Partiler 28. Dönem milletvekili adaylarını belirledi…
Parti fark etmeksizin çıkan listeleri mutlaka eleştirenler olur. Normaldir, herkesin kendine göre aday belirleme kriterleri vardır. Bazılarına göre liyakat önemlidir, bazılarına göre doğum yeri önemlidir, bazılarına göre partiye verilen emek önemlidir, bazılarına göre etnik köken önemlidir, bazılarına göre cinsiyet, yaş, meslek önemlidir, bazılarına göre ise adaylar bunlar ve bunlara benzer birçok özelliği üzerinde taşımalıdır.
Bazıları da aday belirleme yönteminin ön seçim olmasını savunur…
Listelerde kim yer alırsa alsın, yöntem ne olursa olsun; değişmeyen gerçek ise herkesi memnun eden listelerin oluşmadığı ve oluşmayacağıdır…
Her partinin amacı belirledikleri isimlerin katkısıyla da seçmenden en fazla oyu almaktır. Amaç bu olunca seçmenin beklentilerini listelerine yansıtmaları gerekir…
Peki, bizde seçmenin beklentileri nedir?
Liyakat mi?
Ne yazık ki liyakat, bizim ülke seçmeninin ilk önceliği değildir. Öyle olsaydı ülkeyi liyakatsiz kadrolarla yöneten AKP’yi, 21 yıl iktidarda tutmazdık.
***
Kılıçdaroğlu, haklı olarakyıllardır ülkenin liyakatsiz kadrolarla yönetildiğini söylüyor. Yıllardır bunu söylüyor olsa da bu halkın kafasında tam olarak somutlaşmayan kavramdı. Ta ki, 6 Şubat depremine kadar. Toplum depremin yarattığı yıkım ve acılarla birlikte liyakatsiz kadrolarında varlığını somut olarak gördü.
Ve gördük ki liyakat her şeyin başı…
Örneğin, Hazine ve Maliye Bakanımızın sadece gözlerinin ışıldamasının ekonomiyi düzeltemediğini de öğrendik…
Kılıçdaroğlu, halktan yetki istiyor. Beni “13. Cumhurbaşkanı yapın” diyor. Cumhurbaşkanı olduğunda neler yapacağını vaat ediyor. Vaatlerini yerine getirmesinin teminatı olarak da ülkeyi liyakatli kadrolarla yöneteceğini söylüyor.
Ülke genelindeki milletvekili listelerinde bu teminatını ne kadar yerine getirdiğini bilemiyorum.
Ama Balıkesir’i biliyoruz, buraya bakalım…
***
CHP’nin, Balıkesir’de 43 milletvekili aday adayı vardı. Sekiz kişi aday listesinde yer aldı. Üçüncü sıra Deva Partisine kontenjan olarak verildi.
Deva için geçen isim Kemal Aydemir’di. Ancak Balıkesir’liolmayan Burak Dalgın ismi listede yer alınca herkes için büyük bir sürpriz oldu. Boğaziçi Üniversitesi mezunu, yüksek lisansını ABD’de yapmış, parlak bir meslek yaşamı olan Makina Mühendisi genç biri olan Burak Dalgın’ı, böylece Balıkesir kamuoyu da tanımış oldu.
Lakin şayet seçilirse muhtemelen yemin etmeden kurucusu olduğu Deva Partisine geçecek…
Gelelim geriye kalan sekiz kişiye…
Daha iyi anlaşılması için geçmişten bugüne ışık tutmak gerekiyor…
İster bugünkü listeden istediğiniz kadar geriye veya gidebildiğiniz kadar geriden bugüne gelin…
Bugünde değişmeyen kural ise; bugüne kadar Balıkesir’de CHP’den milletvekili olmuş herkesin Balıkesir örgütünde mutlaka bir hikayesinin olduğudur…
Ya il veya ilçe başkanlığı yapmıştır, ya bir iki dönem önce milletvekili adayı olmuştur, ya il/ilçe yönetimlerinde yer almıştır, ya belediye meclis veya il genel meclis üyesi olmuştur, ya ön seçimde yarışmıştır ve başarıyla çıkmıştır, ya belediye başkanlığı yapmıştır veya belediye başkan adayı olmuştur…
Hatıralarımı zorlayıp ne kadar geriye gidersem gideyim, Balıkesir’de bu kuralı bozan ve milletvekili olan kimse yok. Hatta sade parti üyesi olmakta meclise gitmek için yeterli olmadı Balıkesir’de…
***
Seçim kuruluna verilen sekiz ismin tamamı da bu kuralı üzerinde taşıyan isimler. Biri mevcut milletvekili, biri istifa eden il başkanı, üçü eski ilçe başkanı, ikisi partide değişik görev almış kişiler, biri belediye meclis üyesi…
Bugüne kadar uygulanan ama son listede bu kez göz ardı edilen diğer unsur da bölgesel dengeler…
Balıkesir büyük bir yüzölçümüne sahip il. Merkez, Güney Marmara ve Körfez olmak üzere üç bölgeye ayrılır. Listede ilk üç sıra bu bölgeleri temsil edilecek isimlere verilirdi. Doğru olan bu şablon bu sefer ilginç bir şekilde uygulanmadı.
Körfez 1.sırada, Merkez 2.sırada yer alırken, 3.sıra kontenjana verildiğinden 4.sırada tekrar Körfezi temsil eden adaya yer verildi. Güney Marmara’yı temsil eden adayın ilk yer alabildiği sıra ise 5.sıra olabildi.
Niçin tercih edildiği sorusuna cevap bulamadığım diğer unsur ise listede mesleki dengelerin hiç gözetilmemesi…
***
43 aday adayı içerisinde sağlık camiasında yer alan çok aday vardı. Bunların asıl rakipleri bir birleri değildi. Asıl rakipleri meslekleriydi. Seçilme ihtimali olan sıralarda en fazla bir kişinin yer alacağı bir liste ön görülüyordu. Ki stratejik olarak doğru olan mantık buydu.
Kontenjan adayı bir tarafa konduğunda sekiz kişinin ilk dört sırasının üçü sağlık camiasından. İkisi Eczacı biri de Tıp doktoru. İzaha muhtaç bir durum…
Mesela sekiz kişi içerisinde hiç Mühendis yok…
Oysa listede yer alması gereken, liyakati yeterli ve en azından birinin girmesi gereken üç Mühendis vardı…
Bunlardan biri, Enerji sektörü başta olmak üzere yurt içinde ve yurt dışında birçok büyük projeye imza atmış olan Yüksek Makina Mühendisi Erdal Erhan’dı.
Diğeri, Türkiye’de Alt Yapı ve Ulaşım sektöründe söz sahibi ve uzmanlık konusunda Altılı Masanın Mutabakat metni başta olmak üzere, partinin birçok projesine katkı sunmuş, genel başkan tarafından da liyakatinin bilindiği, öğretim görevlisi Yüksek İnşaat Mühendisi Taylan Engin’di.
Birde partide ilçe başkanlığı yapmış parti emekçisi Elektrik ve Elektronik Mühendisi Ali Kesen vardı…
Ama biri bile listede düşünülmedi…
Elbette bunlara benzer kafalarda birçok soru vardır…
Önemli olan ise bunlar sorun edilmeden, 14 Mayıs’a odaklanmak ve mücadeleden vazgeçmemek…
