KORONA GÜNLERİNDE CENAZE BORSASI!

KORONAVİRÜS kaynaklı ölümlerin arttığı günlerdeyiz.

Ölümleri yazıyoruz, konuşuyoruz.

Tanıdık olsun olmasın, Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenler için hepimiz üzülüyoruz.

Her yeni ölüm vakasında, kendimiz ve çevremiz için daha sıkı tedbirler almamız gerektiğini düşünüyoruz.

..ve biz gazeteciler, “koronavirüs bir can daha aldı” başlıklı haberler yaparken..

Önemli bir noktayı atlıyoruz.

Defin işlemleri!

 

***

HASTA kurtarılamıyor, tedaviye cevap vermiyor, ölüyor.

Sonra?

Biz öldüğünü yazıyoruz, siz öldüğünü okuyorsunuz.

O kadar.

Bu mevzunun bir de defin tarafı var.

Definden önce, cenazenin yıkanma işlemi var tabi.

Ha işte, tam o noktada ‘cenaze borsası’ devreye giriyor.

 

***

EGETÜRK TV’nin Genel Müdürü Mustafa Karakaşlar, ‘Siyaset Gündemi’ adlı programda bu konuyu dillendiriyor.

Gazeteci Aziz Han’ın konuk olduğu programda, Edremit Devlet Hastanesi’nde yaşanan bir vakıaya yüksek sesle dikkat çekiliyor.

Koronavirüse yakalanan bir vatandaş tedavi için getirildiği Hastane’de yaşamını yitiriyor.

Yaşlı adam yalnız yaşıyor. Eşinden ayrılmış.

Çocukları da Edremit dışında yaşıyormuş.

Ayrıldığı eşini bulup haber veriyorlar. Cenazeyi almasını istiyorlar.

Kadın hastaneye gidiyor, morgdan cenazeyi alacak ama..

Gassallar ücret talep ediyor.

Cenaze yıkayanlara gönülden koptuğu kadarını bir zarfa korsun, cebine sıkıştırırsın.. Gelenek görenek böyledir.

Gassal diyor ki:

“Dört bin lira vereceksin!”

Risk var çünkü!..

Kadın “benim o kadar param yok, veremem” deyince..

Cenazeyi gasp ediyorlar.

Yıkamıyorlar.

Üstündeki elbiseleriyle cenaze torbasına koyup gönderiyorlar.

Dini ritüeller gereği yıkanıp abdest aldırılması gereken cenaze yıkanmadan, abdestsiz ve kefensiz şekilde Altınoluk Mezarlığı’na gömülüyor.

 

***

MUSTAFA KARAKAŞLAR, Egetürk TV’deki programda kıyameti kopardı.

Haklıydı.

Tepkisini volümü yüksek cümlelerle dile getirmekte sonuna kadar haklıydı.

Çünkü bu olay gerçekten vahimdi ve ilk değildi.

Karakaşlar, Edremit’te cenaze borsası oluşturulduğundan söz etti.

Bin lira, iki bin lira, dört bin lira.. Böylesine yüksek bedeller talep ediliyormuş cenaze sahiplerinden.

Yani birileri koronavirüs salgınını fırsata çevirmiş.

Nasıl olsa kimsenin sesi çıkmıyor, herkes razı oluyor.. O halde fırsatçılığa devam, öyle mi?

 

***

HASTANENİN morgunda bu işleri yapan kişilerin memuriyeti ya da sözleşmeli personel durumları söz konusu değil. Devletin hastanesinde, cenaze yıkama ve kefenleme işini hariçten gazel okuyanlar yapıyor yani.

Hastane bu duruma seyirci.

Programda öğreniyoruz ki, morgda bu işi yapan vatandaş imamlıktan atılmış.

Diyanet’in kadrolu personeli de değil yani.

Anlaşılan devletin kurumları ve yerel yönetimler mevzunun tarafını çok önemsememişler.

Covid-19’dan ölenlerin yakınlarından istenen yüksek yıkama bedelleriyle ilgili bunca zaman şikayet olmadıysa.. Kimse sesini çıkarmadıysa.. Borsa işlemeye devam etmiş yani.

 

***

BU işi yapanların vicdanını, imanını, insanlığını sorgulamaya gerek yok.

Siz zaten bu yazıyı okurken sorgulamayı yapıyorsunuzdur.

 

***

CENAZE, hastane gasilhanesinde yıkanmıyor, kefenlenmiyor; kıyafetleriyle birlikte ceset torbasına konup mezarlığa gönderiliyor.

Mezarlık İşleri’ne bakan arkadaşlar durumun farkında değil mi?

Cenazenin bu şekilde hastaneden gönderilmesinde, hastane yönetiminin sorumluluğu yok mu?

Kendini oraya gassal olarak tayin eden yetkisizleri, cenazeleri paraya tahvil edenleri, devletin yetkili kurumları görmüyor mu?

Valilik, Kaymakamlık, Sağlık Müdürlüğü ve Belediye bu konuda derin bir operasyon yapacak mı?

Yani böyle bir borsa oluşmuşsa, sadece Edremit’te değildir; Balıkesir’in yirmi ilçesine birden bakmak lazım.

Kim bilir memleketin hangi köşesinde, aynı olayla karşı karşıya kalmış niceleri vardır.

 

***

KARAKAŞLAR’ın programından sonra Edremit’te ortalık karışmış.. Yetkili kurumlar harekete geçmiş.

Edremit Belediye Başkanı Hasan Arslan, bir erkek bir kadın iki gassal bulup hastanede görevlendirmiş.

Sorun çözüldü mü yani?

Cenaze yakınından dört bin lira yıkama parası istediği söylenen arsızların borsası çöktü mü şimdi?

 

***

BİZ gazeteciler, “koronadan öldü” diye yazarken..

Mevzunun bu boyutunu hiç düşünmemiştik.

Mustafa Karakaşlar cenaze borsasına dikkat çekmese inanın yine düşünmeyecektik, bilmeyecektik.

Sevgili okurlar.. Hiç kimsenin başına böyle bir şey gelmesin, yaşanmasın; dileğimiz budur.

Ama siz siz olun, olur da bu borsacılarla karşılaşırsanız, yetkililere bildirmekten çekinmeyin.

İster koronadan, ister başka sebeple olsun; cenaze işlemleri için herhangi bir bedel ödenmiyor.

Ne yıkanıp kefenlemede, ne de defin işleminde.

Cenazenizi yıkayan gassala gönlünüzden kopanı zarfa koyup vermek sizin vicdanınızla ilgili bir durum.

Cenaze sahibinden hiç sıkılmadan “bu işin riski var” deyip binlerce lira isteyen arsızların zaten vicdanı yok.

 

 

Exit mobile version