CHP’de delege seçimleriyle ilgili iddialar sosyal medyayı sallıyor.

Hazır listeler, renk savaşları, belediyelerin üye üzerindeki baskıları, partide egemen güçlerin delege avcılıkları, sandık başında kavga gürültü, kapalı kapılar arkasında pazarlıklar, itiş kakış... Mahalleyi kazananın, kaybedene nanik yapmaları falan...

Altı üstü mahalle delegesi seçiyorlar!

Olan biteni izleyen de, kurultay kavgası var sanacak.

***

BALIKESİR’de Büyükşehir’i kotarınca CHP’ye ilgi çoğaldı malum. CHP’nin C’sini bile ağzına almayanlar bugün parti üyesi. Hem öyle böyle değil; yılların partililerini bile çırak çıkarıyorlar!

Aslında CHP’deki bu yapıyı ikiye ayırmak lazım.

Özde CHP’liler... Sözde CHP’liler!

Seçimden sonra iş, aş, vesaire umutlar ve vaatlerle partiye üye olanların, eskileri tanımadığı, dikkate almadığı, hatta yok saydığı bir ortam.

Meydanlarda iktidarın bayrağını sallarken, belediyeler CHP’ye geçince altı oklu flamalarla poz verenlerin, yarın nerede olacaklarını kim bilebilir?

***

MAHALLE delege seçimlerinin şekline gelince..

“Hazır listeyle delege seçimi olmaz, bu yöntem yanlış, parti üyesinin hür iradesine kilit vuruluyor” falan.

Orası öyle.

Ama hep öyle değil miydi?

Bugüne kadar tüm kongre süreçlerinde mahalle delegeleri blok listelerle seçildi. Mahallenin delege sayısı kadar adamı ve kadını listeye yazıyorsun.. Üyeleri sandık başına topluyorsun ve oy verdiriyorsun.

Üyeler kayıtlı oldukları mahallelerde kendi tercihlerine göre delege seçebilmeli. Dayatma listelerle değil.

Kızpınar Mahallesi bunu yaptı meselâ...

“Biz kimsenin üyesi, adamı, yancısı değiliz; hür irademizle istediğimiz isimleri seçeriz” dediler.

Seçtiler.

***

CHP gibi bir partide, oncular buncular olmamalı. Şunun adamı, bunun elemanı, berikinin yandaşı, karşıkinin akrabası, bilmem hangi belediyenin işçisi.

Bir de doldurma üyelikler var tabi.

En çok da belediyelerde istihdam edilenler.

Önce üyelik, sonra iş...

Daha sonrası malum; patron kimi adres gösteriyorsa ona oy veriyorsun.

Vermeme lüksün yok.. “İşten atarım, açıkta kalırsın!”

***

SEÇİM varsa rekabet olacak elbette. Kim kimi istiyorsa, onu seçebilmek için çalışacak.

Ama bir milletvekilinin, partinin üst kademelerinde görev yapanın, ne bileyim işte herhangi bir belediye başkanının, akçesi sağlam parti ağalarının falan güdümüyle hareket etmemek lazım.

Biz öyle biliyoruz; CHP üyesi eğitimlidir, ufukludur, idealisttir. Parti kültürünü bilir, yaşar, yaşatır.

Seçtiklerine saygılıdır, ama onların adamı olarak siyaset yapmaz.

Mevcut durum hiç öyle görünmüyor!

Sosyal medya paylaşımlarında karşımıza çıkan paylaşımlara bakınca..

Şuncacık delege seçimini futbol tezahüratına, teksas tribününe dönüştürdüklerini görüyorsunuz.

Mahalle delegeliklerini hanelerine yazmak adına erzak kolileri, hediye kartları falan dağıttıkları yazılıp çiziliyor.

Hey gidinin CHP’si...

***

CHP’nin mahalle delege seçimlerinde böyle durumlar yaşanıyorsa, kongrelerde neler olur, artık siz düşünün orasını.

Muhabir: Tarık Sürmelioğlu