EYLÜL ayının gelmesiyle birlikte, denizlerde avlanma yasağı sona erdi ve 4,5 aylık sürecin sonunda balık tezgahları doldu taştı. Geçtiğimiz yıl sezon sonunda erken bir kapanış yapılmıştı. Denizlerde yaşanan kirlilik, iklim değişikliği, balıkların sığ sulardan erken çekilmesine neden olmuştu. Umuyoruz ki bu yıl bunlar yaşanmaz.
Son yıllarda deniz sularının giderek ısınması, ileriki yıllarda balık popülasyonlarını daha serin sulara göç etmeye zorlayabilir. İklim krizi havayı toprağı etkilediği gibi denizlerimizi de etkiliyor. Balık popülasyonlarında ciddi bir azalma var.
Buna ek olarak denizlerimizdeki kirlilik, bu yıl sıkça görülen denizanaları, müsilaj gibi olaylar denizlerimizdeki balık çeşitliliğimizin azalmasına yol açıyor. Tabi bunda en büyük etkenlerden biri de yanlış avlanma yöntemleri. Ülkemizde özellikle Güney Ege ve Akdeniz kıyılarında belirli pilot bölgelerde deniz koruma alanları oluşturuldu. Bu bölgeler tamamen avlanmaya kapalı. Sahil Güvenlik ekipleri devamlı devriye geziyor. Amaç, bu noktalardaki balık çeşitliliğinin artması. Belirli dönemlerde, belirli yerlerde bu uygulamanın hayata geçmesi, ileriki yıllarda oluşabilecek balığa erişim problemlerini asgari düzeye indirebilir.
Bir de istilacı balık türleri var. İskorpit, Aslan Balığı gibi. Deniz koruma dernekleri, bu balıkların avlanarak tüketilmesinin, balık popülasyonunu artıracağı konusunda görüş bildirdiler. Bu balıkların, denizlerimizdeki diğer balık türlerine zarar verdikleri, balıkların o bölgeden uzaklaştığı biliniyor. Gastronomi sektörü öncüleri de bu kampanyaya destek vererek, restoranlarının menülerinde istilacı balık türlerine yer vermeye çalıştılar.
Aslan Balığı, İskorpit gibi istilacı türler, gastronomik öğelere evrilmiş durumda. Tabi bu balıkları evde yapmak pek kolay değil. Özellikle temizlemesi epey zor ve zahmetli. Ancak restoranların bu tip balıklara menülerinde yer vermesi, avcıların da bu balıklara yönelmesini sağladı ve özellikle geçtiğimiz kış, kıyı kesimlerindeki istilacı balık türlerinin pek çoğu balık tezgahlarında yer aldı. Deniz koruma derneklerinin ortak bildiri gibi hazırladığı istilacı balık türleri dosyası güzel bir harekete dönüşerek denizlerdeki balık popülasyonunun korunması konusunda güzel bir adım olmuş oldu.
