Ulusal Süt Konseyi’nin cumartesi günü yaptığı toplantıda belirlediği 13.50 TL’lik çiğ süt fiyatı, üreticiyi memnun etmedi. Balıkesir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Çetin, açıklanan süt fiyatının üreticinin yok sayıldığının açık göstergesi olduğunu söyledi.
ÖMER KANTARLIOĞLU
Balıkesir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Çetin, “açıklanan süt fiyatları, üreticilerimizin ve üretimin yok sayıldığının açık bir göstergesidir. Son 1 ayda başta yem fiyatları olmak üzere giderlerimize gelen zamların hiç dikkate alınmadığı aşikardır” dedi.
Birlik Başkanı Hasan Çetin’in konuyla ilgili açıklaması şöyle:
“Bu sistemin içinde önerilen fiyatlarla süt üretiminin devamlılığını sağlamak çok zordur. Sürekli yaşadığımız bu kısır döngü içinde çaresizlikle tüm işletmelerimiz ya küçülmeye gidip ineklerini ve düvelerini kesecek ya da üretimden vazgeçip bu işi bırakacaktır. Üreticilerimiz yıllardır tüm zorluklarla edindiği tüm kazanımlarımdan vazgeçecektir. Maalesef ki istikrarın olmadığı sektörde yaşanacak üretim kayıplarının sonuçları uzun vadede yine hepimizi etkileyecektir. Üreten ve tüketen hep kaybedecektir.1 Ocak itibari ile vergi artışlarına, maaşlara yapılan zamlara bakılınca süt fiyatına yapılan artış reel piyasa koşullarının çok altında tutulduğu gibi açıklama tarihi ile üreticin 22 günlük emeği bile heba edilmiştir. Üreticimiz yine emeğini, alınterinin karşılığını alamamıştır. Bunlar da yetmez gibi açıklamada soğutma ve nakliye bedeli belirsizliğinin yarattığı karmaşa ile tüm üreticilerimiz her konuda çıkmaza itilmiştir. Sadece süt fiyatlarına baskı yapmakla enflasyonu düşüremeyiz. İvedilikle verilen hatadan dönülmesi biz üreticileri tekrar umutlandıracaktır.”
Bu arada Ulusal Süt Konseyi’nin belirlediği çiğ süt fiyatına, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği de tepki gösterdi.
Merkez Birliği’nin konuyla ilgili açıklaması ise şöyle:
“GÜÇ ODAKLARININ VE LOBİLERİN ETKİSİNDE KALMAYACAK BİR KONSEY OLUŞTURULMALI”
“Cumartesi günü yapılan Süt Konseyi toplantısı sonucunda belirlenen fiyat çiğ süt üretimine büyük darbe vuracaktır. Belirlenen fiyat ile sürdürülebilirliğin devam etmesinden ve üretimden bahsedilemez. Tavsiye fiyat belirlenirken hangi parametreler ele alınmıştır, konseyde üreticileri temsil eden yönetim kurulu üyeleri sahadaki mevcut durumu yaşanan sıkıntıları aktardılar mı? Önceki dönemlerde bizim de görev yaptığımız Ulusal Süt Konseyi bu yapısıyla ne üreticiye, ne tüketiciye, ne de sanayiciye faydalı olamamaktadır diye tepki göstermiştik. İstifa ederken yayınladığımız deklarasyon içeriği maalesef ki halen geçerlidir.
“KONSEY’DE ÜRETİCİYİ TEMSİL ETTİĞİNİ SÖYLEYENLER BU MÜCADELEYİ YAPAMIYOR”
Haklı çıkmak istemiyoruz, konsey yapısının güçlenerek değişmesi gerektiğini vurguluyoruz.
Süt ve yem fiyatlarını düzenleyen kuralları oluşturabiliriz. Yaptırım gücü olan, üreticiyi merkeze alan, hiçbir güç odağının ve lobinin etkisine girmeyecek bir Konsey oluşturmanın bu karmaşanın çözümü olacağını, fiyat oluşumunun felsefesini kalıcı olarak inşa edebileceğini vurguluyoruz.
Konseye adını veren ürün olan sütü üretenlerin, yetiştiricilerin orada temsil edilmesini ve hakkının savunulmasını istiyoruz. Konseyde Üreticileri temsil ediyoruz diyen birliklerin bu mücadeleyi yapamadığını bir kez daha gördük. Bu karar sonrasında değişik bölgelerde birbirinden çok farklı fiyat uygulamaları oluşacak ve sahada fiilen fiyat karmaşası olacaktır.
“BU ŞARTLARLA ÜRETİM SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMAKTAN ÇIKTI”
Artan yem fiyatları ve diğer girdiler sonucunda maliyetlerimiz zaten artmış durumdadır ve önümüzdeki günlerde yem fiyatlarına gelebilecek zamları ve girdi fiyat artışlarını hiç kimse öngörememektedir. Bu şartlar ile üretim sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır ve daha önce birçok defa tecrübe edildiği gibi; sektörden çıkış artacak, dişi hayvanlar kesime gidecek, üretim azalacak, yeniden hayvan ithalatı, yeniden süt tozu ithalatı gündeme gelecektir. Bu kapsamda, Konseyi en kısa süre içerisinde bu hatalı karardan dönmeye ve sürdürülebilir hayvancılık için gereken kararları açık bir şekilde almaya davet ediyoruz.
