YSK’NIN BEKLENEN KARARI ŞAŞIRTMADI

ERGÜN AYDOĞAN

Önce geçersiz oyların tümünü, sonra bazı ilçelerin tamamını, bazı ilçelerde ‘sondajlama’ yöntemiyle sayım yaptıran… 35 gün seçim sonucunu ilan edemeyen… yönetenlerin sandıkla, seçmenin özgür iradesiyle değiştiği inancını YSK 7/4 İstanbul büyükşehir seçimlerinin yenilenme kararıyla yıktı! Gerekçe kanunun açık hükmüne rağmen kamu görevlilerinden oluşması gereken sandık kurul başkan ve üyelerinin kamu görevlilerinden oluşmaması.
Kim oluşturacak? İlçe Seçim Kurulları, İl Seçim Kurulları ve YSK.
Ne zaman? Seçimlerden önce! Seçimin iptal alt yapısını oluşturmak için; bilerek mi oluşturmamışlar, acaba!
2 saatte iptal kararı veren YSK günler geçti hala ‘gerekçeli kararını’ yazabilmiş değil.
Neden, çok mu zor? İptali savunanlar kararı biliyormuş gibi; hele siz bir kararı görün, çaldılar! YSK kısa kararında çalındığı yönünde bir bilgi yok. O halde, iptali isteyenlerin iddia ettiği gibi ‘çalındığı iddialarına’ gerekçe mi aranıyor-oluşturuluyor!
Seçimi kaybeden Erdoğan ve Bahçeli YSK’nın iptal kararından ‘memnun’ olabilir. Ülkenin uluslararası arenada uğrayacağı itibar kaybını seçim kaybından önemsiz görebilir. Ancak YSK’nın aldığı iptal kararı ile birlikte Türkiye, içinde yer almaya çalıştığı modern dünyadan uzaklaşmış. Bağımsız hukuk organlarının, siyasetin emriyle karar verdiği ülke haline gelmiştir.
İptal kararını aldıran Erdoğan ve Bahçeli sevinedursun bakın AB Konseyi Genel Sekreteri Thorborn Jagland ne diyor, ‘’adil ve özgür seçimlerle ilgili gerekli koşullar, seçim günü öncesinden kontrol edilmeli, bu sonuç seçmenlerin güvenine zarar verme potansiyeline sahip.’’
AB Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Başkanı Andres Knape ise yazılı açıklamayla ‘’Türk seçmeninin yetkililere yönelik seçimle ilgili güveninde ciddi bir krize yol açılmaması için seçim sürecindeki güvenceleri geri kazanılması gerektiğini, özgür ve adil bir seçimler için koşulların uluslararası kurallara göre seçim günü öncesinde yaratılması gerektiğini ‘AKP tarafından yapılan itiraz, bizim demokratik ve adil seçim anlayışımıza aykırı’’ varsa, bu seçimlerden önce yapılmalıydı, açıklamasını yapıyor.
Daha ne diyebilirler…
YSK aldığı 7/4 kararla azda olsa var olan demokrasi umutlarını, hukuk güvencesini yok etti. Türkiye demokrasi liginden 3’ncü dünya ülke kategorisine terfi etti.
Başından beri seçimlerin iptale doğru gittiğini gördük, söyledik ama bu kadarda kör gözüm parmağına olamaz dedik, oldu. Ankara’da siyasi baskıya boyun eğmeyecek, bağımsız karar verebilecek hakimler olabilir ümidi…
Kazandığı 13 seçimi kamu görevlilerinden oluşmayan sandık kurulu başkan ve üyeleriyle kazanan AKP, kanunun emrettiği mühürsüz oyların geçersiz sayılacağı hükmüne rağmen geçerli saydırarak seçim kazanan AKP bu kez İstanbul’u kaybedince kamu görevlilerinin dışında görev alanların ‘tarafsız!’ hareket edemeyeceğine karar verdi. Çok yüksek bir bölümü AKP döneminin kamu görevlisi olanların tarafsızlığının güvencesi AKP mi?
Ülkeyi, ekonomiyi; tekrarlanacak seçimin ekonomide ve piyasalarda yarattığı tahribatın hesabını yapan siyasetçi yok. Siyasetçi önündeki-gelecek seçimleri, devlet adamları gelecek nesilleri düşünür. Demek ki Türkiye’de; devlet adamı yok!
23 Haziran’a kadar yüksek tansiyon, kızgın demiri daha da kızdırmaya devam!
Çünkü İstanbul seçimlerinin tekrarı sadece belediye başkan seçimi olmaktan çıkmıştır. Erdoğan İstanbul ısrarı ile Türkiye’yi yönetmekten vazgeçmiştir. İstanbul’u kaybettiği anda Türkiye iddiasından vazgeçmek zorunda kalacaktır.
Aynı zarfın içine 4 oy pusulası atılıp 3’nü doğru sayan, 1’nin yanlış sayıldığına hiçbir aklı başında seçmeni inandırabilmek mümkün değildir. Haklı, meşru, kazanılmış bir seçim iktidar gücü, baskısı ile yok sayılmıştır. Mağduriyet üzerine siyaset bina edenler, mağdur ede ede siyasi varlıklarını sürdürmeye çalışmaktadır.
Seçmen özgür iradesiyle baş başa ‘bırakıldığında’ gereğini yapacaktır.
Exit mobile version