27 Eylül Cumartesi günü Hasan Can Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek Cumhuriyet Halk Partisi Altıeylül İlçe Başkanlığı Olağan Kongresi öncesinde başkan adayı Hakan Keskin adaylık süreci, mahalle delegeleri seçimleri süreci ve kongre süreciyle ilgili POLİTİKA’ya açıklamalarda bulundu.
Bir önceki dönem yapılan seçimleri mevcut ilçe başkanı Sinan Ayhan’a karşı 1 oy farkla kaybeden CHP Altıeylül İlçe Başkan Adayı Hakan Keskin ekibiyle birlikte yarım kalan hikayeyi tamamlamak üzere seçimlerde aday olduğunu söyledi. Parti örgütünün önemine işaret eden başkan adayı Hakan Keskin, CHP’nin iktidar olması için kırsal ve merkez mahalle ayrımı yapmadan çalışacağına söz verdi.
Cumartesi günü yapılacak kongre hakkında düşüncelerini de aktaran CHP Altıeylül İlçe Başkan Adayı Hakan Keskin örgüt çalışmasıyla yerel seçimlerin kazanıldığını bu başarının bir kişinin değil en ücra köylerde komşusunu ikna ederek CHP’ye oy verdiren parti üyelerinin başarısı olduğunu dile getirdi. Seçimde delegelere güvendiğini de ifade eden Hakan Keskin, kongrede kim seçilirse seçilsin kazananın Cumhuriyet Halk Partisi olacağına vurgu yaptı.
“YARIM KALAN HİKAYEYİ TAMAMLAMAK İÇİN ADAYIM”
CHP Altıeylül İlçe Başkanlığı seçimine kurduğu ekiple birlikte hazırlanan Hakan Keskin ilk olarak adaylık süreci hakkında bilgiler verdi. Keskin şunları söyledi:
“Mahalle delegeleri seçimleri başlamadan önce bir adaylık sürecim başladı. Adaylık sürecinde sağ olsun beni destekleyen gruplar, arkadaşlar vardı. Onlarla bir görüşme yaptık. Geçen dönemden yarım kalan bir hikayemiz vardı bizim. Bu yarım hikayeyi nasıl tamamlarız dedik. Bu yola çıkarken Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyesi kazanmış bir ilçe başkanı gibi bir görüntü vardı. Bu görüntüye rağmen bir değerlendirme yaptık. Baktık ki biz parti olarak kazanmış değil, geri gitmeye başlamışız. Buna baktığımız süreçte partinin tabanındaki insanlara ulaştık. Gidip görüştüğümüz arkadaşlar, partililer partide bir değişim olması gerektiğini söylediler. “Bu değişimi sen yaparsın, bu yola çık” diye bana destek verdiler. Bu destek verilince tabi ben de hazırlanmaya, adaylık sürecinde görüşmelere yapmaya başladım. Bu süreçte belediye başkanımız bizi birleştirmeye çalıştı. O süreçte ben arkadaşımıza bir teklifte bulundum, kabul etmedi, o bana bir teklif sundu ben de olmaz bu yola çıktım artık dönüşü olmaz dedim. Devam eden süreçte belediye başkanımız tarafsız kalacağını beyan etti.”
“MAHALLE DELEGELERİNİN ÇOĞUNU KAZANDIK”
Adaylığını açıkladıktan sonra mahalle delegeleri seçimlerinde büyük başarı elde ederek çok sayıda mahallede delegelikleri aldığını da ifade eden Hakan Keskin, delege seçimi sürecini de anlattı. Keskin şunları dile getirdi:
“Adaylık süreci tamamlanınca mahalle delegeleri seçimlerine başlayınca sağ olsun ilçe başkanımız sağda solda konuşuyor, güzel şeyler söylüyor ‘partinin seçim güvenliği bizde’ falan diyor. Ama maalesef mahalle delege seçimlerinin takvimini açıkladı. Takvimde merkez mahalleler Cumartesi-Pazar günleri, kırsal mahallelerde ise delege seçimleri hafta içi yapılacaktı. Hafta sonu seçimlerine baktığımızda kendilerine göre kuvvetli mahalleleri ilk etaba almışlar. Tabi kendilerince kuvvetli gördükleri mahalle delege seçimlerinin olduğu ilk haftada o mahallelerin yarısından çoğunu ben aldım. Tabi hava değişmeye başlayınca bu sefer daha başka şeyler olmaya başladı. Maalesef partimize yakışmayan asparagas haberler yayılmaya başlandı. Bazı arkadaşların üstünden bana çamur yapmak gibi bazı şeyler oldu. Bu haberlerin doğru olmadığını cümle alem, Balıkesir biliyor. Bunlar tutmayınca daha da azmaya başladılar.
Baktık mahalleler geldikçe bu sefer seçim takviminde değişikliğe gittiler. Mesela Bahçelievler mahallesi seçimden iki hafta önce ilçe binasında yapılacağı duyurulmuştu, bir anda yoğunluktan yapamayız diye Asuva’ya aldılar. Biz de buna itiraz ettik. Bahçelievler mahallesini Asuva’ya alırken Gümüşçeşme Mahallesini niye parti binasına bırakıyorsunuz dedik. Gümüşçeşme Mahallesi neresi Hakan Keskin’in mahallesi. Ben burada itiraz dilekçeleri yazdıktan sonra İl Başkanlığı da ret verdi. Bunun yanı sıra arada yaşanan olumsuzluklar var partime zarar gelmesin diye onlara girmeyeyim. Televizyonlar da çıkıp anlatıyorlar, onların hepsine sonra cevap vereceğim. Partime zarar vermemek adına bunları dile getirmiyorum, bunların hepsinin belgeleri bende mevcut. Bahçelievler Mahallesi delege seçimlerini yoğunluktan dolayı başka yere alan yönetim burada da organize olamadığı için üyelerimiz yoğunluk yaşadılar. İlçe başkanı seçim güvenliği bizim sorumluluğumuzda diyor ama ona göre planlama yapamadılar. Yani eleştiri yapıyormuşum gibi ama partimiz bu süreçte yanlış yönetildi. Zaten partimiz yanlış yönetildiği için ilçe başkanlığına adayım. Bu sene delege seçimleri blok halinde yapıldı. Geçen dönem blok liste değildi bu dönem iki liste yarıştı ve seçim sonuçlarında ortak delege sayısı çok az.”
“DELEGE ARKADAŞLARIMIZA GÜVENİMİZ TAM”
Delege seçimlerinin ardından kongre sürecine girildiğini hatırlatan Başkan Adayı Hakan Keskin tek amacının CHP’nin başarısı olduğunu söyledi. Keskin şunları kaydetti:
“Biz yine delege arkadaşlarımıza güveniyoruz, onlardan bir sıkıntımız yok. Geçen dönem seçimde biz 1 oyla kaybettik ama hiç kimseyi kırmadık, dökmedik. Partimiz için gece-gündüz sahada çalışan insanlarız. Bu dönem kendimi yine kazanmış gibi görmüyorum ama son dakikaya kadar mücadelemizi yapacağız. Sandıktan ne çıkarsa çıksın Cumhuriyet Halk Partisi kazansın diye uğraşıyoruz. Altıeylül ilçesinin Balıkesir’de daha iyi yerlerde olmasını istiyoruz. Türkiye’de şu anda yaşanan olayları görüyoruz, partimize yapılan haksızlıkları, adaletsizlikleri görüyoruz. Partimizin Cumhurbaşkanı Adayı içerde. Bizim birlik olmamız gerekirken sadece koltuğu kaybetmeme üzerine yapılan siyasete karşıyım. Çünkü kendimce kendimi parti içinde bir değer olarak görüyorum. Parti içinde bir yere aday oluyorsam başka bir partiden gelip de aday olmadım.
İddiam şu; şu anki yönetimden daha iyi yönetecek iddiamız olduğu için güzel bir ekip kurduk. Bu ekip de 24 saatin 10-16 saatini sahada çalışabilecek arkadaşlardan oluşuyor. Çünkü önümüzdeki dönem zorlu bir sürecimiz olacak. İktidarı bize altın tepside bırakmayacaklar. Ben de bunun için sahada daha çok çalışabilecek bir ekip kuruyorum. Kırsal mahallelerde siyaseti daha fazla yapmalıyız. Çünkü Bahçelievler’de, Plevne’de siyaset yapmak kolaydır. Ama en ücra köşelerde, kırsal mahallelerde biz siyaseti insanlara dokunarak, sorunları dinleyerek yapacağız. Çünkü biz milletvekili sayımızı artıramazsak Türkiye’de iktidar olmayı düşünmememiz lazım. Şu anki genel başkanımız Özgür Özel’in ürettiği politikalarla Türkiye’de birinci parti durumuna geldik. Onu daha da yukarıya çekmemiz lazım, örgütün daha çok çalışması lazım. Biz de buna talibiz.
“GECE GÜNDÜZ İKTİDAR OLMAK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ”
Örgütü daha iyi bir yere getirebiliriz. Halkın nezdinde, halkın sorunlarını dinleyen, sadece seçim alınca ilçe binasında oturan insan olmamalıyız, sahada olmalıyız. Benim şu anda kırsalda en çok söylediğim, konuştuğum şey şu; 4 ayda bir ilçe başkanı sizlerle toplantı yapacak diyorum. 81 tane kırsal mahallemiz, 13 merkez mahallemiz var. Merkez mahallelerde toplantılar kolaydır. Kahvehanelerde, kafelerde yaparsın. Ama en ücra Çınarlıdere’ye gidip oradaki halka da dokunmak lazım. İktidar olmak istiyorsak onların da oyunu almak lazım.
Ülkede yapılan şu anki maalesef vatandaşların, emeklilerin sorunlarının hepsinden dışarı çıktık. Şu an mahkemelerle Cumhuriyet Halk Partisi üzerine yapılan haksızlıkları görüyoruz. Ama toplumun bir geçim sıkıntısı, çocuklarını okutma sıkıntısı, iş sıkıntısı var. Şu an bakıyoruz belediyeleri almışız, belediyelerde iş için herkesin talebi var. Bunun yanında partililerin rahatsız olduğu şeyler var. Buralardaki oransızlıkları gidermemiz lazım. Onun için başkanlığa bu yüzden talibim. Partimizi iktidar yapmak için gece-gündüz koşturacağımıza kongrede sözünü de vereceğiz. Bizim ekip olarak yapmak istediğimiz Altıeylül ilçesini Balıkesir’de 10 Numarası yapmamız lazım.
Şu an ilçe başkanlığımızın durumuna bakıyoruz ve ben bu eleştirileri yaparken üzülüyorum; bizim parti olarak daha iyi yerde olmamız lazım. Altıeylül ilçe başkanlığının daha güzel yerlerde olması lazım. Çünkü Balıkesir’in birinci veya ikinci büyük ilçesidir Altıeylül. Bu yüzden bazı şeyleri değiştirmemiz lazım. Çünkü vatandaşa dokunmamız lazım. Vatandaşın rahatlıkla gelip ilçe binasında çayını içebilecek, sorunlarını anlatabileceği bir hale getirmemiz lazım Bunları yaratmaya çalışacağız. Bunları yapacağımız için aday olduk.”
“KİMSENİN ADAMI DEĞİLİM CUMHURİYET HALK PARTİLİYİM”
Benim geçmişimi de partide herkes biliyor. Biz tüm bunların yanında partide bütünleşmeyi sağlayacağız. Çünkü partide kırgınlıklar, bölünmüşlükler var. Bir de çok üzüldüğüm bir konu parti içindeki insanlar yıllardır birini tanımadan ocu, bucu, şucu diye yorumlar yapıyorlar. Ben sendikacılıktan geliyorum. Sendikada görevli olduğum süre boyunca o dönemki parti yöneticilerimize çok desteklerimiz oldu, onlarla mücadelelerimiz oldu. Ama şimdi bakıyorsun partide bir dönem birisiyle hareket ettiğin zaman onun adamı oluyorsun. Cumhuriyet Halk Partiliyiz biz. Ben ne onun ne bunun adamayım ben Cumhuriyet Halk Partiliyim ve partimin iktidar olmasını istiyorum. Çünkü bu ülkenin artık bir faşist yönetimden kurtulması gerektiğini en çok düşünen insanım. Bunları başarmamız lazım. Bunu başarmamızın yolu; insanlara dokunmamız lazım. Öğrencileri, emeklileri, kırsal mahalledeki insanı dinlersen bunlar olur. Gündüz pazarda siyaset yapmak kolaydır. Ama akşamüzeri pazaryerine gidip daha ucuza meyve-sebze almak isteyen insanları görebilmek çok önemlidir. İnsanların bu şekilde davranışları Türkiye’ye yakışmıyor. Sosyal devlet olması lazım, şehrin ve toplumun zenginleşmesi lazım. Ülkemizdeki en büyük eksiklerden bir tanesi de budur."
“ÖRGÜT VARSA SEÇİM KAZANILIR”
CHP’nin yerel seçimlerde önemli başarı elde etmesinin tek sebebinin örgüt çalışması olduğunu dile getiren Hakan Keskin, başarının tek bir kişiye mal edilmesinin doğru olmadığına değindi. Keskin şunları ifade etti:
“Gerek genel gerekse de yerel seçim döneminde sahada en çok çalışan insanlardan bir tanesiydim. Biz sağ olsun arkadaşlarımızla birlikte kurduğumuz ekiple kırsal mahallelerde gitmediğimiz yer bırakmadık. Seçimleri başkanlar kazanmadı, seçimi bizim gibi parti gönüllüleri ve partiyi sevmiş bizler kazandı. Yani başkanlar değil en ücra köşede bir tane partili arkadaşımızın komşusunu ikna ederek aldığımız oyla kazanıldı. Yani ben koltuktaydım seçimi biz kazandık olmaz, bizler kazandık mantığıyla düşünmemiz gerekiyor. Bunda da bir tane nokta da dahi olsa Hakan Keskin’in payı vardır. Seçimi başkanlar kazanmaz, seçimi parti emekçileri kazanır. Geçtiğimiz ve kazandığımız seçimlere de baktığımızda parti emekçilerinin seçimi kazandığını görüyoruz. Şu anda yönetimde olan ilçe başkanlarımız, belediye başkanlarımız diyor ki; “ben seçimi kazanan başkanım” yok öyle bir şey. Partinin üyesi o zaman 2 bin 700 kişiydi ama biz 40 binin üzerinde oy almışız. Bu 40 bin oy o 2 bin 700 partilinin çalışmasıyla kazanıldı. Hiç kimse tek başına ben başkanım seçimi ben aldım mantığı yok. Örgüt kazanır. Örgüt sahip çıkarsa kim olursa olsun kazanır. Eğer arkanda örgüt varsa kazanırsın eğer örgüt yoksa kazanamazsın.”