
Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ülkemizin ve milletimizin hayrına ağzından tek bir söz çıkmamıştır. Parlamenter Sisteme geri dönmeyi tasarlamak, aynı şekilde birbirini takip eden seçim-halkoylaması-seçim sacayağında Türkiye’nin en az 10 yılını çalmayı, tarihin gerisine düşürmeyi planlamak demektir.Zillet ittifakı, zırvanın tutsağıdır. Zillet ittifakı, zalimlerin oyun uşağıdır. Zillet ittifakı, terör örgütlerinin, küresel çıkar gruplarının, tefecilerin, Türkiye alerjisi hastalık noktasına ulaşmış mihrakların Truva Atı’dır. Bunlarda gelecek yoktur. Bunlara teslim edilecek bir ülke yoktur. Bunların sonu da, sonucu da yoktur. Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle siyasi istikrar hamd olsun kurumsallaşmıştır. Türkiye efradını cami ağyarını mani yeni yönetim sistemiyle dünyaya örnek teşkil etmiştir. Koalisyonlar devri kapanmıştır, fakat zillet ittifakı tekrar bu solmuş ve sararmış sayfayı aralamanın peşindedir. Hükümet buhranları bitmiştir, fakat zillet ittifakı bir kez daha söz konusu buhran dönemlerini yeşertmenin gayretindedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin birinci dönemi gıpta edilecek kadar başarılıdır. Bunu göremiyorlar, görseler bile itiraf edemiyorlar. Çevremiz siyasi istikrasızlıklara mahkum olmuşken, Türkiye huzur ve istikrar adası gibi sivrilmiştir. Yeni yönetim sistemiyle ülkemiz her alanda göz doldurmuş, göğüs kabartmıştır. 2023 yılıyla birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ikinci dönemine geçilmiş olacaktır. Cumhur İttifakı, 85 milyon Türk vatandaşının gurur duyacağı, birlikte ve beraberce huzur, esenlik ve ekonomik gelişmişlik içinde yaşayacağı küresel güç Türkiye’nin mimarı olacaktır. Kılıçdaroğlu’nun rahatsızlığı bu yüzdendir. Zilletin diğer ortaklarının huzursuzluğu bu nedenledir. Ağızlarından düşürmedikleri Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, siyasi istikrarsızlık yıllarına duyulan özlemdir, müdahale edilen, iradesi ipotek altına alınan bir döneme özentiden başka bir şey de değildir. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek akıl dağılmasıdır. Parlamenter Sistem günahıyla sevabıyla Türkiye şartlarında miadını doldurmuş, arıza sinyali veren bu sistemin bakım, tamir ve onarım imkanı ise kalmamıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, yönetim hayatımıza kalıcı bir soluk, güçlü bir irade, hızlı karar alma mekanizması kazandırmış, köklü bir reform olarak milletimizin baş tacı haline gelmiştir. HDP/PKK/FETÖ’yle yol birliği, hedef birliği, siyaset birliği yapanlar gelsinler de Karabük’ün kabaran coşkusuna baksınlar. Yeminli Türkiye düşmanlarının kapılarında icazet arayanlar, oturdukları masaya kumar masası diyenler gelsinler de Karabük’ün heybetinden ibret alsınlar. Cumhuriyet’in hakkını ve hukukunu müdafaa edecek zillet değil millettir, cumhurun ruh köküdür, onun siyasi onuru Cumhur İttifakı’dır.” “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk milletinin tercihidir” Bahçeli, konuşmasında, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün CHP ile yalnızca kuruluş yılları bazında bir ilgisi kalmıştır. Ne CHP eski CHP’dir, ne İYİ parti yerli ve millidir, ne de Türk milleti zillete müsaade edecektir. Türkiye Cumhuriyeti’ni hak ettiği gelişmişlik düzeyine biz çıkaracağız. Türkiye’yi lider ülke seviyesine biz taşıyacağız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle kilitleri ya açacağız ya da kıracağız. Üreten, refah sağlayan, herkesin iş ve aş sorunlarını çözmüş milli bir ekonomiyi; Bütün sorunlara neşter vurmayı başarmış, terörün kökünü kazıyıp bölücülüğü felç etmiş bir siyasi ve hukuki bünyeyi; Dış politikada daha aktif, taviz vermeyen, dünyaya Türkçe bakan, hayatı ve hadiseleri başkent Ankara vizyonuyla kuşatan bir dış politik mimariyi elbirliğiyle, güç birliğiyle ve Cumhur İttifakı’yla sağlamış olacağız. İlhamımız yaşanmış Türk asırları ve rahmetle andığımız aziz ecdadımızdır. İrademiz ve gücümüz büyük Türk milletidir. Devletimizin egemenlik haklarıyla, milletimizin muhteşem varlığı, bağımsızlığı ve bölünmez bütünlüğüyle kimin sorunu varsa bizim de onlarla sorunumuz vardır ve alayını birden her cephede karşılamaya hazır olduğumuz iyi bilinmelidir. Cumhuriyet bedava kazanılmamıştır. İşbirlikçi kalpazanlara asla bırakılmayacaktır. Cumhuriyet’in sahibi cumhurdur, onuru cumhurdur, ömrü cumhurla kaimdir, hiç kimse kendisine bir bekçilik görevi de vehmetmemelidir. Cumhuriyet’e düşmanlık cumhura düşmanlıktır. Düşmana hizmet ve taşeronluk ihanetin daniskasıdır. Demokrasi ittifakından bahsedenler, teröristleri yanına yöresine alanlar, Milli Mücadele’den intikam almak isteyen bölünme ve yıkım sevdalılarıdır. Bizim böyle bir sevdayı içinde taşıyanlarla iki dünyada da hesabımız vardır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk milletinin tercihidir. Bu demokratik tercihe meydan okuyanlar millet tanımaz odaklardır ki, onlarla mücadelemiz and olsun heyecanla sürecektir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk milletimizin ortak değeridir, devletimizin kurucusudur, Milli Mücadele’nin lideridir, İlk Meclis Başkanımızdır, İlk Cumhurbaşkanımızdır. Tavrımız nettir, duruşumuz Kuvayı Milliye’dir. Türkiye Cumhuriyeti yaşayacaktır. Bizler faniyiz, devletimiz ve milletimiz baki kalacaktır. Bir kere yükselen bayrak bir daha inmeyecektir. Aziz Atatürk’ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti var olan bütün kirli senaryolara ve sömürgeci oyunlara rağmen payidarlığını ebed müddet koruyacaktır. Güvence kahraman Türk nesilleridir.”
Muhabir: Politika Gazetesi