Bir yol ve kavşak düzenlemesinin anatomisi

Biliyorsunuz, Balıkesir – Savaştepe arasında trafikte çoğunlukla ağır vasıtalar çalışıyor. Koca koca kamyonların, tırların daracık yolda seyri oldukça zahmetliydi. Bir de malum, ağır vasıta şoförleri genellikle “yolların kralı biziz, küçük araçlar tebaamız” modundadır. O yüzden öncelik, üstünlük hep onlarındır! “Duble yol olacak, millet daha güvenli seyahat edecek” diye düşünüyorduk. Duble muble olmadı.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

NE reklamlar yapıldı Savaştepe yolu üzerinden.. İktidarın milletvekilleri, parti yöneticileri falan, “ihalesi yapıldı, şantiyeler kuruldu, inşaat başlıyor, duble yol olacak, vatandaş artık Balıkesir’den Savaştepe cihetine daha konforlu ulaşacak” diyerekten..

Ne nutuklar attılar, ne havalar bastılar!

Yol kısa süre önce tamamlandı.

Biliyorsunuz, Balıkesir – Savaştepe arasında trafikte çoğunlukla ağır vasıtalar çalışıyor. Koca koca kamyonların, tırların daracık yolda seyri oldukça zahmetliydi. Bir de malum, ağır vasıta şoförleri genellikle “yolların kralı biziz, küçük araçlar tebaamız” modundadır. O yüzden öncelik, üstünlük hep onlarındır!

“Duble yol olacak, millet daha güvenli seyahat edecek” diye düşünüyorduk.

Duble muble olmadı.

Yine tek gidiş tek geliş. Yolu azıcık genişlettiler, iki araç yan yana daha rahat geçer hale getirildi, o kadar.

Geçenlerde Soma’ya akraba ziyaretine gittiydik. Otoyoldan yirmi dakika Soma.

Ama madem yeni yol yapıldı, gidelim, görelim dedik.

Politikacı milletinin hava attığı yolda, asfaltın yenilenmesi ve tek şerit yolun birazcık genişlemesi dışında bir değişiklik göremedik.

Yine riskli, yine dezavantajlı bir yol.

 

***

SAVAŞTEPE yolunu Karayolları yapıyor. Daha doğrusu, müteahhit firmalara veriyor işi; onlar yapıyor.

Yeni yolu tercih ettiğimize pişman olduk, keşke otoyoldan gitseydik.

Rampaları, yılan gibi kıvrımları, bol virajlı halleriyle yol, aynı yol.

Kamyonlar yine vızır vızır.

Buraya kadar böyle.

Bir de hergün geçtiğimiz bir kavşak var.

Daha önce de yazdık; bir yanı Gökköy’e, bir yanı Dereçiftlik tarafına bağlanıyor.

Ortada kocaman bir yuvarlak.. Adı kavşak!

Organize Sanayi Bölgesi’nin bitiş noktasından kavşağa kadar dolgu bir refüj yapıldı. Kavşağa kadarki bölüm çift gidiş geliş.. Kavşaktan ilerisi teke düşüyor.

Kavşak düzenlemesi çok uzun sürdü. Önce istinat duvarları örüldü, dolgular yapıldı, taş örgü işleri falan.

Sonra iş makinaları yeni yol açtı. Gidiş yönünün solundaki tepeyi indirdiler; bir şerit açtılar.

Bu şerit için güzergahtaki yüzlerce ağaç kesildi.

Yerlerinden söküp başka bir yere taşımadılar, dikkatinizi çekerim; kesip attılar ağaçları.

Gökköy ve Dereçiftlik taraflarına giriş çıkışı bu kavşağa bağladılar.

Ama ne bağlamak!

Yuvarlak adadan yarım daire çizip köy yoluna girebilmek varken, sekiz çizmek zorunda kalıyorsunuz şimdi.

Kavşaktan döndükten sonra, köy yolu bağlantısına girmek için diğer şeritte birkaç metre ilerliyorsunuz. Sonra, derin bir ‘S’ çizerek yola devam ediyorsunuz.

Daha önce yol olarak kullanılan bölüm, kavşak yapıldıktan sonra hafriyatla doldurulup bırakıldı. Sağ tarafta geniş bir üçgen alan atıl kaldı. Yarım daire çizip direkt yola bağlanmak varken, yol mühendisliği sizi diğer şeritte ilerletiyor şimdi.

 

***

BUNA DA eyvallah.. Asıl sorun, kavşakta olması gereken aydınlatmanın düşünülmemesi.

Akşamın karanlığında, kör kör ilerlemek zorunda kalıyor sürücüler.

Her iki şeridin üçte birini kaplayacak şekilde büyükçe yapılan yuvarlak kavşağı göremiyorsunuz karanlıkta.

Hoş; öncesinde tek şerit gidip, Dereçiftlik yol ayrımındaki dar köprüden geçiyorduk. Köprüde korkuluk falan yoktu; güvenlik önlemi sıfırdı. Kamyonlar, otomobiller karanlıkta köprüden aşağı uçuyordu.

Şimdi her köprü yok; viyadük gibi yapıldı bir nevi. Her iki tarafta demir bariyerler var; eskiye göre daha güvenli.

Ama ortam karanlık.

Karayolları Genel Müdürlüğü, kavşaktaki dairenin ortasına her iki yönden görülecek şekilde, “burayı biz yaptık” demeye gelen tabelalar koydu. Konmasaydı, bilemeyecektik Karayolları’nın yaptığını!

Çok mu lazımdı?

O büyük tabelalardan önce, ortaya bir aydınlatma direği dikselerdi daha doğru bir iş yapmış olacaklardı.

 

***

KAVŞAK, refüj falan yapınca, estetik kaygı da gündeme geliyor haliyle. Yol güvenliği ve sürüş konforunun yanında, güzergahın peyzajı da mühim tabii…

Refüje ve kavşağa çok sayıda taflan diktiler. Ortalara leylandiye benzeyen bitkiler falan.

Gelip geçtikçe, “bunları sulamıyorlar, kurutacaklar” diye söyleniyorduk.

Nitekim hepsi kurudu.

Sarı toprağa diktikleri onca bitki, susuzluktan sapsarı kesildi.

Geçen gün bin su tankeri çekmişler kenara, kuruyan bitkileri sulamaya çalışıyorlardı. Kuruttuktan sonra sulamanın ne anlamı var ki?

 

***

BU yol üzerinden siyaset yapanlar ve şehri yöneten mülki idareciler.. En başta Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu..

Hani sık sık OSB yönetim kurulu toplantıları için o tarafa geliyor.. Gelmişken, bir incelesin deriz oraları. Yazıyla anlatması zor, yaşamak, görmek lazım.

O zaman ne demek istediğimizi anlayacaktır.

 

 

Kırsalda yol temizliği ve haşereyle mücadele işleri

 

BÜYÜKŞEHİR’in iş makinaları kırsal mahalle yollarının kenarlarını temizliyor şu günlerde.

Ama ne temizlik…

Kepçelerin kazıdığı ot ve toprak yığınları kazındıkları yerde bırakılıyor. Yol kenarları temizlenmiş olmuyor bu çalışmayla. Bir anlamı kalmıyor yani.

Hem öyle alel usül, öyle yasak savıcı yapılıyor ki, yapmasalar da olur!

Bizim köyün ve bağlantılı köylerin yollarında yaptılar bu temizlik işlemini. Gelin görün bakalım, yol kenarlarının temizlendiğini anlayabilecek misiniz?

Öbek öbek yığınlar öylece bırakılmış halde.

Bahar geldi malum; börtü böcek uyandı. Kırsal bölgelerde sineğin, kenenin, çekirgenin mevsimi şimdi.

İlaçlama işi ne durumda peki?

Büyükşehir ve ilçe belediyeleri, “haşereyle mücadeleye devam” diyor da.. Pompanın dörtte üçünü su, gerisini ilaçla doldurup gelip geçerken iki fıs fıs yapmakla haşereyle mücadele edilmiş olunuyor mu?

Merkezde Büyükşehir, Karesi ve Altıeylül belediyelerinin özellikle kırsal kesimde haşereyle, sinekle, keneyle, börtü böcekle daha sıkı bir mücadeleye girişmesi lazım.

En çok da kene…

Ölümcül mahlukattır; Kırım Kongo kenesi olabilirler yani!

Bizim köpekleri çayır çimene salıyoruz, dönüşte her yerlerine kene yapışmış halde geliyorlar.

Korka korka kene temizliyoruz.

Bu iki mevzuda daha fazla çaba ve gerçekçi bir çalışma bekliyoruz belediyelerden.

Göstermelik olmasın.

Tepki Ver | Tepki verilmemiş
0
harika
Harika
0
_ok_do_ru
Çok Doğru
0
kat_l_yorum
Katılıyorum
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
_zg_n
Üzgün
Bir yol ve kavşak düzenlemesinin anatomisi
Giriş Yap

Balıkesir Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!