EYBEK DAĞI’NA KURULACAK RES’E YÖRE HALKINDAN TEPKİ VAR

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Proje gerçekleşirse 25 kilometrelik yeni bir yol açılacak, 11 kilometrelik eski yol ise genişletilecek. Yüzde 90’ı yabancı sermayeli proje için geçtiğimiz Ekim ayında yapılmak istenen “Halkı Bilgilendirme Toplantısı”, projeye karşı çıkan yöre halkı bilgilenmek istemediği için yaptırılmamıştı.

 

Balıkesir’in Havran ilçesinde Kazdağı silsilesinin bir parçası olan Eybek Dağı’nda yapımı tasarlanan 40 adet RES türbiniyle ilgili 17 Haziran’da Ankara’da yapılacak İnceleme Değerlendirme komisyonu ( İDK) toplantısı, doğa gönüllüleri ve yöre halkını yeniden harekete geçirdi.

Edremit’e bağlı Yaşyer Mahallesine 3, Hacıarslanlar Mahallesine 4 kilometre mesafede yapımı planlanan RES türbinlerinin 7 tanesi tarım alanında, 33 tanesi ise ormanlık alanda yer alıyor. Doğa gönüllüleri ve yöre halkı, ekosisteme vereceği zararlar dışında Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporunda birçok çelişki bulunan projenin iptalini istiyor.

Gerçekleştiğinde yılda 524 bin kilovatsaat enerji üretmesi planlanan, içinde tarım alanları ve ormanların bulunduğu 138 bin dönüm arazinin tahsis edildiği projede ne kadar ağaç kesileceği bilinmiyor.

Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğünün gen koruma alanına 30 metre mesafede olduğu belirtilerek itiraz ettiği proje için bölgeye 8 metre genişliğinde 25 kilometrelik yeni bir yol açılacak, 11 kilometrelik eski yol ise genişletilecek. 10 ayda tamamlanması planlanan projenin işletme ömrü ise 49 yıl olacak. Polat Enerji’ye ait görünen, yüzde 90’ı Kanada ve Fransız sermayeli Duygu RES adlı proje için geçtiğimiz Ekim ayında Edremit’te yapılmak istenen “Halkı Bilgilendirme Toplantısı”, projeye karşı çıkan yöre halkı bilgilenmek istemediği için yaptırılmamıştı.

“Kazdağları’nda RES’e Hayır Dayanışması”, proje hakkında halkı bilgilendirmek amacıyla Edremit Cumhuriyet Meydanı’nda imza kampanyası düzenledi. Dayanışmanın yaptığı basın açıklamasında da, “Projenin gerçekleştirileceği Eybek Dağı ve çevresi Edremit Körfezi’nin akciğeridir. Proje alanı yer seçimi yanlıştır. Projenin burada gerçekleştirilmesi, bölgede ciddi tepkilere yol açacaktır.” denildi.

Açıklamada şu görüşlere yer verildi:

“Yollar ve tribün kurulum alanlarında yapılacak kesim ve inşaat faaliyetleri nedeniyle bölgenin eşsiz ekosistemi etkilenecektir. Ayrıca proje alanında tarım alanı ve meralar da vardır. Köylülerin tarım alanlarının kamulaştırılması ve meraların tahsisi durumunda, köylüler tarım yapamaz, hayvan yetiştiremez hale gelecektir.”

Yenilenebilir enerji üretimi bizlerin de desteklediği bir enerji şekli” olduğu açıklamada, “Ancak uygulamanın ve yer seçiminin doğru olması enerji yatırımlarının doğayı tahrip etmemesi ve rant odaklı olmaması gerekir. Enerjinin Almanya, Danimarka gibi ülkelerde olduğu gibi yerel yönetimlerin ve halkın katılacağı kooperatifler aracılığıyla üretilmesi en doğru yoldur. Ne yazık ki ülkemizde yenilenebilir enerji yatırımları da özellikle yabancı sermayeli şirketler aracılığıyla ranta ve talana dönüştürülmüştür.” denildi. Edremit Belediye Başkan Yardımcısı Metin Tuncer de yaptığı konuşmada, Eybek Dağı’na RES istemediklerini belirtti. Basın açıklamasına, Ayvalık Tabiat Platformu, Burhaniye Çevre Platformu ve Edremit Çevre Sağlığı Derneği gibi doğa koruma örgütlerinin yanı sıra bölgedeki sendikalar ve siyasi partiler de destek verdi.

ÇED raporunun çelişkilerle dolu olduğunu belirten Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan ise “Proje ile ilgili Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün görüş yazısında, türbin sayısı 146 adet olarak belirtilmiştir. Oysa ÇED dosyasında 40 adet türbin yer almakta. Burada DHMİ’ye farklı bir proje mi sunuldu” sorusu akla geliyor” dedi.

Yarasa ve Memeli Değerlendirme Raporlarında Kasım ayında 10 gün süre ile yapıldığı belirtilen kuş gözlemlerinin en az iki yıl yapılması gerektiği ifade edildiğine dikkat çeken Doğan, “Ayrıca türbin montajından sonra 2 yıl daha gözlem önerilmekte. Türbinler monte edildikten sonra gözleme devam etmek sonucu nasıl etkileyecektir? Kuşlara, yarasalara ve memelilere zarar verildiği saptanırsa türbinler sökülecek midir? Raporda, kesilen ağaçların Orman idaresi tarafından ekonomiye kazandırılacağı belirtilmekte, ağaçlara emtia gözüyle bakılmaktadır” dedi.

Kopyala-yapıştır olduğu anlaşılan raporun Eybek Dağı’nı İzmir’de gösteren bir tuhaflığa düştüğünü de anlatan Doğan, yöre halkının, RES projesini istemediğini, nitekim raporda “Halkın Katılımı Toplantısı” başlığında, “Balıkesir’de halk projeye karşı olduğunu beyan ederek bilgilenmek istememiştir” denildiğini belirtti. Doğan, “Halkın istemediği proje halka rağmen yapılmamalıdır” dedi.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve yöredeki STK’lar olarak İDK toplantısına katılarak itirazlarımızla birlikte bu çelişkileri de dile getireceklerini belirten Doğan, “Türkiye’nin kurulu elektrik gücü 87 bin MWe, 2018’de kullanılan enerji ise 47 bin MWe’dir. Bu rakamlar Enerji Bakanlığı ve TEİAŞ’ın web sitelerinde yer almaktadır. 2028 yılı için bile fazla kurucu gücümüz vardır. Bu nedenle Dünyanın ender ekosistemlerinden biri olan Kazdağları ekosistemine zarar verecek olan Duygu Rüzgar Enerjisi Santrali için ÇED sürecinin sonlandırılarak projenin iptal edilmesini istiyoruz” dedi.

Yenilenebilir olması yanında “temiz enerji” olarak da adlandırılan RES’ler yerleşim yerlerine yakın bölgelere kurulduğunda baş ağrısı, depresyon, uykusuzluk, tansiyon yüksekliği, anksiyete ve dolaşım sistemi hastalıklarına neden oluyor. Kuş göç yolları, meralar, tarım alanları ve ormanlık bölgelere kurulduğunda ise tozlaşmayı sağlayan arı vb. canlılara zarar vermesi, klima etkisi yapması nedeniyle tarım, hayvancılık ve biyoçeşitlilik olumsuz etkileniyor, orman ekosistemi bozuluyor.

 

******

EYBEK’E RES İSTEMİYORUZ!

“Bildiğiniz gibi, Kazdağımız, Madra Dağımız, Eybek Dağı’mız, dağlarımız, ovalarımız, derelerimiz, denizlerimiz ne yazık ki talancı sermayenin tehdidi altında. Madenciler, termikçiler, enerji şirketleri en güzel ekosistemlerimize göz diktiler.

Eybek Dağı’mızda da Polat Enerji A.Ş. adlı, yüzde doksanı Kanada ve Fransız sermayeli  çokuluslu bir firma, Duygu RES Projesi adlı bir rüzgar enerji santralı yapmak istiyor. Söz konusu projenin ÇED süreci geçtiğimiz yıl başlamış, 25 Ekim 2018 tarihinde Edremit Şükrü Kültür Merkezinde yapılmak istenen “Halkı Bilgilendirme Toplantısı”nı yaptırmamış ve “RES’lerin zararlarını biliyoruz, Eybek Dağı’nda RES istemiyoruz, o nedenle de bilgilenmek istemiyoruz” demiştik.

Proje ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirme süreci devam ediyor. 17 Haziran 2019 tarihinde, pazartesi günü saat 10.30’da, Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda İnceleme Değerlendirme Komisyonu toplantısı var. İnceleme Değerlendirme Komisyonu üyeleri, Tarım ve Orman Bakanlığı, Enerji Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi kuruluşların ilgili birimlerinin temsilcilerinden oluşuyor. Projenin geleceğine bu toplantıda karar verilecek. ÇED Raporu uygun bulunmuş ise proje kabul edilecek, eksikler var ise ÇED süreci durdurulacak ve ek süre veriler eksiklerin tamamlanması istenecek, proje olumsuz bulunursa da ÇED süreci sonlandırılacak.

Bizler Yenilenebilir Enerji yalanlarıyla Eybek Dağı’nın da talan edilmesini istemiyoruz.

“HAVAMA, SUYUMA, DAĞIMA DOKUNMA”

“Duygu RES Santrali” projesinin ÇED Dosyasını inceledik, uzmanlarımıza gönderdik ve ne denli baştan savma, acele ile hazırlanmış, kopyala yapıştır bir ÇED dosyası olduğunu gördük. Öyle ki, dosyada Balıkesir Orman Bölge Müdürlüğü yerine İzmir Orman Bölge Müdürlüğü denilmiş. Yani Eybek Dağı’mız İzmir’e taşınmış. Biz Eybek Dağı’mızı vermeyiz. Uzmanlarımız, Dosyada yer alan ve Eybek Dağı’nda olduğu yazılı bazı bitki ve hayvanların bölgemiz ile hiçbir alakası olmadığını belirttiler. Eybek Dağı’nda olan endemik bitkilere de yer verilmediğini…Hatta listelerde yazdıkları bitki ve hayvan adlarının güncel olmadığını…

Dosyada daha bir sürü yanlışlık ve eksiklik var. Bunları İDK toplantısına katılıp yazılı ve sözlü olarak komisyon üyelerine belirteceğiz ve ÇED sürecinin sonlandırılmasını ve projenin uygulanmamasını isteyeceğiz.

“ÖNCE ENERJİ VERİMLİLİĞİ”

“Enerji İhtiyacımız Var” sözü koca bir yalan. Kurulu gücümüz: 87 bin mw. 2018’de Kullanılan enerji: 47 bin mw.  Bu rakamlar Enerji Bakanlığı’nın web sayfasından.

Halihazırda 2028 yılı için bile fazla kurucu gücümüz var.

Öncelikle enerji tasarrufu, enerji verimliliği gibi uygulamaların yapılması ve kayıp kaçağın önlenmesi gerekir. İklim değişikliğine yol açan fosil yakıt kullanılarak gerçekleştirilen termik santralların kapatılması gerektiği gerçeğiyle, güneş ve rüzgardan yararlanılarak yenilenebilir enerji üretimi bizlerin de desteklediği bir enerji şeklidir ancak uygulamanın ve yer seçiminin doğru olması gerekir. Enerji yatırımlarının doğayı tahrip etmemesi ve rant odaklı olmaması, gereken enerjinin Almanya, Danimarka gibi ülkelerde olduğu gibi yerel yönetimlerin ve halkın katılacağı kooperatifler aracılığıyla üretilmesi en doğru yoldur. Ne yazık ki ülkemizde yenilenebilir enerji yatırımları da özellikle yabancı sermayeli şirketler aracılığıyla ranta ve talana dönüştürülmüştür.

Yer seçimindeki yanlış uygulamalar ve fazla sayıda tirübün nedeniyle bugüne kadar Karaburun, Çeşme, Urla ve Bodrum civarlarında gerçekleştirilen RES projeleri çevreye verdiği zararlar nedeniyle tepkilere neden olmuştur. Söz konusu bölgeye yapılan ziyaretlerde, bölge halkının şikayet ve rahatsızlıklarına ve en bakir alanlarda açılan yollar ve tribün kurulum alanlarında gerçekleştirilen inşaat faaliyetleri ile söz konusu bölgelerde gerçekleşen ekolojik yıkımlara tanık olunmuştur.

150 megawat kurulu güce sahip olan Duygu RES Projesinde de oldukça büyük tribünlerin kullanılacağı görülmekte olup bu tribünlerin taşınması için de geniş yolların inşa edilmesi gerektiği açıktır. Projeye göre 37’si 4 Megawat, 3’ü de 0,9 Megawat  gücünde olmak üzere 40 türbin yapılacaktır. Türbinlerin taşınması için 25 km uzunluğunda 8 metre genişliğinde yeni yol yapılacak, 11 km. eski yol da genişletilecektir. İlk projeye göre türbin sayısı 75’den 40’a düşürülmüş ancak türbin kapasiteleri arttırılarak aynı kurulu güç korunmuştur.Bazı  türbinlerin yerleri ilk projeye göre daha az orman tahrip edilmiş olacağı açıklaması ile ormanlık alanların güneyine kaydırılmıştır. Ancak bu değişiklikler yeterli değildir.

Yollar ve tribün kurulum alanlarında yapılacak kesim ve inşaat faaliyetleri nedeniyle bölgenin eşsiz ekosistemi etkilenecektir. Ayrıca, bölgede yaşayan ve ormandan kestane, mantar toplayan yerel halk bu durumdan olumsuz etkilenecektir. Ayrıca proje alanında tarım alanı ve meralar da vardır. Köylülerin tarım alanlarının kamulaştırılması ve meraların tahsisi durumunda, köylüler tarım yapamaz, hayvan yetiştiremez hale gelecektir.

RES’lerin kuşlar, arılar ve yarasalar üzerinde de etkili olduğuna dair önemli araştırmalar vardır. RES’lere yakın alanlarda tarımsal faaliyetler de olumsuz etkilenmektedir. Bu durumda, bölgemizin geleneksel tarım ürünü zeytin de olumsuz etkilenecektir. Nitekim ÇED Dosyası ekinde yer alan Kuş, yarasa ve Memelilerle ilgili raporda 10 günlük gözlemin yeterli olmadığı, daha uzun süre gözlem yapılması gerektiği belirtilmektedir.

Duygu RES Projesinin kurulması planlanan EYBEK Dağı ve civarı, Edremit Körfezi için oldukça önemli özelliklere sahiptir. Bölgenin akciğeridir. Proje alanı yer seçimi yanlıştır. Projenin burada gerçekleştirilmesi, bölgede ciddi tepkilere yol açmaktadır.”

 

 

 

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
EYBEK DAĞI’NA KURULACAK RES’E YÖRE HALKINDAN TEPKİ VAR
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!