TAVUK ADASI’NDA NELER OLUYOR?

 

AYVALIK Tavuk Adası’nı bilirsiniz. Cunda sahilinde dondurma yalayıp dolaşırken, hemen karşıda sarı kahve tonlarda, yeşilliksiz bir ada ve üstündeki manastır yıkıntısı dikkatinizi çeker.

Muhtemelen adaya gidip o kalıntıları görmemişsinizdir. Ama adanın da, kalıntıların da orada olduğunu bilirsiniz.

On sekiz dönümlük bir adacık.

Bugünlerde adanın restoranlar, müzeler, atölyeler, irili ufaklı dükkanlar, eğlence mekanları, sanatsal çalışmaların yer alacağı farklı bir konseptten söz ediliyor.

Bugünlerde diyoruz ama, adada yapılaşma ve restorasyona izin çıktığı için bugün daha çok gündeme geliyor. Yoksa bu konsept için adanın bir bölümünün sahibi Dikran Masis, yıllardır projesine onay bekliyor.

Ayvalık’taki çeşitli sivil toplum örgütleri, platformlar, çevre aktivistleri ise bu projeye karşı çıkıyor.

Karşı çıkışın nedeni, onlarca adaya sahip Ayvalık’ta, sadece iki adada yerleşim söz konusu. Diğer adalarda imar yok; çünkü hepsi doğal, tarihi ve kültürel koruma altında.

Tavuk Adası da doğal ve kültürel miras.

 

***

ESKİDJİ’nin sahibi olarak bilinen Dikran Masis’in ‘keyif adası’ olarak nitelendirdiği projeyi Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin’in desteklediğini söylüyor.

Nerede söylüyor?

Gazete Ayvalık’a verdiği röportajda. Bu röportajın tamamını Youtube’de bulup izleyebilirsiniz.

Dikran Masis, Ayvalık Belediye Başkanı için ‘vizyoner’ ifadesini kullanıyor.

Keyif adası konseptine karşı çıkanları ise ‘hayırcılar’ olarak nitelendiriyor!

“Ben onlara çevreci demiyorum, onlar hayırcı” diyor.

Karşı çıkarak ‘hayırlı’ bir iş yapıyor olabilirler.. O açıdan da bakmak lazım olaya.

 

***

AYVALIK, Balıkesir vilayetinin gözbebeği. Memleketin tüm ilçeleri güzelliklerle dolu, ama Ayvalık’ı hepimiz başka bir yere koyarız. Oradaki tarihsel doku, eski zamanların mimari estetiğinin bugüne yansımaları falan.. Her ne kadar TOKİ ve kabarık iştahlı müteahhitlerin beton yağmacılığından nasibini almışsa da, bugün için o tarihsel keyif devam ediyor.

Ama her geçen gün biraz daha kirleniyor, biraz daha tüketiliyor Ayvalık.

Bunun böyle olduğunu bilenler, doğal ve kültürel mirasın turizm adı altında yok edileceğini düşünüyor, kaygılarını dile getiriyor ve itiraz ediyorlar.

 

***

DİKRAN Masis’in Gazete Ayvalık’taki röportajında en dikkat çekici cümle şu:

“Şu adaları turizme açmak lazım. Bu adalara doğal güzellik diyorlar. Bakıyorum, ben mi şaşıyım, neresi güzellik, tabiat güzelliği nerede, güzellik mi görmedik? Yüzde 90’ına imar veriliyor demiyorum, yüzde 5’ine imar versinler, sahiplenelim. Oturmadığın ev senin değildir. Kullanmadığın araba senin değildir. Tabiat varlığı diyoruz. Nesi tabiat varlığı?”

Oysa Ayvalık UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde. Tavuk Adası da bunun içinde. Oradaki yapılaşma, betonlaşma ilçenin liste dışı kalmasına neden olabilecek.

İtiraz edenlerin gerekçeleri arasında bu da var.

Adanın kıyı çizgisinin, topografyasının, deniz tabanının yok edileceği görüşündeler.

 

***

TAVUK Adası ‘keyif adası’ olacakmış; Dikran Masis öyle diyor. Eğlence adası olmayacakmış.

Adaya giderken para ödeyecekmiş ziyaretçiler. Müzeye girer gibi yani.

Ödeyecekleri miktara göre restoranların, müzelerin, kafelerin kapıları açılacakmış.

Yani öyle elinizi kolunuzu sallayarak giremeyeceksiniz.

Girişte sizi akordeon çalan müzisyenler, kemancılar karşılayacakmış.

Dört yüz elli – beş yüz sene önceki ada yaşamına atıfla, restore edilecek manastırın çevresine çadırlar kurulacakmış.. Bu çadırlarda otantik halılar, kilimler, geleneksel ürünler sergilenecekmiş.

“Para harcayacaksın” diyor Dikran Masis; “boş adamları adada görmek istemiyorum…”

“Burası şıpıdrık terlikle dolaşıp çekirdek çıtlatacak yer olmayacak” diye ekliyor.

Halıcılar, antikacılar, takı, incik boncuk reyonları, hediyelik eşyacılar falan çevreleyecekmiş adayı.

Ayrıca sanatçılar için özel çalışma alanları yapılacakmış. Heykeltraşlar, ressamlar için adada atölyeler oluşturulacakmış.

“Ben burada yeni bir dünya oluşturacağım” diyor.

Ada rıhtımında ziyaretçileri karşılayan kemancıdan, restoranlarda kafelerde çalışacak garsonların kılık kıyafetine kadar her şeyi uzmanlarca belirleyeceklermiş. Mimarlar, iç mimarlar, sanatçılar dekorasyon uzmanları falan bu proje için harıl harıl çalışıyormuş.

 

***

TAVUK Adası’na bugüne kadar gitmediyseniz, bundan sonra hiç gitmeyin. Zaten gidemezsiniz. Tekneyle, kayıkla falan gidersiniz de, sahilden gerisin geri yollanırsınız. Çünkü şıpıdık terlikli çekirdek çıtlatıcıları istenmiyor. Sıradan yurdum insanı gelmesin yani; gelir seviyesi yüksek olanlar tercih edilecek. Tabi öyle “kıroyum ama para bende” formatlılar da değil.. Az çok güngörmüş, kitap okumuş, sanat deyince bön bön bakmayan, iyi kazanan ve iyi yaşayanlar… Hedef kitle o.

Tam da bizim Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın istediği türden!

Ne diyor bizim Başkan:

“Buralara zengin tatilciler, paralı turistler gelsin…”

Muhtemelen Dikran Masis’le tanışmıştır. Yaşama geçirmeyi planladığı projeyi beğendiğini söylemek de mümkün. Yani öyle olduğunu düşünüyorum.

Ayvalık konusunda oldukça hassastır. Tavuk Adası projesine dair zerre laf etmedi bugüne kadar. Olumsuz düşünseydi, Ayvalık Belediye Başkanı’nı ezerdi laflarıyla.. Bir şey söylemediğine göre, “çok güzel proje” modunda.

 

***

DİKRAN Masis de Cunda Adası’nı seven zenginler ve ünlüler kervanında. Cunda’nın bir starı olmadığını, bu yüzden parlatılamadığını ileri sürüyor.

Oysa Cunda’yı bilmeyen var mı?

“Cunda nedir” diye kime sorarsanız sorun, “gemi direklerinin uçları” diye yanıt vermez hiç kimse. “Ayvalık’ın en güzel köşesi” derler.

İşte efendim Boynerler, Sabancılar, Koçlar falan adada ve Ayvalık’ta mal mülk sahibidir malum. Dikran Masis onların her birinin kendi çapında marka olduğunu söylüyor, ardından “star lazım” diyor.

Bu proje hayata geçer de istediği konsept oturursa, Ayvalık’ın ihya olacağını iddia ediyor.

Bu noktada sanırım ‘geleceğin starı’ koltuğuna kendisini oturtuyor.

Bir de Ayvalık halkına mesajı var…

Hani anlattığı konseptte bir turizm hareketi gerçekleştiğinde, Ayvalık’ta daha fazla otele, motele, turistik tesise ihtiyaç olacağını anlatıp, turizm yatırımları için davetiye çıkarıyor.

 

***

KÜLTÜR Bakanlığı da heyecanla karşılamış projeyi.

“Devlet arkamda durursa, dünya çapında bir bir kültür merkezi ve keyif adası yapacağım” diyor.

Bir de ‘halkçı’ olduğunu iddia ediyor:

“Ben halkçıyım. İki bin yedi yüz müzayede yaptım, yüz kırk altı bin kişiye mal sattım. Benim çarşılarımı senede beş buçuk milyon kişi ziyaret ediyor. Bir metrekare boş yer yok.”

Yapılan iş ve kazançla, halkçılığı ilişkilendiremedim. Röportajı siz de izleyin Youtube’da; belki benim atladığım bir iki nokta olmuştur.

 

***

AYVALIK Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Girişimi ise konuyu yargıya taşıyor. Kamuoyuna şu mesaj veriliyor:

“Ayvalık Tavuk Adası’nda Milli Parklar Kanunu’na, Ayvalık Adaları Tabiat Parkı hükümlerine, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na, İmar Kanunu’na, Kıyı Kanunu’na ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin taraf olduğu doğal ve kültürel mirasımızı koruyan uluslararası pek çok sözleşmeye aykırı olarak süren inşaata hep birlikte dur diyelim. Bugün Tavuk Adası, yarın Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nın birbirinden değerli diğer adaları. Ayvalık’ta rant için yapılan doğa ve kültür katliamına izin vermeyeceğiz.”

Dikran Masis’in, “onlar çevreci değil, hayırcılar” dediği bu grubun projeye itiraz gerekçeleri de bunlar.

 

***

BENDENİZ de Ayvalık’ın doğal ve kültürel hazinelerinin olduğu gibi korunması tarafındayım. Koruma altındaki adalardan birinde bu veya benzeri bir projeyi yaşama geçirdiklerinde, diğer adalarla ilgili talepler, hedef projeler, girişimler gündeme gelecektir kuşkusuz.

Bu arada Bodrum, Çeşme, Marmaris, Alaçatı gibi sahil kasabalarının turizm adına getirildiği durum ortada. Ayvalık onlara oranla çok daha bakir bir yerleşmelik.

Mevcut dokusuyla Ayvalık’ı korumak, yaşatmak gerekiyor.

Öbür türlü bir bakmışsınız, yıllar sonra adanın biri keyif, öteki eğlence, beriki kumarhane, diğeri diskotek adasına dönüşmüş. Ayvalık merkezi olduğu gibi betona kesmiş. Tarihi özellik taşıyan mekanlar yerle yeksan; yerlerine apartmanlar, oteller dikilmiş!

Ayvalık’ı uzun süredir Zenginler Kulübü yönetiyor zaten. Onların dediği oluyor.

 

 

Exit mobile version