“EN SİNSİ, EN KALLEŞ SALDIRILARDAN BİRİNE TANIKLIK ETTİK”

AK Parti Balıkesir İl Başkanı Ekrem Başaran, 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünde yaptığı açıklamada, “15 Temmuz gecesi, ülkemizi, milletimizi, demokrasimizi, Cumhuriyetimizi ve aydınlık geleceğimizi yok etmek isteyen vatan hainleri harekete geçmiş, milletin silahlarını yine bu aziz ve fedakar millete doğrultarak kanlı bir darbe girişiminde bulunmuşlardı. Ancak, milletimiz, bu darbe girişimini, sokakları ve meydanları doldurarak, ölümü göze alarak başarısızlığa uğrattı. 15 Temmuz gecesi; Türk Millet eğilmedi, Türkiye yenilmedi” dedi. 

 

Başaran’ın 15 Temmuz açıklaması şöyle:

 

“EN SİNSİ, EN KALLEŞ SALDIRILARDAN BİRİNE TANIKLIK ETTİK”

“15 Temmuz, devletimizin ve milletimizin hayatlarında gördüğü en alçak, en sinsi, en kalleş saldırılarından birine tanıklık ettiği bir gün. Altı yıl önce bugün, bu müstesna günde bir yandan milletin kazandığı muhteşem zaferin sevincini, diğer yandan darbe girişimi esnasında hayatlarını kaybeden aziz şehitlerimizin hüznünü birlikte yaşıyoruz.

Allah’ın yardımı ve milletin cesaretiyle başarısızlığa uğratılan darbe girişimi sırasında, hainlerin kurşunları ve bombalarıyla şehit düşen 251 kişiye Allah’tan rahmet, yakınlarına ve Türk milletine başsağlığı diliyorum. Her kesimden insanımızla, polis ve askerimizle darbe gecesi şehitler kervanına katılan 251 kahraman vatandaşımızın tamamının ismini, tarihe ve kalplere silinmemek üzere kazıdık. Onların aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz.

 

“15 TEMMUZ’U ANLAMAK İÇİN İSTANBUL’UN FETHİNİN MANASINA VAKIF OLMAK GEREKİR”

Kahramanca verdikleri mücadelede gazilik unvanıyla şereflenen kardeşlerimize de Rabbim’den sağlık ve afiyet temenni ediyorum. O gece darbecilere direnmek için sokaklara, meydanlara, saldırganların yöneldiği her yere akın akın koşan milletimizin her bir ferdine şükranlarımızı sunuyoruz. Hayatının baharındaki körpe fidanlardan bastonuna yaslanarak adeta uçarcasına hainlerin üzerine yürüyen aksakallı büyüklerimize kadar, bu mücadeleye katılan insanlarımızın hiçbiri asla unutulmayacaktır.

Milletimizin 15 Temmuz’da yazdığı destan, öyle sıradan bir darbe teşebbüsü ve onu bastırma hikayesi değildir. 15 Temmuz’u anlamak için, bu topraklardaki bin yıllık mücadelemize bakmak gerekir. 15 Temmuz’u anlamak için, Malazgirt’ten beri vatanımızın her karış toprağını nasıl şehit kanlarıyla yoğurduğumuzu bilmek gerekir. 15 Temmuz’u anlamak için, Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması vesilesiyle bir kez daha hayırla yad ettiğimiz İstanbul’un fethinin manasına vakıf olmak gerekir.

15 Temmuz’u anlamak için, Çanakkale’den Kutü’l Amare’ye, İstiklal Harbimizden Kıbrıs çıkarmasına, terörle mücadelemize kadar yaşadığımız nice badireleri gözlerimizin önünden geçirmemiz gerekir. 15 Temmuz’u anlamak için, darbecilerin başarılı olmaları halinde ülkemizi ve milletimizi nereye sürüklemek istediklerini kavramak gerekir. 15 Temmuz’u anlamak için, milletimize diz çöktürme, devletimizi ele geçirme, ülkemizi parçalama gayretlerinin gerisindeki sinsi projeyi görmek gerekir.

 

“MİLLİ İRADEYİ AYAKLAR ALTINA ALMAK İSTEYEN HAİNLER HÜSRANA UĞRADI”

Evet. 15 Temmuz gecesi, hürriyet aşığı bu millete zincir vurmayı tekrar denediler ve hamdolsun başaramadılar. Cumhurbaşkanımız, Liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla sokağa dökülen, demokrasisine sahip çıkan, hürriyetine pranga vurdurmak istemeyen aziz Milletimiz, Devletimizin vatan aşığı polisi ve askeriyle birlikte; Ezanımızı susturmak, bayrağımızı indirmek, milli iradeyi ayaklar altına almak, geleceğimizi karartmak isteyen hainleri, şanlı bir direnişle hüsrana uğrattı.

Kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, her kesimden, her meşrepten insanıyla Türk milleti, ülkesinin sahipsiz olmadığını göstermiştir. Bin yıldır hep süregeldiği gibi bugün de yerin üstündeki yaşayanları ve yerin altındaki şehitleriyle, Türkiye’nin sahibinin bu aziz millet olduğu bir kez daha teyit edilmiştir. Milletimizin her bir ferdi, ezanı, bayrağı, özgürlüğü ve geleceği için gerektiğinde yenilmez birer kahramana dönüşebileceğini ispatlamıştır. Artık tamamen sönüp gittiği düşünülen istiklal ateşinin, közlerinin altından yeniden harlanabileceği anlaşılmıştır.

 

“BU TOPRAKLARA SAHİP ÇIKMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Evet, Dünyada, şehadete cesaretle yürüyen, şairin ifadesiyle ‘ölümü de öldüren Rabb’e secdeler olsun’ diyerek hainlerin karşısına dikilen bir başka millet yoktur. İşte bunun için 15 Temmuz’u, Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak kutluyoruz. Bugün de her yıl olduğu gibi Balıkesir Milli İrade Meydanı’nda demokrasi nöbetinde milletimizle birlikte tek yürek olacağız. Bir olacağız, diri olacağız, birlikte olacağız. Bizleri böyle bir milletin ferdi olarak yarattığı için Allah’ıma hamd-ü senalar ediyorum. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü o gece yaşadığımız kutlu kucaklaşmayı bize ilelebet hatırlatacaktır. 15 Temmuz gecesi, daru bekaya uğurladığımız yiğitlere bir kez daha Allah’tan rahmet, gazilerimize sıhhat ve afiyet diliyorum.

Şehitlerimizin aziz hatıralarına ve kanlarıyla müşerref kıldıkları bu topraklara sahip çıkmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz, Demokrasinin Zaferi, Milletin Büyük Destanı’nı unutmayacağız, unutturmayacağız. TEK MİLLET, TEK BAYRAK, TEK VATAN, TEK DEVLET… 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde En büyük gücümüzün milletimizin birliği, beraberliği ve kardeşliği olduğunun bilinciyle hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.”

Exit mobile version