Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecine güçlü bir saha çalışmasıyla hazırlanıyor.
KESK Genel Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Erdal Karakuş’un açıklamalarıyla duyurulan eylem planında, emekçilerin temel talepleri 30 ilde sahadan toplanacak ve 1 Ağustos 2025 tarihinde Çalışma Bakanlığı önünde kamuoyuna sunulacak.
Karakuş: "Mücadeleyi Alanlara Taşıyacağız"
KESK adına konuşan Karakuş, bu sürecin sadece bir toplu sözleşme görüşmesi olmadığını vurgulayarak, “Bu bir emek ve hak mücadelesidir. Emekçinin sesi olacağız, bu masada sahici taleplerin gücüyle yer alacağız” dedi.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan Marmara’ya kadar dört koldan sahaya ineceklerini belirten Karakuş, işyerlerinden doğrudan talepler toplayacaklarını, demokratik kitle örgütleri ve yerel basınla birlikte süreci şeffaf bir şekilde yürüteceklerini ifade etti.
KESK’in 7 Temel Talebi Neler?
1. Grevli Toplu Sözleşme Hakkı: Grevsiz toplu sözleşme kabul edilemez. Anayasal güvence istiyoruz.
2. Güvenceli İstihdam: Kadrosuz, sözleşmeli çalışanlar için kalıcı çözüm talep ediliyor.
3. Emekli Olunabilir Ücret Sistemi: Ek ödemeler temel maaşa dahil edilmeli; emeklilikte insanca yaşam garanti altına alınmalı.
4. Mülakatın Kaldırılması: Tüm kamu atamaları şeffaf, liyakate dayalı ve sınav sistemiyle yapılmalı.
5. Adil Vergi Sistemi: Ücretlilerin üzerindeki vergi yükü azaltılmalı, dolaylı vergiler düşürülmeli.
6. 4688 Sayılı Yasa’nın Değişimi: Kamu sendikacılığının önünü açacak, özgürlükçü bir düzenleme talep ediliyor.
7. 3600 Ek Gösterge: Unvan ve kadro ayrımı olmadan, 1. dereceye gelen tüm kamu çalışanlarına tanınmalı.
Yoksulluk Derinleşiyor, Emekçiler Ayakta Kalma Mücadelesi Veriyor
BES AR-GE’nin Haziran 2025 verilerine göre açlık sınırı 35 bin TL, yoksulluk sınırı ise 85 bin TL olarak açıklandı. Ancak kamu emekçileri, bu rakamların çok altında ücretlerle yaşam mücadelesi veriyor. Emeklilerin ise açlık sınırının altında maaşlarla hayatta kalması bekleniyor.
Karakuş, yaşanan bu derin ekonomik krizin yalnızca kamu emekçilerini değil; çiftçiden esnafa, işçiden hayvancılıkla uğraşan yurttaşlara kadar herkesi etkilediğini vurguladı.
"Krizlerin Bedelini Emekçiler Ödemeyecek"
Uygulanan ekonomi politikalarını sert sözlerle eleştiren KESK, bu politikaların emekçiyi yok saydığını, kaynakların sermayeye aktarıldığını savundu. Karakuş, “Yerli ve milli siyaset söylemi altında, IMF ve neoliberal reçetelerin hayata geçirildiği bir süreçte yaşıyoruz. Bu düzenin bedelini biz ödemeyeceğiz” dedi.
1 Ağustos’ta Bakanlık Önünde Eylem Var
KESK, 16 Temmuz - 1 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştireceği saha çalışmalarının ardından taleplerini Ankara’ya taşıyacak. 1 Ağustos 2025’te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde basın açıklaması yapacak olan KESK, emekçilerin sesini karar alıcılara doğrudan duyurmayı hedefliyor.
"Toplu Sözleşme Masası, Orta Oyunu Değil!"
KESK, hükümete yakın sendikaların emekçilerin değil, iktidarın çıkarlarını savunduğunu belirterek, “Biz masayı ortaoyunu sahnesine çevirmeyeceğiz. Emeğin haklarını savunacağız. Son sözümüz net: Emek kazanacak!” mesajı verdi.