Necatibey Eğitim Fakültesi… Kimler geldi kimler geçti!

BALIKESİRİN TARİHİ VE GÖZDE EĞİTİM KURUMU: NECATİBEY EĞİTİM FAKÜLTESİ-2

 

SÜLEYMAN SÖNMEZ

 

 

 Necatibey’e  tayin olduğum ilk yıllarda okulun temizliğine hayran kalmıştım. Okul pırıl pırıldı. Meğer keramet İç Hizmetler şefi Mustafa Altıntaş’ta imiş.  Mustafa Efendi Küpeler köyünden, işine çok titiz, doğru ve düzgün bir insandı.  Oğlu Ahmet Altıntaş da yine  bu okulda memurdu.  O da çok çalışkan güler yüzlü bir insandı.. Diğer memurlar ve hizmetliler de işini tam yapan insanlardı. Okul saat gibi tıkır tıkır çalışıyordu.

 Bunlardan bazılarını hatırlıyorum. Beyhan hanım müdür sekreteriydi. Daha sonra dekan sekreteri oldu. Aslen Küpeler köyündendi. Diğer evrak memurları Şafak hanım, Jale hanım. Sevim hanım, Tülay Hanım, Hüseyin Tepe, Fikri bey ve  santrale bakan İrfan Yavaş efendi idi.  Kendisi aslen Ayşebacılıydı. Görevini titizlikle  yerine getiren bir insandı.  Hüseyin Tepe  ve  Nebahat hanım okulun mutemedi idi. Herkesin maaşını elden  verirdi. O zamanlar  usul böyleydi. Hesap, kitap hususunda çok dikkatli ve titizdi.

Hizmetlilerden Dünyamil Efendi, Ali Efendi, Ayhan Efendi ve  Ramazan Efendi hatırladıklarımdandı. Hepsi de doğru, dürüst ve efendi insanlardı. Ramazan efendi kaloriferciydi.  Arada bir  onu  kömür tozlarına bulanmış olarak görürdüm. Hiç şikayet etmedi. Sabırla, özveriyle işini yaptı. Öteden beri  görevini layıkı ile yapan insanlara karşı hayranlık beslemişimdir. Toplumumuzda iyileşmeyen sosyal bir hastalık var.  Dürüstü ve çalışanı  cezalandırma hastalığı.  Takdir  ve mükafat yok, aksine mücazat var.

 

***

Biraz da bölümümüzden bahsedeyim.  Eğitim Enstitülerinde  Fakülte olduktan sonra da coğrafya ve tarih bölümleri olmadı. Hep Sosyal Bilgiler ve Sosyal Bilimler vardı. Tarih -coğrafya bu bölümlerin bünyesi içindeydi. Ben Necatibey’de göreve başladığımda Sosyal Bilgiler Öğretmenliği, coğrafya -Tarih ve Tarih-coğrafya olmak üzere iki sınıftan müteşekkildi. Fakülte olunca bölüme bağlı Anabilim Dalları kuruldu.

Coğrafya –Tarih ve Tarih Coğrafya ilk mezunlarını 1984’te verdi.   Mustafa Şener, Saadet Tellioğlu, Vildan Kamaç gibi hatırladığım bazı öğrenciler mezun ettiğimiz ilk coğrafya öğretmenleri idi.

15 kişilik Tarih -Coğrafya sınıfında  Sema (Fransızca okutmanı Mehmet Demir’in eşi ve aynı zamanda Tarih okutmanı), Selma, (eski rektörlerimizden Prof. Dr. Necdet Hacıoğlu’nun eşi)  ve Kadriye kardeşleri  hatırlıyorum. Bu üç kardeşten   Sema ve Selma ikizdi.

Bir öğretmenler kurulu toplantısında, son sınıflara bitirme tezi konulmasını  teklif etmiştim. Bitirme çalışması adı altında kabul edildi.  İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümündeyken böyle bir yönetmelik uygulanıyordu.  Hatta ben Marmara Adasında Karst Topoğrafyası adlı bir bitirme tezi hazırlamıştım 1986-2002 arasında mezun olan Necatibeyliler de böyle çalışmalar hazırlamışlardır.

 

***

1980 ekiminde Necatibey’de göreve başladığımda Cevdet Dirik Bölüm başkanıydı. Kendisi branşında çok kuvvetli bir tarihçiydi. Bizans tarihi derslerine girerdi. Onu görevden aldılar. Yerine beni Sosyal Bilimler Bölüm Başkanı yaptılar. O sırada Hava Binbaşı  Osman Nuri Solakoğlu okul müdürüydü. Bir ay sonra bir şikayet üzerine beni de Bölüm Başkanlığı görevinden aldılar. Yerine Coğrafyacı Cemil Gürgoze atandı. Cemil Bey aslen Tuncelili olup boylu poslu sert yüz ifadesine sahip, branşında kuvvetli bir meslektaşımız idi. Daha sonra bakanlık pek çok meslektaşımız gibi onu da liseye  tayin etti.

Necatibey Fakülte haline getirilince, Coğrafya ve Tarih Anabilim dallarına ayrıldı. Ben bir aralık Coğrafya Anabilim Dalı  Başkanlığı görevini yürüttüm.

Önceleri müstakil odalarda oturmazdık.  Hatta tüm Sosyal Bilimler, sınıf gibi geniş bir odada sıralarda otururduk. Özel masamız da  yoktu. O zaman odalarda sigara içmek serbestti. Tarihçi arkadaşların hemen hepsi sigara tiryakisi idi. Sonradan küçük odalar yapıldı ve ikişer ikişer odalarda oturmaya başladık.  Tarih Anabilim Dalında Aynur Ünlüyol İslam tarihi derslerine giriyordu. İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümünden mezun, branşında kuvvetli bir tarihçi idi. Sonradan doktora yapıp Yardımcı Doçent oldu. Somalıydı. Emekli olunca memleketine yerleşti.

Tarih hocalarından Selim Aktalay, Türk İnkilap tarihi derslerine girerdi. Bana Necatibey mezunu olduğunu söylemişti. Kendisi Elazığlı, eşi Balıkesirliydi. Fuat Özer de tarih anabilim dalı hocalarındandı. Onunla ilgili bir hatıram  var şöyle: Necatibey’e ilk geldiğimde Fuat Bey bitkiler coğrafyası dersine giriyordu. O da Necatibey mezunu idi. Kendisi Dursunbeyliydi. Ona  Bitkiler coğrafyası dersine girmek istediğimi söyledim. “Hazırladığım notlar var ama” dedi. Neyse fazla ısrar etmeden dersi bana bıraktı. Selim Bey de Jeomorfoloji dersine giriyordu. O da dersi bana bırakmıştı.

Murat Ali Doğan, İlkçağ tarihine giren bir tarihçi idi. Ankara Dil Tarih Coğrafyadan mezun olduğunu söylemişti. Dersini hiç değiştirmeden emekli olana kadar aynen devam etti. Kendisi Uşak Banazlıydı. Sempatik, güleryüzlü dost canlısıydı. Yörük olduğunu her zaman söylerdi. Boylu poslu, bünyece kuvvetli bir arkadaştı. Kendisiyle  dostane çay sohbetlerimiz çok oldu. Odalarımız karşı karşıya idi.

Şerafttin Yılmaz hoca İslamiyetten Önce Türk Tarihi uzmanıydı.  Anlattığı dersler  yan sınıflardan bile işitilirdi. Dersi yüksek tonda anlatırdı   İstanbul tarih mezunu idi.  Aslen Şarkikaraağaçlı olduğunu söylemişti.

 

***

Tarih Anabilim Dalına daha sonra Adnan Şişman ve Zeki Çevik geldi. Adnan Şişman Yardımcı doçent olarak tarih anabilim dalının başına geçti. Galatasaray mezunu ve Fransızcacıydı.  Aslen Gerzeliydi.  İleriki yıllarda Uşak Üniversitesine rektör olmuştu. Adnan Şişman’dan sonra Tarih Anabilim Dalı Başkanlığına Yard. Doç. Dr. Metin Ayışığı (şimdi emekli Profesör) atanmıştı.  Tarih Anabilim Dalının en son başkanı Zeki Çevik’tir. Zeki Bey Cumhuriyet tarihi derslerine giriyordu. O da İstanbul mezunuydu.  Halen Profesör olarak Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde çalışmaktadır. Onunla 6 yıl süren bir oda arkadaşlığımız vardır. Kendisi  Karamürsellidir.

Ahmet Akgün tarih Anabilim Dalındaydı. Benim de öğrencim olmuştu. Mezun olduktan sonra Tarih Anabilim Dalına asistan oldu. Doktorasını Osmanlı tarihi üzerine yapmıştı. Aslen Balıkesirlidir.  İsmail Acar bölümümüz Türk dili derslerine giren, branşında kuvvetli bir hocaydı. Aslen Esenli (Okuf) köyündendi. Naim Gündüz (Fransızca) ve Zeki Öztürk (İngilizce)  bölümümüzün  yabancı dil hocalarıydı

Coğrafya Anabilim Dalında  en çok  anılan meslektaşımız Ayhan Özoğul’dur. Ankara Dil Tarih Coğrafya  mezunuydu. Ben  Necatibey’e atandığımda Ayhan Bey yoktu. Sonra danıştaydan döndü, tekrar göreve başladı (1980-Aralık). Kendisi Fiziki Coğrafyacıymış.  O, geri döndüğünde jeomorfoloji derslerine  ben giriyordum. Geldi rica etti, “ders notlarım var, yıllardır bu derse giriyorum. Rica etsem dersi bana bırakırmısın”  dedi.  Halbuki ben de fiziki coğrafyacıydım. Hatta jeomorfoloji ağırlıklıydım. Ders notlarına sahip  ve kıdemli bir hoca olduğu için razı oldum. Emekli oluncaya kadar jeomorfoloji dersine girdi. Branşında kuvvetli, öğretmenlik formasyonu güçlü bir meslektaşımızdı. Öğrenciler üzerinde derin tesiri vardır. Ayhan Bey, 1988’de doktor ünvanını almıştı.. Fakat Yardımcı doçentliğe talip olmadı. Coğrafya Anabilim Dalı Başkanlığı da yapmıştı.

Hasan Ayyıldız İstanbul Coğrafyadan mezun  olup ekonomik coğrafya derslerine giriyordu. 1999 senesinde Ayhan Beyle birlikte emekliye ayrıldılar, Hasan Bey bir sohbet sırasında Akhisarlı olduğunu söylemişti. Bir ara  Coğrafya Anabilim Dalı Başkanlığını da yürütmüştü.

Coğrafya Anabilin Dalındaki tüm  hocalar, bitirme çalışması danışmanlıkları yapmışlardır. Yaptırılan çalışmaların bir nüshasını danışman alırdı. Bir nüshası  okulun kütüphanesine verilirdi, diğer nüshası öğrencide kalırdı. Fakat maalesef, daha önce de belirtmiş olduğum üzere kütüphanedekiler tasfiye edildi.  Şimdi benim elimde bana verilenlerden bazıları var.  Onlar hakkında ayrıca yazı (veya yazılar) kaleme almayı düşünüyorum.

 

Devam edecek

***

 

Exit mobile version