşitlilik açısından da önemli olduğunu bildiğimiz için biz buna ilişkin bir proje çalışmasını gerçekleştirdik. Palamut Dağı bölgesinde halen yürütülen geleneksel meşe palamudu toplayıcılığını yöre biyolojik çeşitliliğinin sürekliliğini sağlayabilecek bir yönetim planıyla yönetebilmek için gerekli temel sosyal, ekonomik ve ekolojik bilgileri planlama sürecine uygun bütünleşik bir şekilde ele alıp ortaya koymayı amaçlayan bir proje oldu” diye konuştu.
“401 BİTKİ TÜRÜ TESPİT EDİLDİ”
Çalışmada flora çalışması ile Palamut Dağında 401 adet bitki taksonu tespit edildiğini söyleyen Abbas Şahin, “Flora çalışması ile Palamut Dağında 401 adet bitki taksonu tespit ettik. 401 adet. Bu ne demek biliyor musunuz? 16 bin hektarlık bir alan düşünün. Bir de İngiltere'nin yüz ölçümünü düşünün. 2 bin 500 civarı maksimum tür var. 16 bin hektarlık alanda 400 adet türünüz var sadece bitki taksonu olarak. Bunların yaşam formlarını tespit ettik. Örneğin o alanda bizi şaşıran bazı türler Manisa Lalesi endemik türler tespit ettik. Endemizm oranı 401 taksonun 20'si endemik çıktı.” İfadelerini kullandı.
“CANLI BAKIMINDAN DA ÇOK ÇEŞİTLİLİK VAR”
Bölgede fauna açısından bulunan yaşam türlerini de açıklayan Proje Yürütücüsü Abbas Şahin, “2 yılı aşkın süre ile bölgede foto kapanlarla 30’u aşkın noktada 18 memeli türü bulduk. Bunların arasında kirpi, cüce yarasa, tavşan, sincap, oklu kirpi, Anadolu kör faresi, sarı boyunlu orman faresi, çakal, kurt, tikli, yaban kedisi, bu samuru, kaya sansarı, porsuk, gelincik, boz ayı, yaban domuzu ve karacanın bu alanda yaşadığını tespit ettik. Ayrıca bu bölgede 15 takıma ait 35 familyadan 110 kuş türü, 53 tür böcek ile 9 tür de sürüngen ve amfibi tespitimiz oldu” bilgisini verdi.
“400-500 YILLIK ORMANLAR VAR”
Proje Yürütücüsü Abbas Şahin sunumunu bölgedeki Meşe Palamudu mesceresi ile ilgili bilgiler vererek sonlandırdı. Abbas Şahin bölgede 400-500 yıllık meşe ormanlarının varlığının da bulunduğunu açıklayarak daha geniş bölgede türün daha genç ormanlarının da varlığının olduğunu ifade etti. Şahin sunumunda ayrıca bölge için neler yapılması gerektiğiyle ilgili çözüm önerilerini de paylaştı.