RAMAZAN DEMİR
Egemenlik kayıtsız şartsız milletin ise, “Bu işte bir terslik var” dedirten uygulamalara son verilmeli. Muhtarlık seçimlerindeki denetimsizlik ve sistem açıkları, yasa ve yönetmeliklerle acilen düzeltilmeli.
Canım ülkemde öyle enteresan işler oluyor ki, havsalam almıyor.
Bunlardan biri, geçtiğimiz günlerde Balıkesir’de gerçekleşen muhtarlık seçimlerinde ortaya çıktı.
Aralarında Balıkesir’in 6 yerleşim biriminin de bulunduğu 405 yerde, çeşitli nedenlerle boşalan muhtarlık koltukları için 1 Haziran 2025’te sandık başına gidildi.
Seçim kazasız belasız tamamlandı, ancak muhtarlık seçimlerinin yarattığı tartışmalar bitmek bilmiyor.
★
MUHTARLIK MAAŞI ve ADAYLIK PATLAMASI
Asgari ücret düzeyindeki maaş ve SGK priminin muhtarlara sağlanması, bu makamı adeta bir cazibe merkezi haline getirdi.
Öyle ki, 40-50 haneli bir köyde 10, küçük bir mahallede 25-30 muhtar adayı ortaya çıkıyor. İkametgâh değişiklikleriyle bu “ballı maaş” için yarışanların sayısı her geçen gün artıyor.
Bir arkadaşımın hesabına göre, sadece Balıkesir’de muhtarlara ödenen maaş ve SGK primi aylık 35 milyon lirayı aşıyor.
Emekli maaşlarının 14-15 bin lira olduğu bir dönemde, bu miktar oldukça dikkat çekici.
Köy muhtarlarının bu maaşı hak ettiğini düşünenler çoğunlukta, ancak şehir merkezindeki muhtarlıklar için aynı şey söylenebilir mi?
E-devlet üzerinden birçok işlemin yapıldığı bir çağda, “Köy muhtarlıkları hariç muhtarlıklar kaldırılsın” önerisine hak vermemek elde değil.
★
ASIL MESELE: SİSTEMDEKİ AÇIK
Konu sadece maaş değil; asıl mesele, muhtarlık seçimlerindeki denetimsizlik.
Balıkesir’in Karesi ilçesi Karaoğlan Mahallesi’nde yaşanan bir olay, bu açığı gözler önüne seriyor.
Mahalle muhtarı Ali Haydar Temel, 31 Mart 2024 seçimlerini açık ara farkla kazanarak 6. dönemine başladı. Ancak, 1990’lı yıllarda hakkında verilen yargı kararları nedeniyle görevden alındı ve yerine 1. aza İbrahim Yılmaz atandı.
1 Haziran’daki yenilenen seçimde, yaklaşık 700 seçmenin bulunduğu mahallede 10’a yakın aday yarıştı.
İşin enteresanı adaylar arasında, görevden alınan Ali Haydar Temel de vardı.
Sandıktan 350 seçmenin yaklaşık 220’sinin oyunu alarak yine Temel çıktı. En yakın rakibi Mesut Kobak ise 65 oy aldı.
Ancak, Temel’in memnu haklarının bulunmaması nedeniyle mazbata büyük olasılıkla Kobak’a verilecek.
★
PEKİ, ASIL SORUN NE?
Burada asıl mesele; memnu hakları elinden alınmış birinin sorgusuz sualsiz elini kolunu sallayarak muhtar adayı olabilmesi!
Mevcut sistemde, muhtar adaylığı için herhangi bir adli sicil kaydı veya başvuru şartı aranmıyor.
Tek koşul, seçimden 6 ay önce ilgili mahalle veya köyde ikamet etmek.
“Adayım” dediğiniz anda yarışa katılabiliyorsunuz.
Seçilirseniz mazbatayı, maaşı ve sosyal güvenceyi alıyorsunuz. Silah taşıma ruhsatı da ödülü oluyor!
Ancak geçmişte bir vukuatınız varsa ve bu sonradan itirazla ortaya çıkarsa, muhtarlık elinizden alınıyor.
Bu açık, bazılarının kendi yerlerine eşlerini veya çocuklarını aday göstererek sistemi by-pass etmesine yol açıyor.
Ali Haydar Temel gibi isimler ise, “Beni görevden alsanız da bakın yine seçiliyorum” diyerek sistemin açığını gözler önüne seriyor.
★
GÜVENLİK ARAŞTIRMASI NİYE YOK
Bir kamu kurumuna temizlik personeli alınırken bile adli sicil araştırması yapılırken, köy ve mahallelerde devletin temsilcisi olarak görülen muhtarlar için hiçbir güvenlik incelemesi yapılmaması düşündürücü. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) bu “deli saçması” dedirten açığı fark edip düzenleme yapması gerektiği aşikâr.
★
BELEDİYE BAŞKANLIĞI İLE
MUHTARLIK SEÇİMİNDE ÇİFTE STANDART
Bir başka tartışma konusu ise belediye başkanlığı ve muhtarlık seçimlerindeki farklı uygulamalar.
Belediye başkanı görevden alındığında (terör hariç) veya vefat ettiğinde, yerine belediye meclis üyeleri arasından yeni bir başkan seçiliyor.
Ancak muhtarlıkta aynı durum yaşandığında, yeni bir seçim yapılıyor.
Oysa yerel seçimlerde halk, belediye başkanı ve meclis üyeleri için ayrı ayrı oy kullanıyor.
Eğer muhtarlık seçimi yanlış bulunuyorsa, azalar da belediye meclis üyeleri gibi kendi aralarından muhtar seçmeli.
Ya da belediye başkanlığı için de tıpkı muhtarlıkta olduğu gibi seçim yapılmalı.
★
EGEMENLİK MİLLETİNSE..
Egemenlik kayıtsız şartsız milletin ise, “Bu işte bir terslik var” dedirten uygulamalara son verilmeli. Muhtarlık seçimlerindeki denetimsizlik ve sistem açıkları, yasa ve yönetmeliklerle acilen düzeltilmeli.
★
Demem şu ki;
Muhtarlık seçimleriyle yerel yönetimlerdeki işleri havsalam almıyor.
"Birilerinin bana bu işlerin nasıl yapıldığını aptala anlatır gibi anlatması gerekiyor" dersem, aklınıza o düşündüğünüz şey gelmesin!