Türkiye'nin üç büyük bankasının genel müdürlerinden dikkat çeken açıklama: Enflasyondaki düşüş beklentisiyle Merkez Bankası'nın bu ay faiz indirimine başlaması öngörülüyor. Gözler 24 Temmuz’daki PPK toplantısına çevrildi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Temmuz ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını 24 Temmuz 2025 Perşembe günü gerçekleştirecek. Bu toplantı, yaz aylarında faiz indirimi sürecinin başlayabileceğine dair sinyallerin verilmesi açısından kritik önem taşıyor. Ağustos ayında herhangi bir toplantı planlanmadığı için piyasalar temmuz kararına kilitlenmiş durumda.
Üç Banka Müdüründen Net Mesaj: İndirim Geliyor
Türkiye'nin önde gelen üç bankasının genel müdürleri, enflasyondaki düşüş beklentisine dikkat çekerek temmuz ayında faiz indirimi beklediklerini açıkladı:
🏦 Garanti BBVA: 300 Baz Puan İndirim Gelebilir
Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, Dünya Gazetesi’ne yaptığı değerlendirmede, haziran enflasyonunun yüzde 1,3 ila 1,7 aralığında gelmesini beklediklerini, bunun da Merkez Bankası’na faiz indirimi için alan açtığını belirtti. Akten, 24 Temmuz’da 300 baz puanlık bir faiz indirimi beklediklerini ve yıl sonunda faizin yüzde 36 seviyesine gerileyebileceğini söyledi.
🏦 İş Bankası: İndirim 350 Baz Puanı Bulabilir
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, CNBC-e’ye yaptığı açıklamada Merkez Bankası’nın temmuz toplantısında 350 baz puanlık bir indirime gidebileceğini öne sürdü. Aran, kredi piyasasında sıkılaşmanın süreceğini ve kredi koşullarında belirgin bir gevşeme beklemediğini vurguladı.
🏦 Ziraat Bankası: Anlamlı Bir İndirim Bekliyoruz
Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar da 24 Temmuz’daki PPK toplantısına dikkat çekerek, yaz aylarındaki fiyat hareketlerinin etkisiyle enflasyon beklentilerinde iyileşme yaşandığını belirtti. Çakar, bu nedenle anlamlı bir faiz indirimi beklediklerini açıkladı.
💬 Para Politikasında Yeni Dönem Başlıyor Mu?
Faiz indirimi beklentileri, hem finans sektöründe hem de reel ekonomide yeni bir sürecin başlayabileceğine işaret ediyor. TCMB’nin temmuz toplantısında alacağı karar, sadece piyasalarda değil, kredi mekanizmaları ve enflasyon beklentileri açısından da belirleyici olacak.
