Samsun’un 101 Yıllık Bekleyişi Sonuçlandı
1924 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmesine karar verilen Samsun’un madalyası, 101 yıl sonra resmen takdim edildi. Milli Mücadele’deki öncü rolüyle tanınan Samsun’un bu tarihi onura kavuşması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Dalgın’dan Balıkesir İçin İlk Net Talep
Samsun’a verilen İstiklal Madalyası sonrası bağımsız Balıkesir Milletvekili Burak Dalgın, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Balıkesir’in de aynı şekilde ödüllendirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Samsun’u tebrik ediyorum. Kuvâ-yi Milliye'nin başladığı şehir olan Balıkesir’imizin de en kısa sürede İstiklâl Madalyası ile ödüllendirilmesi şarttır. Bu konuda Balıkesir Valiliği ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte çalışmaya hazırım,” diyen Dalgın, Vali İsmail Ustaoğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ı da etiketleyerek süreci birlikte yürütmeye hazır olduğunu belirtti.
Balıkesir'in Tarihsel Haklılığı Tartışılmaz
Balıkesir, işgal yıllarında gösterdiği örgütlü direniş, düzenlediği kongreler ve Kuvâ-yi Milliye'nin yapı taşı olarak üstlendiği rolle Milli Mücadele tarihine altın harflerle yazılmış bir şehir. Ancak bu tarihi misyonuna rağmen, bugüne kadar İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmemesi kamuoyunda yıllardır bir eksiklik olarak dillendiriliyor.
Siyasetçiler Sadece Konuştu, Ortak Adım Gelmedi
Balıkesir’in İstiklal Madalyası alması gerektiği, yıllardır şehrin siyasileri tarafından sıkça dile getiriliyor. İktidar ve muhalefet milletvekilleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, ilçe belediye başkanları, siyasi parti yöneticileri bu konuda açıklamalar yaptı. Ancak bu talepler, bugüne dek ortak ve sonuç alıcı bir siyasi harekete dönüşmedi.
Zaman zaman Meclis’e verilen yasa teklifleri de raflarda tozlandı; sürecin devamı getirilmedi. Burak Dalgın da en sonunda topa girdi; Samsun’a verilen madalya sonrasında konuyu yeniden ve somut bir şekilde gündeme taşıdı.
Ortak İrade Şart
Uzmanlar ve tarihçiler, Balıkesir’in İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmesinin artık gecikmiş bir tarihi borç olduğunu belirtiyor. Ancak bu ödülün alınabilmesi için sadece bireysel açıklamaların değil, tüm şehir dinamiklerinin ortaklaşa ve ısrarcı bir şekilde harekete geçmesi gerektiği vurgulanıyor.
