Edremit Çevre Derneği Başkanı Kubilay Saygın Öztürk, Edremit Ticaret Odası ve Borsası binalarının bulunduğu imar adasıyla ilgili 11 kat tartışmalarına tepki gösterdi. Öztürk, “Karar meclislerden geçti ama halkın ve tüm tarafların görüşü alınmadı” dedi.
İmar Kararı ve Tepkiler
11 Eylül 2025’te Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi, Edremit Ticaret Odası (ETO) ile Edremit Ticaret Borsası binalarının bulunduğu imar adası için 11 kat inşaat iznini kabul etti. Karar CHP ve AKP çoğunluğuyla alınırken sadece 4 üye karşı oy kullandı. Mecliste itiraz eden tek üye ise “mesleki kaygı” çerçevesinde deprem riski ve yüksek kat sayısı üzerinde durdu.
Edremit kamuoyunda ise karar, özellikle kat artışı konusunda tepkilere yol açtı. 12 Eylül’de ETO, sosyal medya üzerinden “Kaybettiğimiz imar hakkımız yeniden kazandırıldı” açıklaması yaptı. Kurum, projelerinin şehrin dokusuna ve ihtiyaçlarına uygun olacağını belirtti.
Dernekten Eleştiri: Halkın Görüşü Alınmadı
Edremit Çevre Derneği Başkanı Kubilay Saygın Öztürk, karar sürecini eleştirerek şunları söyledi:
“Bu konu 8 veya 11 kat üzerinden konuşulmamalıdır. Belediye meclislerinin görevi hak vermek ya da almak değil, değişen şartlara göre her talebi yeniden değerlendirmektir. Üstelik bu tür kararlar halkın ve tüm tarafların katılımıyla verilmelidir. Ama Edremit’te bu tür kararlar alışkanlık hâline gelmiş durumda.”
Öztürk, ETO’nun sıradan bir kuruluş olmadığını, yüzlerce üyesi ve tüm ilçeyi ilgilendirdiğini vurguladı. “Eski binalar yıkılıp yerine çok katlı binalar mı koyalım, yoksa olduğu gibi koruyalım mı?” sorusunun üyeler ve halkla birlikte tartışılması gerektiğini ifade etti.
Altyapı ve Kent Kimliği Riskleri
Dernek başkanı, kararın yalnızca mülkiyet hakkı üzerinden değerlendirildiğini, altyapı ve trafik gibi diğer önemli unsurların göz ardı edildiğini de belirtti:
“Sağanak yağışlarda Çayiçi Deresi’nin durumu, zemin katların suya karşı durumu gibi teknik detaylar düşünülmeden karar alındı. Ayrıca ETO başkanının ifade ettiği gibi mevcut binalar yıkılıp farklı yükseklikte binalar yapıldığında çevredeki pek çok yapı için emsal teşkil edecek.”
Öztürk, Kültür Bakanlığı’nın Mayıs 2025’te eski binaların korunmasına dair genelge yayımladığını hatırlatarak, binaların yıkımı için izin alınmadan harekete geçilmemesi gerektiğini vurguladı.
Dernek Başvuruda Bulundu
Edremit Çevre Derneği, söz konusu binaların korunması ve imar değişikliklerinin durdurulması için Edremit Kaymakamlığı aracılığıyla Balıkesir Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na başvurdu. Öztürk, inceleme tamamlanmadan herhangi bir yıkım veya imar değişikliğine izin verilmemesini talep ettiklerini açıkladı:
“Önce bu incelemenin sonucunu görelim, sonra karar verelim. En uygun yöntem bu olacaktır.”
Edremit’te hem tarihi dokunun korunması hem de yeni yapıların kent yaşamına uygun biçimde inşa edilmesi tartışmaları sürerken, ETO’nun projeyi tanıtma çabaları devam ediyor. Dernek ise sürecin şeffaf ve halkın katılımıyla yürütülmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.
EDREMİT ÇEVRE DERNEĞİ'NİN AÇIKLAMALARI...
11 Eylül’de Balıkesir B. Belediyesi Meclisi’nde Edremit Ticaret Odası ile Edremit Ticaret Borsası binalarının bulunduğu imar adası için 11 kat inşaat iznine karar verildiğini duyurmuştuk. Yıllardır gündemde olan bu alan için 2014'de bir bina proje yarışması yapıldığını da aktarmıştık. Büyükşehir Meclisi’nde sadece bir üyenin “mesleki kaygı” diyerek söz aldığını ve “nasıl 11 kat, burası deprem bölgesi" şeklinde itiraz ettiğini, başka da söz alan olmadığını eklemiştik. Nihayetinde bu karar CHP ve AKP çoğunluğuyla alındı ve sadece 4 üye aleyhte oy kullandı.
Önceki dönem Balıkesir B. Belediyesi yöneticileri de, bu arsaları takas yapmak istemiş ama Edremitlilerin karşı çıkması üzerine vazgeçmişlerdi. O zamanki Oda Meclis Başkanı 10 Ocak 2022’de bu sonucu duyururken “mutluyuz fakat bu tarihi yapıların kaldırılan tescil kararının da iptali için anıtlar kuruluna gerekli itirazların yapılmasını bekliyoruz” demişti. Burada anılan Edremit Ticaret Borsası’nın halen kiracısı olduğu binanın tescilinin kaldırılması hususudur ve bunu ETO yönetimi gerçekleştirmişti. 2025 itibariyle her iki binanın da anıt tescili bulunmamaktadır.
Kasım 2022’de değişen yeni ETO yönetimi, 05 Mayıs 2016’da alınan ama 01 Ağustos 2023’de iptal edilen “Sokak Sağlıklaştırma” kararları üzerinden giderek, imarın ada bazında ve anılan dönem öncesindeki haline çevrilmesini istemiştir. Burada hedef alınan 06 Kasım 2007 tarihli karardır ve yükseklik 24.50 kat sayısı 8’dir. Bu talep Edremit Belediye Meclisi’nce uygun görülmüş, sonra Büyükşehir Meclisi’nce onaylanmıştır. Çevre Ş. ve İ. D. Bakanlığı’nın Planlı Alanda Tip İmar Yönetmeliği’ne göre 24.50 yükseklik 10 kat olarak tanımlanmıştır ve zemin kat sayısı da 2’dir. Sanırım Meclis’te itiraz eden üyenin “11 kat” gibi bir tanım yapması da bu nedene dayanmaktadır ama karar verilirken bu tanıma itiraz eden de olmamıştır.
Edremit kamuoyu ise tepki gösterdi bu kat artışına. 12 Eylül 2025’de ETO durumu “yoğun çabalarımız ve yaptığımız başvurular neticesinde, kaybettiğimiz imar hakkımız Edremit Belediyesi ve Balıkesir B. Belediyesi Meclisleri tarafından yeniden bizlere kazandırılmıştır” ifadesiyle bir duyuru yayınladı. “Yeni hizmet binamız; çağdaş mimarisi, çevreye duyarlı yapısı ve kent kimliğine değer katacak vizyonuyla, üyelerimize en üst düzeyde hizmet sunmak üzere projelendirilecektir. Kamuoyunda yanlış bir şekilde ifade edildiği gibi ‘11 katlı bir yapı’ değil; şehrimizin dokusuna, vizyonuna ve ihtiyaçlarına uygun, estetik ve fonksiyonel bir yapı olacaktır. Körfezin merkezi konumunda bulunan ve il olma yolunda güçlü adımlar atan Edremit’in geleceğine imza atacak bu vizyon projeye katkı sunan herkese teşekkür eder, kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız” deniliyordu. 13 Eylül 2025’de ise bir Meclis üyesi, toplantıda söz alıp düzeltmediği itiraza, sosyal medyadan yanıt vererek açıklama yaptı “11 kat kararı alınmadı” dedi.
Oysa bu konu 8 veya 11 kat üzerinden konuşulmamalıdır. Belediye meclislerinin görevi de hak vermek-almak değil, değişen şartlara göre her talebi yeniden değerlendirmektir. Üstelik bu tür kararlar halkın ve tüm tarafların katılımıyla verilmelidir. Oysa bu yerel yönetimlerin bu türden kararları Edremit’te bir alışkanlık haline getirilmiştir. İlçemizde hem mülki idare ve hem de yerel yönetim tarafından bu tür kararlarla, ilçenin her karışına sürekli dokunulmasından ve bunların bir bütünlük taşımamasından bıkmış durumdadır halk. Şimdi de Ticaret Odası’na aynı şekilde bir hak verilmesi kabul görmemiştir. Çünkü bu anlayışla, ileride “şehir” olunsa bile neye benzeyeceğimiz belli değildir. Bu gelişmelerden sonra, o imar adasındaki değişiklik üzerine herkes bir şeyler söyledi haliyle. Edremit kamuoyu da adeta ikiye bölündü.
ETO sıradan bir kuruluş değil, kamusal bir özelliği var. O nedenle yüzlerce üyesine ve sonra da bütün ilçeye sorması lazım: “eski binaları yıkıp yerine çok katlı binalar mı koyalım, yoksa olduğu gibi koruyalım mı?” diye. Bu yapılmadı ne yazık ki, belediye meclisleri karar alıp geçti. Fakat durum kimsenin içine sinmedi. O nedenle de, ETO başkanı farklı bir yol tuttu ve projesini 16 Eylül’den başlayarak Edremitlilerle tanıtmak için STK’lar ile bir dizi toplantılar yaptı, sorularını cevapladı. Bu elbette takdir edilmesi gereken bir davranıştır. Fakat konuşulan konu da, babadan miras kalan binanın yıkılıp yerine apartman yapılması kadar basit değildir. Değerlendirme mülkiyet hakkı üzerinden yapılamaz sadece. Mesela Edremit Belediye Meclisi bu imar değişikliğini onaylamıştır ama meydana gelebilecek olan trafik yoğunluğu veya Demir Köprü’nün yenilenmesi gibi hususlar için de bir ön şart koymamıştır. “Yapılsın ama vizyon projesi olsun” da dememiştir. Her sağanak yağıştan sonra Çayiçi deresi caddenin altından değil, üstünden akarak Edremit Çayı’na kavuşurken, o büyük binaların zemin katları ne halde olacak diye de düşünmemiştir. Gerçekten yetersiz altyapı, bu çok katlı binalara karşı ne durumda olacak?
ETO başkanı başka mülkleri olmadığını da ifade ediyor. Mevcut binaların arazisi müteahhite verilip karşılığında katlar veya bir bina alınacakmış. Zira finansal güçleri de yok kendi başlarına yapmak için. Mevcudu yıkıp, yerine çeşitli yüksekliklerde üç farklı bina yapıldığında, çevredeki pek çok binalar için de “emsal” teşkil edecek bu girişim. Böylece bir süre sonra, Menderes Caddesi boyunca tek kültür yapısı kalacak geriye: İş Bankası.. Rant hırsı ve beton aşkının, eskiden kalan kültürel yapılara hiç de hoş bakmadığını biliyoruz. O nedenle de zaten Kültür Bakanlığı Mayıs 2025’de tüm yönetim birimlerine bir genelge gönderip "Tespit ve Tescili yapılmamış olsa bile eski binaların korunmasını ve Kültür Bakanlığından izinsiz yıkılmamasını" ihtar etmişti.
Biz de bu nedenle, Edremit Kaymakamlığı’na başvurarak Balıkesir Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na durumu ilettik ve söz konusu binaların incelenmesini, karar verilmeden önce de imar değişikliği veya yıkım gibi işlemlere izin verilmemesini istedik bugün. Önce bu incelemenin sonucunu görelim lütfen. Sonrasına da, o vakit karar verelim. Sanırım en uygun yöntem bu olacaktır.