Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Serkan Sarı Sayıştay’ın raporlarında Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik getirilen eleştirileri değerlendirdi. Raporda yer alan eleştirilerden Balıkesir’i düşünenler olarak utanç duyduklarını belirten Serkan Sarı, kentin iyi yönetilmediğini ileri sürerek, belediye yönetiminin kanunlara uymadığını ifade etti.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin Sayıştay raporlarını değerlendiren CHP İl Başkanı Serkan Sarı, belirlenen usulsüzlüklerle şehrin geleceğinin karartıldığını söyledi. Yücel Yılmaz başkanlığındaki Büyükşehir Belediyesi’nin yönetimini eleştiren Serkan Sarı yaptıkları tüm uyarıların olumsuzluk olarak raporda yer almasının da dikkat çekici olduğuna vurgu yaptı.
Düzenlediği toplantıda Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesine değerlendiren CHP İl Başkanı Serkan Sarı personel giderlerinin çokluğuna değindi. 2022 yılı bütçesinde personel giderlerinin 463 milyon lira olduğunu ifade eden Serkan Sarı, Büyükşehir Belediyesi’nin bunu satışla karşılayacağını ileri sürdü. 2022 yılındaki bütçede 420 milyonluk satış bulunduğunu belirten Serkan Sarı, “taş üstünde taş bırakmayarak personel parasını çıkaracaklar” dedi. Sarı ayrıca bütçedeki faiz giderlerinin çokluğuna da eleştiri getirdi.
“UYARILARIMIZ RAPORDA OLUMSUZ OLARAK YER ALDI”
CHP İl Başkanı Serkan Sarı toplantıda ilk olarak Sayıştay Raporlarını değerlendirdi. Sarı şunları söyledi:
“Ne yazık ki yıllardır yaptığımız uyarılar, vurguladığımız konu başlıkları, kentimize olan sevgimiz ve saygımızla verdiğimiz mücadele sokakta vatandaşın farkında olmasına rağmen bu kenti yönetenler ne yazık ki dikkatini çekemediğimi görüyoruz. Bütün uyarılarımız dikkate alınmadığı gibi daha da artırılarak usule, kanuna, yasaya aykırı bir şekilde eylem ve söylemlere devam ederek bu kentin geleceğini her geçen gün biraz daha karartıyorlar. Balıkesir Büyükşehir Belediyesini yöneten Yücel Yılmaz ve onun ekibi ne yazık ki Balıkesir’in geleceğini karartmaktan ve yasa dışı çalışmalara devam etmekten vaz geçmiş değiller. Balıkesir Büyükşehir Belediyesiyle ilgili Sayıştay 2020 yılını gösteren bu raporunu yöneticiler okuyorlarsa kanaatimce insan içine çıkmaya utanacaklardır diye düşünüyorum. Bunlar sürekli gündeme getirdiğimiz, sürekli vurguladığımız konu başlıklarının bir kısmını içermektedir.
“BİZİ TEHDİT ETME CÜRETİNİ GÖSTERDİLER”
Büyükşehir Belediyesi ve BASKİ’yle ilgili çalışma yaparken elime açıklama ulaştı. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz adına konuşan bir belediye meclis üyesi Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve muhalefet partisinin il başkanını tehdit etme cüretine şahit oldum. Hodri meydan diyoruz. Buyursunlar burada bizi tehditle, bu şekildeki açıklamalarla korkutabileceklerini sanıyorlarsa bir dakika dahi beklemesinler yasaya, hukuka, vatandaşa, halka, emeğe, mücadeleye saygı duyan bizler asla ve asla bir adım dahi geri atmayız. Bu nasıl bir açıklamadır ki basına bu seviyede bir dille Cumhuriyet Halk Partisi’ni ve ittifak ortağımız İYİ Parti il başkanını ve meclis üyelerini bu şekilde tehdit etme cüretini göstermişlerdir. Buyursunlar biz buradayız her ortamda ve her platformda da tartışmaya, sormaya, sorgulamaya devam edeceğiz.”
“DENETÇİLER SİZ KAYITLARINIZI BİLE TUTAMIYORSUNUZ DEMİŞ”
Sayıştay raporlarındaki muhasebe kayıtlarının düzgün tutulmaması konusunda açıklamalarda bulunan Serkan Sarı şunları dile getirdi:
“Bunu yapanlar yasadan ve hukuktan bahsederek bir takım beyanatlarda bulunmuşlardır. Bende aynen onlara yasa ve hukuk çerçevesinde tespit edilmiş olan hataları soruyorum. Nedir bu hatalar? Muhasebe kayıtlarında yer alan gelir ve tahakkuk bilgileriyle gelir servisi ve diğer tahakkuk birimlerinin tahakkukları arasındaki uyumsuzluk bulunmasıdır. Bunu Türkiye Cumhuriyeti’nin Sayıştay’ının denetçisi yazmıştır. Bu benim tespitim değil, yasaya, hukuka uygun bir şekilde denetim yapan Sayıştay denetçisinindir. Burada ne diyor? Siz hesaplarınızı tutamıyorsunuz kardeşim, kayıtlarınızı tutamıyorsunuz.
Ne giren kaydınız doğru, ne çakınınız, ne tahsilatınızın ne de kesmiş olduğunuz makbuzum kayıtları birbirini tutmuyor. Bunu burada yazmış; Büyükşehir’i temsil eden yöneticiler Büyükşehir Meclis toplantısında kodlama hatası, veri hatası gibi bir takım açıklamalar yapmışlar. Bizde kamuoyu olarak onların beyanatlarına bir an inanasımız geldi. Ama meğerse aynı açıklamayı aslında Sayıştay’ın denetçisine de yapmışlar. Sayıştay denetçisi “bu yapmış olduğunuz açıklamalar bu sorunu kanıtlamıyor, bu sürece dayanak değil. Yapmış olduğunuz açıklamaları anladım, ama bunun cevabı olmadığını vurguluyorum ve bu eksiklikleri tespit halinde raporumuza yazıyorum” diye çok açık ve net bir şekilde yazmış. Hatta bu raporu yazarken daha önceki yıllardaki denetimlerde yazılanların anlaşılmadığı için Türk Dil Kurumu’ndan alıntılar yapmış. Çünkü ifade ettikleri ne yazık ki kenti yönetenler tarafından algılanmıyor, anlaşılmıyor ve gereği yapılmıyor.
Bu seviyede herkesin anlayabileceği gibi bugün Balıkesir Büyükşehir Belediyesini yöneten ve bizleri tehdit etme cüretini gösteren şahsın bile anlayabileceği seviyede ayrıntılı bir şekilde raporlarda yazılmıştır. Bunun sonunda da şu anda 1 milyon 346 bin TL’lik tutarsızlık var. Kayıtlarda bu paranın ne olduğu ne yazık ki açıklanamamış. Bunu tespit etmiş Sayıştay’ın denetçisi. Bunu ben söylemiyorum Sayıştay’ın denetçisi söylüyor, bunu ben halkımla paylaşıyorum. Çünkü ilgililer yapmış oldukları çalışmaları, tutmuş oldukları raporları, yapılan denetimleri ve bütün belediyenin faaliyetlerini sitelerinde yayınlaması gerekmesine rağmen yayınlamadıkları için.”
“TOPLU TAŞIMA HİZMETLERİ İHALESİZ VERİLEMEZ”
Toplu taşıma hizmetlerinin ihalesiz verilmesiyle ilgili Sayıştay Raporunda yer alan hususları da değerlendiren Serkan Sarı şunları söyledi:
“Toplu ulaşım hizmetlerini ihalesiz ve süresiz olarak kullandırılmasıyla ilgili yasa açık ve net. Bu konuyla ilgili 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu, 5393 Sayılı Belediye Kanunu, 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu açık ve net bir şekilde yasalardan dem vuran arkadaşlarımızın da dikkat etmesi üzerine bu konuda bir hukukçuya danışmaları gerektiğini de vurguluyorum. Çünkü yasalar iktidarın belediyesi de olsanız, muhalefetin belediyesi de olsanız hepimiz için geçerlidir. Tabi ki bu bölgede çalışan şoför esnafımız mağdur edilmemeli. Tabi ki burada yaşayan vatandaşlarımız ulaşım hizmetinden mağdur olmamalı, hak mahrumiyeti yaşamamalı, sorun yaşamamalıdır. Ama yasadan da ayrılmamalıyız Ne taşıyıcının ne de vatandaşın mağduriyetini yaşatmadan yasa çerçevesinde bu ihaleleri düzenlememiz gerekmektedir.”
“DİLİMİZDE TÜY BİTTİ”
Belediye mülklerinin devriyle ilgili bulgular hakkında açıklama yapan Serkan Sarı şunları ifade etti:
“Üçüncü maddede işletmeye devredilmeyecek olan belediye mülkiyetlerindeki yerlerin ihale yapılmadan belediye şirketlerine devredilmesi yazıyor. Atalarımız bununla ilgili çok sayıda atasözü söylemiş ama ben bununla ilgili dilimizde tüy bitti olanını kullanmak istiyorum. Anlata, anlata dilimizde tüy bitti. Büyükşehir Belediye Meclisindeki Grup Sözcümüz Canan Kırdar’ı bu yapmış oldukları uyarılardan dolayı ne yazık ki 26’ncı maddeyle özdeşleştirerek lakaplar taktılar. Ama o 26’ncı madde Büyükşehir belediye Başkanı yönetimindeki kadroların utanç belgesidir. Bununla ilgili birçok dava açtık. Erdek’teki iskelenin devriyle ilgili, Balıkesir’deki benzin istasyonunun Balıkesirspor’a vermek üzere plan tadilatı yapıp sonra farklı bir gerekçeler göstererek Balıkesirspor’a da vermedikleri, onu da alıp şirketlerine devrettikleri benzinlik. Bugün mahkeme kararlarıyla ilgili takipçisi olduğumuz bu konuları Sayıştay denetimiyle de tutanaklara geçtiğini hep birlikte görüyoruz. Biz yasalardan, halkın hakkından bahsediyoruz. Ne yazık ki halkın hakkına hizmet etmek yerine birtakım çabalar içerisinde olduklarını görmek bizleri derinden yaralıyor. Bu süreçle ilgili itirazlarımız her zaman olduğu gibi yine devam edecektir.”
“91TAŞINMAZ İŞGALİYE İLE KİRAYA VERİLMİŞ”
Belediye mülklerinin işgaliye sözleşmesiyle kiralanması konusunda Sayıştay Raporundaki bulgulara değinen Serkan Sarı şunları kaydetti:
“Sayıştay raporunda yer alan bulgular arasında dördüncü sırada ihaleyle kiraya verilmesi gereken taşınmazların işgaliye sözleşmesi yoluyla kullandırılması yer alıyor. 91 tane işgaliye sözleşmesiyle kullandırılan mülkiyet tespit edilmiş, Bunlar ATM’ler, taksi durakları, ekmek satış büfeleri, bilet satış büfeleri, demonte yapılan ihaleye ekonu edilmeyecek yerler olduğu gerekçesiyle ihalesiz verdiklerini açıklamışlar. İlgili müdür Sayıştay denetçisi de “bu yapmış olduğunuz açıklamaların hiçbir hükmü yoktur, bu sizin gerekçeniz olabilir ama asla yasal bir dayanağı olamaz, buraya ihale yapmak zorundasınız” demiştir. İhale usullerine göre yani 2886 Salıyı Devlet İhale Kanununa göre buraları vermek zorundasınız demiş. Bununla ilgili yapılan açıklamaların hiç birinin hiç bir karşılığı olmadığı gerekçesiyle bu açıklamalar ne yazık ki denetimci tarafından kabul edilmemiştir. Denetmenler tarafından kabul edilmeyen açıklamalar Büyükşehir Belediye Meclisinde sanki bir gerekçeymiş gibi aynı açıklamalar bir daha orada halkın ve kameraların önünde tekrar edildi.”
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ BY-PASS EDİLEMEZ”
Dernek ve vakıflarla gerçekleştirilen projeler üzerine değerlendirmelerde bulunan Serkan Sarı şunları söyledi:
“Dernek ve vakıflarla gerçekleştirilen projeler için taşınmaz tahsislerinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayının alınmaması da bir diğer bulgu olarak görülüyor. Üzücü, acı ve ne yazık ki de kırıcıdır bu. Çünkü Büyükşehir Belediye Meclisinde biz bunların tek tek oylanması gerektiğini ısrarla vurguladık. Hangi vakıf, dernek, hangi cemiyetle, kiminle ne yapıyorsunuz, hangi protokolü yapıyorsunuz, hangi konu başlığında hangi amaca hizmet edeceğinizi meclise gelip sunmanız gerekir dedik.
İlk geldiklerinde aldıkları toptancı bir anlayışla yetki devri olmaz Büyükşehir Belediyesi Meclisi by-pass edilemez, belediyeyi ilgilendiren konular bu mecliste kamuoyunun ve halkın önünde tartışılarak şeffaf bir şekilde gündeme alınması gerektiğini vurguladık. Ama ne yazık ki bu önerimiz reddedilmiştir. Meclisteki çoğunluklarını, meclisin sahibi olarak addeden yönetim demokrasiden uzak anlayışla dayatmacı ve zorlayıcı kararlar alma yöntemleriyle yönetmeye devam etmekte ve bu da zaten tutanaklara geçmiş vaziyettedir. Bununla ilgili yazılı sözlü öneri vermemize rağmen cevap alamadık, alamıyoruz da. Bırakın halkın bilgi almasını meclis üyeleri bilgi alamıyor.
O kadar şeffaf yönetim anlayışı ki sorularımıza cevap vermekten imtina ediyorlar. Meclise çıktıklarında da ne isterseniz sorun biz hepsini söylüyoruz diyorlar. Evet, soruyoruz ama cevap alabiliyor muyuz hayır. Dernek ve vakıflarla gerçekleştirilen ortak hizmet projeleri için meclis tarafından proje düzeyinde karar alınmaması, projelerin genel bir protokol yapma yetkisi kapsamında yürütülmesi. Bakın burası çok önemli. Ortak hizmet projesinin zorunluluğu ifade edilmiş ama cevap alamadığı için ortak hizmet projesinin ne demek olduğunu Türk Dil Kurumu’ndaki açıklamalarıyla anlatmış. Ortak hizmet projesi nedir siz anlayamıyorsunuz size ne olduğunu da anlatmış.
Raporda ortak ve proje kelimelerinin ne demek olduğu Büyükşehir’i yönetenlere açık ve net bir biçimde ifade etmiş ve rapora yazmışlar. Umut ediyoruz ki Büyükşehir’i yönetenler bu açıklamalardan bir şeyler anlamışlardır. Eğer anlamadılarsa bizler yardımcı olmaya hazırız. Biz kentimizin raporlarda yazılanlarla komik duruma düşmesini asla tahammül edemeyiz. Bunlar gerçekten bizi rencide eden raporlardır. Belki belediyeyi yönetenler bizim kadar üzülmemişlerdir. Ama biz bu üzüntüyü kentimiz adına yaşıyoruz. Bu düzeyde ısrarla hatalara devam edilmesinin yaşattığı kırgınlığı hep birlikte yaşıyoruz.
Bu projelerin hem Büyükşehir Belediye Meclisi hem de ilgili bakanlık tarafından onaylanması gerekiyor. Ben yaptım oldu anlayışı ülkemizin her bir köşesinde hakim olduğu gibi bu bir AKP zihniyetidir. Bugün bu AKP zihniyetini temsil eden Büyükşehir Belediye Başkanı da aynı zihniyete devam etmektedir. Ben yaptım oldu anlayışıyla bu kenti yönetmesine asla izin vermeyeceğiz.”
“ŞEFFAF OLUN DEDİK DİNLEMEDİLER”
Kamuoyuna açıklanması gereken bilgi ve belgelerin internet sitesinden yayınlanmamasının eleştirisini de değerlendiren Serkan Sarı şu ifadeleri kullandı:
“Yedinci maddede ise belediyenin kamuoyuna açıklaması zorunlu bilgi, belge, karar ve raporların internet sitesinde yayınlaması gerektiği vurgulanmış. Dilimizde gerçekten tüy bitti. Şeffaf, açık olun, kamuoyunun önünde bilgi, belge bakmayın, bu kent sizin babanızın malı değil, Büyükşehir belediyesi size miras kalmadı dedik. Siz belediyeyi şirket gibi yönetemezsiniz. Belediyeyi siz halkın huzurunda halkın denetiminde şeffaf olarak yönetebilirsiniz. Gidin o zaman şirketinizi yönetin. Bu kentte yaşayan 1 milyon 200 bin vatandaşın da bu kentin yönetiminde söz hakkı ve bilgi alma hakkı var.
İhtisas Komisyonları raporlarının yayınlanmaması, yapılan yardımların, sağlanan teşvik ve desteklerin yayınlanmaması, denetim sonuçlarının yayınlanmaması gibi birçok konu başlığında denetçiler eleştirilerini raporlarına eklemişlerdir. Umut ediyoruz ki üç yıldan beri bu kenti yönetenlerin bizim bütün uyarılarımıza rağmen şeffaflıktan kaçınarak, kapı arkasından bürokrasiyle bu işleri yönetmeye çalışmasının bugün yıldönümü olsun. Bugün artık kenti şeffaf yöneten belediyeyi tanıyalım. Yoksa bu süreçle ilgili halkın hakkını savunmak adına biz göreve hazırız. Cumhuriyet Halk Partisi kadroları bu kentin geleceğini yönetmeye hazırdır.”
“BÜYÜKŞEHİR PERSONEL GİDERLERİNİ ÖDEYEMEYECEK HALE GELECEK”
Sayıştay raporlarının ardından Büyükşehir Belediyesi bütçesini le eleştiren Serkan Sarı şunları kaydetti:
“Bütçeye bakacak olursak; raporlar yayınlıyorlar çok iyiyiz diye. Personel giderlerine bakıyoruz personel giderleri 174 milyon, SGK giderleri 29 milyon, Personel A.Ş üzerinden personel giderleri 258 milyon, toplam 463 milyon lira gözüküyor. Yani 1 milyar 800 milyonluk bütçede 463 milyon lira personel gideri var. Bu gider planlamasını umut ediyoruz ki yüzde 30’a yakın ücret artışını göz önüne alarak hesaplamışlardır.
Çünkü önümüzdeki dönemde yüzde 30-50 veya çok daha fazla bir asgari ücret artışını bekliyoruz. Bu bütçenin karşılığında da şu anki hesaplara göre bütçenin yüzde 25’i personel ödemelerine gidiyor. Buradan uyarıyoruz ki bugün ben bütçeye yüzeysel baktığımda çok yakın zamanda Yücel Yılmaz tarafından yönetilen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi bu personelin maaşını ödeyemeyecek duruma gittiğini görüyoruz. Yaklaşık 1 milyar 800 milyon bütçesi olan Büyükşehir Belediyesinin şu anda kısa vadeli, bu yıl içinde ödemesi gereken rakam 630 milyon TL gibi gözüküyor 2020 yılındaki raporlarda ve bir o kadar da uzun vadede ödemesi gereken para var.
Yani 1,5 milyara yakın bir borç ödeme yükü altındadır. Bu borçların karşılığında her yıl faiz ödemeye de devam ediliyor. 100milyonun üzerinde göreve geldiklerinden beri faiz ödemeye devam ediyorlar. Her yıl yüzlerce milyon para faize gidiyor. Tasarruf öncelikli yatırım dedik, bütçe yönetimi dedik, yatırım planlamanızı yeffaf yapın, ihalelerde şeffaf olun dedik. Ama Balıkesir’in geleceği bankalara teslim deilmiş durumdadır.
Faiz altında ezilen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi borç altında eriyen Büyükşehir belediyesi bugün maaşları ödeyemeyecek duruma sürükleniyor. 2021 yılında 98 milyonluk satış yapan Büyükşehir Belediyesi’nin 2022 yılındaki satış hedefi 420 milyon olarak belirlenmiş. Satışı yapılmayan neremiz varsa hepsini satacağız, taş üstünde taş bırakmayacağız demiş. Bu 420 milyonluk satışla sadece maaşları dengeleyecekler. Bununla da ancak iki yakasını bir araya getirecek.”
