KELİN MERHEMİ OLSA…

Kendi göbeğini kesemeyen takımlar can havliyle Balkeslerin ipine sarıldılar. Umutlarını son haftaya taşımak isteyenleri hayal kırıklığı yaşatan takımımız ne İsa’ya ne de Musa’ya yaranabildi.

Bize bel bağlayan takımların unuttuğu bur şey vardı; kelin merhemi olsaydı kendi başına sürerdi.

Bir hafta önce oldukça eleştiri alan, kürkçü dükkanına dönüş yapan, eski kadrosuyla yerel derbiye çıkan ve hezimet yaşayan takımımız bu hafta tamamen gençlerle çıktığı maçta Altınordu haricindeki düşme hattındaki takımlara neredeyse ilaç oluyordu.

Maça iyi başlayan, golü bulan, penaltı kurtaran, sahada kora kor mücadele eden takımımız ilk yarıyı önde kapatarak soyunma odasına girdi. Rakibimiz şaşkındı, böyle bir direnç beklemiyordu. Rakibin skoru değiştirmek adına hamle yapması normaldi. İkinci yarı başlarken yaptığımız oyuncu değişikliği tabiri caizse kendi ayağımıza sıkmak oldu. İki sağ ayaklı stoperden Alperen’i çıkarıp sol ayaklı stoper Batuhan’ı oyuna sokan, ancak yerlerini değiştirmeyi akıl edemeyen, sanki el freni olsun diye İbrahim Halil Çolak’ı oyuna alan teknik ekibimiz takımımızın ritmini bozarak kaçınılmaz mağlubiyetimizin mimarı oldular.

Aldığımız sonuç Altınordu’yu mutlu edip ligde bırakırken haftalar önce düşmeyi garantileyen takımımızla beraber Menemenspor, Kocaelispor ve Bursaspor el ele ikinci lig yolcusu oldular.

Exit mobile version